3 ay sonra
Aynadan kendime son kez baktım.
Siyah İspanyol paça pantolonumu ve üstüne beyaz tişörtümü giymiştim.
Saçlarımı at kuyruğu yapmıştım. Siyah ojelerimden nefret eden Shawnın inadına sürmüştüm.
-"Bunları neden sürüyorsun Alice?"
Gülümsedim ve
-"Çünkü bunlar sürülmek için vardır aşkım."dedim boynuna biraz daha sokuldum ve kokusunu içime çektim.
Sinirlendiğini hissetmiştim.
-"Alice bunları sürmeni istemiyorum."
-"Shawn maço musun?"dedim alayla.
-"Alice bunları sürünce çok seksi oluyorsun."dedi. Kafamı kaldırıp ona bakmama izin vermeden dudaklarıma dudaklarını bastırdı. Kanepede uzandım ve üstüme çıktı.
Elleri tişörtümün içine girdi.
Saçlarına ellerimi daldırdım.
Ayrıldı ve göz kırpıp tişörtünü çıkardı.
Bende...
Gülümseyerek odamdan çıktım.
Aşağı indim ve mutfağa girip annemin yanağına kocaman bir öpücük kondurdum.
-"Waoow bebeğim bu güzellikte ne?"
-"Anne...seni birkaç gün yalnız bırakmalıyım-"
-"Shawnla tatile gidiyorsunuz?"
-"Evet?"
-"Mutlu ol yeter tatlım."sarıldı ve
-"Sakın ama sakın bak-"
-"Anneeeeeee..."dedim utangaçça.
-"Ah gelmiş olmalı."dedim arabanın sesini duymuştum.
-"Kendine iyi bak."
-"Sende."diye karşılık verdi.
Koridorda ki büyük çantayı alıp kapıdan çıktım.
Olivia hemen yanıma kuyruğunu sallayarak gelirken gülümsedim ve
-"Kızım gitmem gerek."diyerek biraz okşadım ve ayağa kalkıp Shawnın üstüne atladım. İki gündür konuşamıyorduk. Çünkü çok yoğundu. Bacaklarını beline sarıp dudaklarından öpmeye başladım.
-"Tehlikeli şeyler oluyor."dedi ve beni bıraktı.
Gülümseyerek çantayı aldı ve bagaja koydu. Annemin pencereden baktığını görünce el salladım. Shawn oraya doğru gitti ve annemin elinden tutup öpücük kondurdu. Annem çok mutlu olduğunu belli ederek Shawna
-"Oğlum."dedi ben kendimi dışlanmış hissederek yanlarına gittim.
Annem benim tüm rezaletlerimi anlatıyordu.
-"Bir günde okulda altına yapmış ağlayarak beni aramıştı. Sonra yatakta dünya haritası bile çıkardığı var. Hahahahaa."kahkahalarla gülüyorlardı.
-"Anne...biz gitsek iyi olur."
-"Dur kızım daha amcanın yüzüne çiş yaptığını anlatma-"
-"Anne!"gülüyordu. İnanamıyordum -"Tanrım bana sabır ver."diyerek Shawnı kolundan çekerek arabaya götürdüm.
-"İnanamıyorum. Sidikli."dedi ve kahkaha attı.
-"Offf gerçekten nefret ediyorum ikinizden."
-"Anneni çok seviyorum."
-"Farkettim ben olmasam onunla evlenirdin."dedim.
-"Olabilirdi."dedi. Gülümsedim.
Radyoyu açtım ve direk
One last time çıktı. Gözlerime baktı ve gülümseyerek eşlik ettik.
I was a liar
Bir yalancıydım
I gave into the fire
Ateşe verdim
I know I should've fought it
Biliyorum savaşmam gerekiyordu
At least I'm being honest
Ama en azından dürüstüm
Feel like a failure
Bir hayal kırıklığı gibi hissediyorum
Cause I know that I failed you
Çünkü biliyorum ki seni hayal kırıklığına uğrattım
I should've done you better
Daha iyisini yapmam gerekiyordu
Cause you don't want a liar (come on)
Çünkü sen bir yalancı istemiyorsunGözlerim izin içine bakarak söylüyordu.
Arabanın üstünü açtı ve ben ayağa kalkarak bağra bağra söyledim. Devamını.
And I know, and I know, and I know
Ve biliyorum, biliyorum, biliyorum
She gives you everything but boy I couldn't give it to you
O kız sana her şeyi veriyor ama ben sana veremezdim
Dedim ve
-" Shawnnnnnn!!"diye bağırdım. Kahkaha atarak bana baktı.
And I know, and I know, and I know
Ve biliyorum, biliyorum, biliyorum
That you got everything
Her şeye sahipsin
But I got nothing here without you
Ama benim sensiz hiç bir şeyim yok
ŞİMDİ OKUDUĞUN
sick// shawn mendes
FanfictionSessizliğin başladığı noktada fırtına gibi dönecek acı, Sonbaharda düşen sararmış yaprak gibi oradan oraya sürüklenecek aşk! Dünya dönmeye devam edecek sarsılmaz olduğunu sana ispatlamak için, Son kez esecek rüzgar seni bu şehirden uzaklaştıracak ka...