36-

504 53 33
                                    

Bence müzikle okuyun... Beğenmeniz dileğiyle...
Shawn Mendes💜🙏

1 yıl sonra...
-"Hey Samuel!"dedim kahkaha atarak .
-"Lanet olsun."dedi. Ben kahkaha atarken.
Gelip gıdıklamaya başladı. Yarışma için yaptığı resme su dökmüştüm.
Kızmıyordu...
Kızamazdık birbirimize.
Artık Los angeles da yaşıyordum. Farklı bir yerde yaşıyordum. Çünkü ben geçte olsa anladım. Ben ona zarar veriyordum. Olamayacak bir işe baş koymuştuk. Bense bunu bitirmek Zorundaydım. Şimdiyse bir ilişkim yoktu. Ben ve Samuel yakın arkadaşlardık. Yaz tatilinde sıcacık havada odamdaydık.
Buraya geldiğimizde kötü bir evde yaşamıştım. Şimdiyse evimi değiştirmiş daha güzel krem rengi kocaman bahçeli bir evde yaşıyordum. Kısaca Samuelin evinin hemen yanındaki evde.
Odamda bir çok kapalı kutu vardı. Sam rahat durmuyor bana yardım ediyordu. Kutulardan birini açtım ve içinde bir ayı gördüm. Sapsarı bir ayı kırmızı önlüğü vardı. Bu ayı bana lunaparktaki günü hatırlattı.
-"Hey ayı istiyorum."
-"Bende araba."dedi. Dalga geçiyordu küserek arkamı döndüm ve yürümeye başladım birkaç dakika sonra Shawn elinde bir ayı yüzüne tutmuş ve konuşuyordu.
-"Biliyor musun şu an tam karşımdaki kıza aşığım. O yüzden ona bu ayıcığı verebilir miyim?"
-"Ah tabiki!"dedim ve eline uzandım.
Ayıyı arkasına çekti ve dudaklarıma dudaklarını bastırdı. Uzun süre öptü. Arkasından bir ayı ve pamuk şeker çıkarıp verdi. Gülümseyerek baktım. Ona kocaman sarılıp banklardan birine oturdum.
-"Bundan sonra sana Shawn diyeceğim."dedim ayıya bakarak.

