Medyada>>Arda ve ece
*ayazdan*
Takım elbisemi giyip aynanın karşısında kendime baktım.Sonunda şirketin başına geçebildim aslında hiç istemiyodum da çünkü aren de orda olacaktı yaptıklarım işe yaramış olacak ki bize bulaşmıyo.
"Arya kıravatımı takarmısın?"
Arya aşağıdan geliyorum diye bağırınca burakı aradım.
"Burak 1 saate mertle hazır olun şirkete gidcez"
"Ha siktir lan ben onu unttum"
"Hatırlattım 1 saate mertle kapının önünde olmuş olun"
"Tamam"
Deyince telefonu kapattım kafamı kaldırdığımda bana sinirle bakan aryaya baktım naptım şimdi lan.
"Ayaz bune hal ya ben seni bu yakışıklı halinle biyere göndermem"
Bu kadının kiskancliklari beni öldürecek.
"Güzelim ben senden başkasına bakmam hadi şu lanet kiravatı tak"
Arya oflayıp kıravatı takmaya başladı boyu benden kısa olduğu için ayak uçlariyla yükseldi işte bu beni güldürmüştü.
"Niye gülüyosun"
"Hiiç öylesine"
"Hadi kahvaltı yapalım çok acıktım"
"Tamam gel hadi"
Aşağa beraber inip kahvaltımızı yaptık burak gelince arya ya veda edip dışarı çıktım.
*Aryadan*
Bu 1 ayda çok şey değişti en önemlisi ben artık herşeye trip atmıyorum yada tartışmaya malzeme çıkarmıyorum.Ikinci değişen şey tabikide bebeğim gayet sağlıklı bir şekilde büyüyor 3 aylık olmuştu karnım zaten büyümüştü.Burak ve doğa nişanlanmıştı yakın zamanda evleneckler.Arda ve ece onlara bişey diyemiycem sevgili gibiler ama ikiside birbirlerine duygularını açık açık söylemiyolar ve arda ecenin yanında sakin bir insana bürünüyor.Ayaz işe gidince evde tek kaldım napsam ki yaa.En iyisi ece ve doğayı çağırmak.
Çalıyor ve açtı;
"Alo doğa napıyosun"
"Iyiyim tatlım evde oturuyorum sen"
"Şuan aynı durumdayız safinaz onun için ece yide al gel"
"Olur geliyorum"
Deyip telefonu kapattı.Bu kız gerçekten deli.
Yarım saat sonra kapı çaldı. Kapıyı acmak için ayağa kalktım.
"Hoş geldiniz kızlar"
"Hoş bulduk"deyip bana sarıldı ece karnım buna izin vermesede sarıldım.
"Hoş buldum"deyip doğa boynuma atladı bu kız unuttu heralde hamile olduğumu.
"Doğa yavaş hamileyim"
"Ayy yenim nasıl bakalım"dedi doğa
"Iyi hatta çok hareketli"
"Bana çekmiş teyzesini bitanesi"dedi ece"
"Off hadi kızlar içeri geçin oturalım"
Ikiside kafa sallayıp salona girdiler.Bende yanlarına gidip oturdum. Normal havadan sudan konuşuyoduk.
"Arya seninle bişey konuşmam lazım yani senlede doğa"
"Dinliyoruz "dedim eceye dönüp.Ece derin bir nefes alıp konuşmaya başladı.
"Arya biliyosunki okulum izmirde benim oray dönmem lazım"
"Ne! Peki arda nolacak"
"Olmuyo arya bana gelip seni seviyorum bile demedi üzülmekten se burdan giderim daha iyi.Okulum bitince gelirim belki."
Ece haklıydı diyecek biseyim de yoktu.
"Sen bilirsin canım"
"Bencede ece uzaklaşmak sana iyi gelecek ama bizi unutma"
Bunları söylerken sanki ağlayacaktı doğa.
"Sizi çok seviyorum kızlar ben şimdi gidiyorum son kez vedalaşmak için geldim."
"Saçmaliyosun ece bu kadar erken gidemezsin"
"Gitmek zorundayım arya herşeyim hazır izmirde gitmem gerek lütfen beni zor durumda bırakma"
Ecenin yanına gidip sıkıca sarıldım o benim doğadan sonra tek ailem o olmuştu.
"Hey güzel anne beni ağlatacaksın hadi bak geç kalacağım"
Kafamı sallayıp ona bir kez daha sarıldım.Doğayla da vedalaş tıktan sonra gitti.
"Doğa gitti ece gitti"
Göz yaşlarım artık firar etmişti.
"Ağlama ama arya bak hem geri gelecekmiş"
"Belki doğa ben belkilerle mi yaşıycam"
Doğa bana sarılıp saçlarımı okşamaya başladı.1 saat boyunca ben ağlamıştım doğa bana sarılmıştı.
Kapı çalınca direk kapıya koştum karşımda ayazı görünce burak, arda ve merti önemsemeden sarıldım ona.
"Arya noldu sen ağladın mı yoksa"
"Gitti ayaz o gitti napacam ben"
"Kim gitti arya!"
"Ece ayaz ece gitti izmire geri döndü"
Birden tak sesi duyuldu otarafa bakınca sinirden yüzü gerilmiş ve elindeki çantayı yere düşürmüş bir adet arday la karşılaştım.Tam arkasını dönüp gidecekken onu tuttum.
"Boşuna gitme arda ece artık yok anliyomusun senin yüzünden gitti"
"Hayır gidemez arya ece beni bırakıp gidemez"
Arda beni dinlemeyip koşarak gitti.Yağmur başlamıştı bile nezaman kötü bişey olsa yağmur yağarda sanki bütün kötü şeyleri alıp götürecekmiş gibi.Bian da sendelleyince ayaz beni tuttu.
"Doğa arya akşama kadar naptı!"
"Şey ayaz sadece ağladı"
"Ayaz ben iyiyim"
Sesim okadar aciz çıkıyoduki ben bile kötü olduğuma inanmıştım.
Ayaz beni kucağına çıkarıp odaya götürmeye başladı bende ona sokulup daha çok ağladım.
"Sakin ol güzelim geçecek söz veriyorum"
Ayaz beni yatağa yatırıp üstümü örttü aglamaktan uyumak isteyen gözlerim kapandı.
*ardadan*
Allah kahretsin! Nasıl gider beni nasıl bırakır.sen kimsin de seni bırakmayacak sen kimsin ha daha bikere bile seni seviyorum demediğin kız seni böyle bırakır.
Allah seninde belanı versin iç ses duydun demi ,gaza daha da yüklenip hava alanına gittim.
Arabadan inip koşmay başladım yağmurun altında.
"Izmir uçağı kalktimi"
"15 dakka önce kaklk tı beyfendi"
Kadının dedikeriyle uçak pistinin oraya gittim son hızımla koştum sanki onu yakalayabileceğim umuduyla koştum.Karşımda gördüğüm şeyle yerimde durdum.Ece pistin ortasında yere çökmüş bir şekilde ağlıyodu yağmurun altında.Ece yi görmem le ona doğru koştum.
"Ece burdasın"
"Ben böyle karanıkta kaldım arda çıkmaz bi sokaktayım"
"Ece nolur gel gidelim"
"Bak arda hava ne kadar çok karanlık bende böyleyim yağmur benimle beraber ağlıyor"
"Ece özür dilerim bak burda bi yol var ece bu yol aydınlık yağmur yok güneş var"
Deyip kalbimi gösterdim.Şuan ikimizde karanlıkta ve yağmurun altindaydık.
"Hadi o yol daha kötüyse arda beni daha kötü yapacak bi yolsa ozaman nolacak"
Yağmurun sesinden deli gibi bağrıyoduk.
"Değil ece biliyorum çünkü çünkü"
"Çünkü ne arda ha çünkü ne?!"
"Çünkü ben seni seviyorum ece hemde çok seviyorum"
Ece beklemediğim anda dudaklarıma yapıştı bende karşılık verdim.Ece astımından dolayı hemen nefessiz kaldı.
"Arda görür beni o yola güneş olan aydınlık olan çıkmazı olan yola götür"Deyip kendini kollarıma bıraktı.Ben bugün hayatımda asla yaşamadığım korkuyu yaşadım ece yi kaybetme korkusu meğer ben onu gerçekten seviyormuşum.
Agliycam lan çok güzel sondu duygulandım.Neyse ard arda bölüm yayınladım resmen bu sıralar bol bol bölüm yazcam nedenini sonra söyliycem.
Sizi seviyorum canlarım..
ŞİMDİ OKUDUĞUN
PSİKOPAT AŞK
Teen Fiction"İnsan kaybettikçe küçük mutluluklar ile mutlu oluyor.En önemlisi kaybettiklerini bir gün unutmak zorunda kalıyor.Çünkü zayıf insanları gördükçe kaybettiklerinin kıymetini biliyor.Bu boktan hayat bunlarla dolu,arya.Ne her kız prenses ne da her erkek...