Medyada;ayaz ve burak.İkısı gerçek hayatta da çok iyi arkadaşlar :))
"Hayır arya sen hâlâ benim aşık olduğum saf ve masum kadınsın. Babanı sen öldürmedin"
Arya göz yaşlarını eliyle sildi sonrada şaşırmış bi şekilde konuşmaya başladı.
"Ya kim öldürdü ha benden başka kim öldürmüş olabilir ki ayaz.!"
"Arkana bak!"
Arya dediğimi yapıp arkasındaki engini görünce ağzı kocaman açıldı.Arya silahı ateş ettikten sonra pişman olacağını biliyordum onun için aryanın arkasındaki korumam olan engine mimiklerimle yapması gerekenleri anlattım.Oda tam ıstediğim gibi aryayla aynı anda ateş etti ve engininki isabet etti çünkü arya silahın tetiğine sıkacağım diye silahı yere doğrulttu.Saf karım benim hâlâ şaşkınca engine bakıyodu arya bir erkeğe bukadar fazla bakamaz!Arya yı kendime çekip sarıldım.
"Neden bukadar çok ağladın baban öldü diye arya"
"O adamın ölmesi umrumda değil ayaz umrumda olan benim katil olmam.Benim suçlu olmam"
Arya yı kucağıma alıp dopadan dışarı çıkartmaya başladım oda kafasını boyun girintime soktu.Ilk gün aklıma geldi aryayın ilk kurtardığımda yine bir köşede ağlıyodu onu kucağıma aldığım zaman şimdiki gibi kafasını boyun girintime sokmuştu.Bunları düşününce yüzüme gülümseme yayıldı.Deponun kapısından çıkarken korumalara 'ben size biliyom' bakışı atıp aryayı arabaya bıraktım.Bu kız ne ara uykuya daldı.Kendimde arabaya binince arabayı çalıştırdım.Boş yolda hızımı arttırarak devam ettim.
Arabayı garaja park edip aryanın olduğu tarafa geçtim.Tam aryayı kucağıma alacağım sırada gözlerini açtı.
"Canım kocam benim böyle sürekli beni kucağına alırsan belin sakatlanacak ben kilolu değilim ama sen her seferinde beni kaldırırsan yaşlılığın çok zor olacak"
Arya ya şaşırmış bi şekilde baktım kız resmen 10 saniyede neler dedi.
"Tamam arya hadi in!"
"Tamam ya ne kızıyon"
Kafamı yukarı kaldırıp allahtan sabır diledim. Arya arabadan inince arabamı kitleyip arkasından gittim.Kapıdaki korumalar arya yı görünce tam istediğim gibi kafalarını başka yere çevirdiler.İçeri girince aklıma şirketin kokteyli geldi.Arya ya söyleyim zaten doğa ve ece de gelecek.
"Arya şirketin kokteyli var gelmek istermisin?"
Arya gelip boynuma atladı.
"Gerçekten mi ayaz"
"Gerçekten 1 hafta sonra ve sana bi süprizim daha var"
"Ne?"
"Yarın kampa gidyoruz havalar zaten ısınmaya başladı"
Arya bacaklarını belime dolayıp yüzümün her yerine küçük buseler kondurmaya başladı.
"Ayaz çok teşekkür ederim"
"Bu teşekkürü kabul etmiyorum"
Arya yı kucağımda indirmeden yukarı çıkartmaya başladım zap zayıf bide gelmiş belini ağrıtacaksın diyosun.
"Hmm nasıl bir teşekkür istersin kocacım"
Aryayla odaya girip konuşmaya başladım.
"Böyle bir teşekkür isterim"
Deyip aryanın dudaklarına yapıştım oda acemi hareketlerle bana karşılık verdi.Tam aryayı yatağa yatırcam sırada telefonum çaldı.Umursamadan devam edecektim ki arya buna izin vermedi benden ayrılıp konuşmaya başladı.
"Telefonun.."
Siktiğmin telefonunu cebimden çıkartıp arayan kişiye baktım.
"Siktir..."
Diye mırıldanınca yatakta yatan karım gözlerini bana çevirdi.Telefonu hemen açıp banyoya girdim.
"Efendim Mahir Baba"
Mahir baba mafyanın başıydı genelikle ona babaların babası derler ama ben mahir baba derim.
"Ayaz!oğlum görüşmemiz lazım"
"Şimdimi?"
"Evet hemen!buraya gel"
"Mahir baba önemli değilse yarın gelsem çünkü bil....."
"Ayaz 10 dakka sonra burda ol!"
"Peki"
Mahir baba beni severdi fakat fazla emir verici cümleler kullanıyo buda benim sinirlenme me yol açıyor.Kimse bana emir veremez fakat mahir baba veriyor.Hep onu örnek almaya çalıştım katı ve sert duruşu.
Kapıyı açıp odaya girdim.Aryanın yanına gittim.
"Arya benim gitmem gerek"
"Gece gece"
"Biliyorum ama bu çok önemli"
"Şirketle ilgilimi"
"Hayır öbür işler sen uyu fazla gecikmem.Bişey olursa korumalara haber ver"
Arya öbür iş deyince hemen gözleri doldu.
"Hemen dolmasın o maviş gözlerin merak etme hemen gelcem"
Arya kollarını boynuma dolayıp konuşmaya başladı.
"Dikkat et lütfen ayaz."
Aryanın anlına uzun bir öpücük kondurdum.
"Merak etme"
Dolaptan siyah deri ceketimi alıp dışarı çıktım.Pratik adımlarla hemen evden çıktım.Karşımda duran siyah spor arabama bindim.Gece gece mahir baba benle napacak ya.Gaza daha çok köklenip karanlık yolda ilerledim.
Büyük deponun önünde durunca arabamdan indim.İçeri girerken bana 'hoş geldin abi' diyen mahir babanın korumalarına başımla selam verdim.
Mahir babanın odasının önüne gelince durdum,evet hazırım.İçeri girip mahir babanın önünde durdum.
"Hoş geldin ayaz oğlum"
Kesin benden bişey istiycek allah kahretsin.
"Hoş buldum baba"
"Ayaz lafı fazla uzatmıycam geri dönmeni istiyorum"
"Baba olmaz.Ben bu işi bıraktım benim düşmanlarım yüzümden oğlum öldü,karımın başına kaç kere bela geldi.Biliyosun seni çok severim ama ben bu işe dönüp düzeltmeye çalıştığım hayatımı mahfedemem kusura bakma olmaz"
"Ayaz! Biliyorum yaran var evladını kaybettin ama benim sana ve burağa ihtiyacım var"
"Burak hiç dönmez bu işe malesef baba biz böyle iyiyiz"
Mahir baba düşünüp gözlerini bana dikti.
"Tamam geri dönmeyin ama size hep yardım ettim ikinizi bu seviyeye ben getirdim eğer hatrım varsa bana sadece bikere yardım edin.Ikinizin gücüne ihtiyacım var"
Gözlerimi kocaman açarak mahir babaya baktım bizden yardım istiyordu ve gücümüze ihtiyacı varmış.Yok ebeni bu adam dünyanın en büyük mafyası.
"Baba sen bizden daha güçlüsün yardıma ihtiyacın yoktur eminim ki"
"Bilmiyosun ayaz projeye bakınca anlarsın"
"Tamam baba düşüncem"
"Düşün ayaz!"
Odadan dışarı çıkıp sinirimi atmak için duvara yumruk attım.Ben bu işlere giremem hayatımız zaten maffoldu dahada mahfedemem.
Hırsla arabama binip gaza köklendim.Arabayı garaja park edip hemen aşağı indim.Arya uyuduğna göre evin anahtarıyla açcam kapıyı.
Odanın kapısını yavaşça açıp yataktan yata karımın yanına uzanıp saçlarını okşayarak uykuya daldım.
*aryadan*
Gözlerimi açıp etrafıma baktım.Ayaz ın üstüne yatmış ellerimi de beline dolamışım allah beni kahretsin.Ayaz kıpırdanmaya başlayınca domatese dönmüş yüzümü ayazın göğsüne gömdüm.Ben ne ara çıktım ayazın üstüne yaa.Uyuyomuş gibi yapmaya devam ettim.
"Arya eğer uyumaya devam edersen yada uyumuş gibi yapmaya devam edersen canım kampa gidemiycez"Duyduklarımla yerimden fırladım. Nasıl unuturum yaa.
"Kalk ayaz çabuk hazırlan"
Ayaz bana ş aşkınca bakmaya devam ederken onu öylece bırakıp banyoya gittim hemen.Rutin işlerimi halledip yatak odasının içinde olan giyinme odasına girip dolaptan kıyafet bakmaya başladım.Buz mavisi yırtık kotumu giyip üstüne salaş krem rengi kazak giydim.Pantolonuma siyah en sevdiğim kemerimi takip kazağmın önünü birazını içime koydum.Ayakkabıların olduğu yerdende kahverngi botlarımı giydim.Saçlarım zaten düz olduğu için elimle düzeltip ayazın yanına girdim.
"Arya fazla güzel olmuşsun hadi şimdi git başka bişey giy canımı sıkma"
"Niyeki?"
"Arya canım fazla güzelsin"
"Saol canım"
"Siktir git çıkar üzerindekiler i"
"Yaaaa banane hem koca ormanda bizden başka kimse olmayacak"
"Dua et ormana gidiyoruz"
Ayaza cevap vermek yerine elime büyük bir çanta alıp tekrardan dolaba gittim içinden bütün kazakları aldım.2 tane pantolon,hırka,eşofman,çorap aldım.Şimdi ayazinkiler 4 tane normal badi evde çıplak geziyo zaten manyak adam.Pantolon,hırka,eşofman,çorap tamamdır.Montumu giyip aşağı ayazın yanına inmeye başladım.Of bu çantayı şimdi kim taşıyacak hazırladığım çantayı alıp merdivenlerden aşağı fırlattım.Bayılıyorum ya şu çanta fırlatmaya.
"Arya kafan kırık mı karıcım ha? Her seferinde bu çantayı niye fırlatıyon"
Kaymak için gözümü trabzanlara dikmiştim ki ayaz gürledi.
"O götünü oraya koymayı sakın düşünme lan.Adamca in aşağa"
"Tamam be"
Ayaz fırlatmış olduğum çantayı alıp dışarı çıktı.Bende herşeyi kontrol edip arkasından çıktım gördüğüm şeyle gözlerim ışıladı.
"Ayaz karavanlamı gidcez"
"Evet"
Şuan mutluluktan uçabilirim.
Şöför koltuğunda oturan mert arka kapıyı düğme gibi bişey basıp açtı.
Burak ve doğa bikenara oturmuş,ece ve arda bikenara oturmuş aşk yaşıyolardı sanki hiç görmüyolar birbirlerini.Karavana girip gözlerimle etrafı taradım ben burda yaşarım be.Ayaz da benim arkamdan içeri girip kapıyı kapattı.Ayazın elini tutup cam kenarına geçtim hemen.Ayaz belime sarılıp kendine çekti. Önden mert bağırmaya başladı.
"Evet mert turizim le kamp yolculuğmuz başlasın."
Aren bize dönerek konuşmaya başladı.
"Of olum bune ya millet arkada aşk yaşıyo ben burda mert çekiyorum"
Hepimiz aren in söylediklerine kahkaha attık.Mert arene yapışıp;
"Aaa aşkım kıskandınmı e bizde burda yaşarız aşkımız ı"
Aren merte tiksinerek bakıp kendinden uzaklaştırdı.
"Almayım ben mert böyle sap kalırım daha iyi"
"Tamam be .Hadi başlasın yolculuk"
Deyip radyoyu açtı ayaza dönüp baktığım da yeni fark ettiğim fazla belli olmayan gamzeleriyle gülüyodu.
Kafamı iyice kaldırıp ayazın gamzelerini öptüm.Ayaz kollarını daha çok doladı belime.Radyoda çalan şarkıyla mutluluk vücuduma daha çok yayıldı.Ayazın söylediği söz aklıma geldi' Ama unutuma her doğan insan ölebilir.Güçlü insan olabilmek için kaybetmen gerekebilir....'
ŞİMDİ OKUDUĞUN
PSİKOPAT AŞK
Teen Fiction"İnsan kaybettikçe küçük mutluluklar ile mutlu oluyor.En önemlisi kaybettiklerini bir gün unutmak zorunda kalıyor.Çünkü zayıf insanları gördükçe kaybettiklerinin kıymetini biliyor.Bu boktan hayat bunlarla dolu,arya.Ne her kız prenses ne da her erkek...