Kutudaki ayıyı alıp çöpe ilerledim.
Çöpe atacakken Sam elimden alıp dalga geçerek baktı.
-"Alice...bu ayı ile yattığını söyleme bana!"dedi kahkaha atarak.
-"Geber Sam."dedim ve onu ittim.
Sam ayıyı alıp bilgisayarımın üstüne koydu. Komik duruyordu.
Güldüm ve işime geri döndüm.
-"Hey bugün annenin yanına gidiyorsun."annemin gelmesini istememiştim. O hâlâ kanada daydı.
-"Kesinliklle sen de geliyorsun."
-"Sister sister sister..."
-"Kes sesini Sam!"dedim yatağın üstündeki yastığı ona fırlatarak.
-"Peki patron sensin."
Sam babası ile yaşıyordu. Çok tatlı biriydi yemeği onlarda yerdik. Gece partiyi bizde yapardık. Benim için her şeye katlanırdı. Gözüm aynaya takıldı.
Görüntüme baktım. Siyaha boyattığım saçlarım,arasındaki mavi renkler,boynumdaki kuş, bileğimdeki kelebek dövmeleri...eskisinden zayıftım. Şu an daha güzeldim. Ayak bileğimdeki halhala bakarak gülümsedim. Sam in aldığı hediyeydi.
Eski hâlimden tamamen farklıydım.
---
Müziği açmış çılgınca bağırıyorduk.
Samin sapsarı saçları parıldıyordu.
Çok tatlı bir görünümü vardı. Zayıftı sanki ikiz gibiydik. Eğer eski saçlarım olsa kesinliklle aynıydık.
-"Hey Sam sence annem beni görünce ne diyecek?"
-"Bu daşı ben mi doğurdum Hey yavrum hey."diyecek dedi yumruğunu uzatarak.
Bende yumruğumu yumruğuna vurdum.
Kahkahalarla yolculuk sonu gelmişti.
Arabayı hızlı bir hareketle park edip arka koltuktan kurabiye paketini aldım. Bunlar çok güzeldi. Annem kurabiye severdi. Shawn da severdi.
Bu düşünceyi aklımdan sildim hemen.
Yürüyüp kapının önüne geldik.
Zili heyecanla çaldım. Annem kapıyı açtı. Kollarımı sıkıca ona doladım.
-"Oyş annemmm."dedim ve yeter diyerek ayrıldım.
Saçlarını koyu sarıya boyatmıştı ve bu onda çok farklı duruyordu.
İçeri geçip Samin elindeki çantaları aldım ve odaya koydum. Annemle Samuel tanışırken bende biraz sonra gideceğimiz lokanta için hazırlık yapıyordum. Kırmızı askılı ve beyaz şortumu giydim. Altına da beyaz çiçekli babetlerimi giydim.
Gülümseyerek aşağı indim. Annem ve Sam hazırdı.
-"Gidelim mi?"
-"Olabilir."dedi annem
Kapıdan çıktık. Arabanın anahtarını Sam e verdim. Annem ve ben arkaya geçtik.
---
-"Evet ya o zamanlar harikaydı."dedi ve kahkaha attılar. Zoe ve Bella da gelmişlerdi. Sam ile tanıştırırken aşık olmaz Bella da bir hareketlenme
gördüm. Zoe bir itirafta bulunacağını söyledi. Bella da bilmiyormuş.
-"Ben Nash ile çıkıyorum!"dedi.
-"Ben bunu zaten bekliyordum."dedim herkes şaşkınca bakınca
-"Arkadaşlar anlar."dedim herkes güldü.
Anneler anlar...
Muhabbet iyice açılmış annemin bir arkadaşı da gelmiş ve içkiler masa da yer almışken masamıza o geldi...
-"Shawn..."dedi Zoe.
Beni tanımamıştı. Göz göze gelmemize rağmen elini uzatmış ve kendini tanıtmıştı. Çok canlı görünüyordu. Mutlu görünüyordu. Her şeyi unutmuş gibiydi. Ben izin isteyip masadan kalktım. Uzattığı elini de sıkmamıştım. Lokantadan çıkmış sahile doğru yürüyordum. Yaşlı gözlerimi titreyen ellerim ile sildim.
-"Alice... bebeğim gel."dedi kollarını açarak.
-"Sam beni unutmuş."dedim.
-"Sana demiştim. Kimse seni tanıyamayacak."
-" Öyle mi?Çok mu değiştim?"
Soruları sıralarken Sam öksürerek
-"Bence cesaretli ol git ve kendini göster."
-"Yapamam."
-"Hani bana her konuda güveniyordun?"
-"Bu sefer olmaz Samuel."
Ciddi olduğumu anlayınca sustu.
-"Sam korkuyorum.Ona hiçbir şey demeden gittim. Benim gittiğimden bile haberi yoktu. Öylece gittim. Her seferinde bir şey diyorum ama artık inanmayacak. Bir sebebim yoktu. Zarar veriyorum ona. Bana bağlanıyor."dedim.
Eve doğru yürüyorduk. Konuşmayı kestik. Son söylediğimden sonra.
Eve gidince iyi geceler dileyip odama geçtim.
Uyumaya çalıştım.
Denedim...
---
Günün ilk ışıkları ile uyandım.
Gözlerim yanıyordu. Güneş tam gözlerime vuruyordu. Yataktan ağır bir şekilde kalktım. Ayaklarımı sürüye sürüye banyoya girdim.
Elimi yüzümü yıkayıp banyodan çıktım. Mutfağa indim kahvaltı hazırlayamayacak kadar üşeniyordum. Samin odasına ilerledim.
Onu gıdıklamak çok eglenceli oluyordu. Her yerinden gıdıklanıyordu.
Sam kahkahalarla gülüyordu.
Ağzını elimle kapattım.
-"Şşşş annem uyuyor."
Ağzında sanki fermuar varmış gibi çekti. Üzerinden kalktım.
-"Hadi Sam gidelim de seni biraz gezdirelim."
Kısa sürede hazırlanıp geldi. Birlikte evden çıkarken yere takılıp düşüyordumki Sam tuttu.
-"Geber Sam!"dediğim an beni bıraktı ve yere yapıştım.
-"Siktir Sam!"gülüyordu hemde çok keyifle.
Birlikte yürüdük sessizce yol boyu.
Gölün oraya geldiğimizde az ileride bankta Shawn ve sarışın bir kız oturuyordu.
Ufuğa bakıyorlardı. Sohbet ediyorlardı.
-"Hey Alice neye bakıyorsun?"
Sustum ve bir şey demedim. Kız Shawnın omzuna başını koyup elleriyle sanki hayalini anlatıyormuş gibi hareketler yapıyordu. Shawn dudaklarını saçlarına götürdü. Öptü.
-"Yürüyelim..."dedim titrek bir nefes alarak.
Sohbet ediyorduk. Shawnla bir an bile göz göze gelmedik.
Ama o kızla geldik. Sustu ve inceledi. Sonra anlamla Shawna baktı. Shawn yavaşça arkasını dönerken Sam elimden tuttu. Sinirimi yatıştırmak istediği belliydi. Beklemedim bir an olsun beklemedim beklersem kaybederdim. Yürüdüm ve yüzüne bakmadan geçtim gittim. O kıza içimden bela okuyordum.
Keşke yüzündeki makyaj aksa da bok gibi görünse...
Badana yapmış manyak...
Vote ve yorum hepinize teşekkürler...
Bu ara çok yardımcı oluyorsunuz.
Luke_is_a_penguin_7
yabancidizihastasi
Yardımcı olduğunuz için teşekkürler...
Bu arada gerçekten beğeniler 1000e tamamlandı ama ilk on beş gibi bölüm hariç  bölümlere gelen beğeniler anca 10 beğeni.
Yine de destek olan herkese teşekkürler ama bu bölüme 15 beğeni gelince yeni bölüm gelecek.
Sizi seviyorum okuduğunuz için teşekkürler.

sick// shawn mendesHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin