Sabahtan beri birsürü kıyafet alıyoduk.Kalem etek,kalem pantolon,gömlek,dar pantolon,etel tişört ve şuanda elbise deniyodum. Çünkü iki hafta sonra ayazın doğum günü oyş iyiki doğmuş beni kocam.Üstüme giydiğim açık mavi elbiseyle dışarı çıktım.
Ece;
"Vay kuzen çok güzel olmuşsun"
Aynaya baktığımda Ece yi onayladım.Mavi tenime çok yakışmıştı. Elbiseyi alınca ona uygun ayakkabı bulup aldım.
Ben;
"Evet kızlar şimdi kuaföre"
Doğa;
"Ben artık kahkül kullanmak istemiyorum"
"Ne!Cidden mi."
Doğa yıllardır kahkül kullanıyordu ve artık istememesine çok şaşırdım. Doğrusunu söylemek gerekirse kahkülsüz daha güzel.
Doğa;
"Evet"
Kuaföre gidince yanıma bi bayan gelip;
"Hoş geldiniz efendim."
"Hoş buldum.Benim eski saçlarımda sarıydı ama böyle canlı şuanki rengi çok soluk geliyor böyle canlı bir şekilde sarı olsun ve omzumdan dümdüz kesevilirmisiniz?"
"Hmm anladım sizi tam istediğniz gibi yapacağım."
Kadına gülümseyip sandalyeye oturdum.Heycandan gözlerim kapalı bir şekilde bekliyodum.Hemde tam 1 saattir.
"Arya hanım açabilirsiniz"
Gözlerimi açıp aynaya baktım. Çok ama çok güzel olmuştum.Saçlarım omzumda düz kesilmiş ve saç rengim ise eski doğal sarısını bulmuştu.Mutluluktan kadına sıkıca sarıldım.
"Teşekkür ederim"
Kadın gülümseyip;
"Nedemek arya hanım herzaman beklerim"
"Bende çok isterdim ama işte istanbul da yaşıyoruz biz"
"Üzüldüm şimdi ama sana bu saçların çok yakıştı"
"Saol"
Derya hanımın yanından ayrılıp bizimkilerin yanına gittim.Onlar beni görünce ağzı açıldı bende doğayı görünce"
Ece;
"Oha inanmıyorum çok güzel olmuşsun yuh yuh"
Doğa;
"Arya ayaz sana bidaha aşık olacak bak gör"
"Teşekkür ederim kızlar.Ve bana diyene bak burak seni görünce ikinci çocuğu yapar"
Doğa gülüp;
"Aman elifin yanında deme hemen ağlıyor minnoşum"
Ece;
"Acaba bendemi saçlarımı sarı yapsam"
Ben;
"Iyk saçmalama ece sen esmersin sarı yaparsan saçlarını çoktan gibi olursun"
Ece;
"Oda doğru"
Ben;
"Kızlar ben çok yoruldum hadi gidelim"
Deyin ce hepimiz çıktık.
*buraktan*
Sabahtan beri ben,mert,arda,ayaz ve elif geziyoruz.Tabi biz geziyoruz kızımda bize uymak zorunda kalıyor.Kucağımdaki kızıma baktığım da ellerini bonuma dolamış,kafasını da boynuma sokmuştu.
Arda;
"Abi elif maffoldu ya"
Ben;
"Elif iyimisin"
"Baba donduyma ay!"
Deyi dondurmacıyı gösterdi.Kafamı sallayıp dondurmacıdan dondurma aldım.Ah doğa bir öğrense 2 yaşındaki çocuğa dondurma aldığımı beni öldürür.
Mert yanıma gelip elifi kucağına aldı.
"Elif amcacım bak senle bi anlaşma yapalım ben sana bir sürü bebek alıyım sende beni o gün bi kızla gördün ya onu arya teyzene söylene?"
"Ay meyt amca ben şöyledim zayten"
"Ah be elif naptın.Anana çekeceğine babana çekseydin bölge bu yaşta çenen olmazdı."
Merte sinirle bakıp kızımı kucağıma aldım.Evlat kokusu en güzel koku.Elif kollarını boynuma dolayıp yanaklarımı öptü.Bize karşıdan gelen 3 tane tanıdık bayanları görünce ağzım kocaman açıldı.Doğa değilmiydi o.Doğa yanıma gelip elif ve bana öpücük kondurdu.
"D doğa"
"Nasıl olmuşum hayatım"
Bir insan bu kadar güzel olabilir mi ya.Doğa kahkülünü kestirinice ayrı bi güzel olmuştu.
"Çok güzel olmuşsun"
Elifi yanımdaki ardaya bırakıp doğanın dudaklarına yapıştım.
*ayazdan*
Arya!Bu şuan karşımda duran güzel kadın benim karım olan aryamıydı.Yok artık.Uzun saçları gitmiş ve daha canlı sarı saçlar gelmişti.
"Çok güzel olmuşsun arya"
"Saol bitanem
"Ah şimdi hamile olmayacaktın varya...."
Arya sus dercesine ağzıma vurdu.Aryanın elini tutup yürümeye başladım.Yol boyunca aryayı sinir ettim.Utanınca ayrı bi güzel oluyor napıyım.
"Off ayaz yeter"
"Tamam tamam sustum"
*aryadan*
Otele girince ayaz sonunda susmuştu. Benim utandırmak için elinden geleni yapıyor.Lokantadan gelen yemek konularıyla bebeğim aç olduğunu hatırlattı.
"Ayaz biz çok acıktık yemek yiyelim"
"Tamam"
Bizimkileri arkada bırakıp lokantaya gittik.Gelen garsona siparişleri verip beklemeye başladık.
"Arya"
"Efendim"
"En çok canın ekşimi yoksa tatlımı çekiyor"
"Napacan"
"Biyerde duydum.Tatlı erkek ekşi de kız oluyomuş."
"Hmmm vallaha bitanem bilmiyorum canım tatlıda çekiyo ekşide"
"E böyle olmaz ki bitanesi olacak"
"Uff ayaz saçmalama onla alakası yok"
Ayaz kaşlarını çatınca sustum.Gelen yemeklerle hemen yemek yemeye başladım.Nohut,plav,turşu ve tatlı derken miydem çorba oldu.Hakkatten ben tatlı yiyosam ekşide yiyorum.Uf kendine gel arya.Sen ayaza bakma o saçmalıyor."Bittiyse kalkalımmı"
"Biraz konuşalım"
"Ne konuşacağız"
"Benim işimi"
"Ne işi lan?"
"Of hemen kız zaten."
"Arya canım karıcım ne işi?"
"Ayaz senin yüzünden okulumu bitiremedim.Ve ben böyle dokuz ay evde durursam dozer olurum"
"Ol"
"Söylemesi kolay canım"
"Arya bebeğimizin sağlığını düşün"
"Düşündüm"
"Belli!"
"Bak sizin şirkette çalışıyım diyorum"
"Hmm bak o olabilir"
"Olley be"
"Hemen sevinme.Yani seni oraya ne olarak alcam"
"Sen bulursun"
"Bekle biraz düşünüyüm"
Ayaza kafamı sallayıp bitane limonata sipariş ettim.
*buraktan*
Doğa elifi yatağına yatırıp yanıma geldi.Onu kolundan tutup kendime çektim.
"Diyorum ki şu ikinci çocuk çalışmalarına başlasakmı?"
Doğa en güzel gülüşünü bana yollayıp;
"Diyosun"
"Diyorum"
Deyip nazikçe yatağa yatırdım.Doğanın dudaklarına yapışacağım sırada içerden gelen ağlama sesiyle bi siktir çektim.Doğa beni üzerinden atıp elifin yanına gitti.Doğa kucağında ağlamak tan yorulmuş olan kızımı yatağa yatırdı.Doğa bi tarafa bende bi tarafa yatınca elife döndüm;
"Kızım ağlayacak zamanı buldun"
Elif boş boş bana bakıp tekrar mavi gözlerini duvara dikti.Herzaman yaptığı gibi ayaklarıyla esnek hareketler yapmaya başladı.
"Bir gün koparacaksın ayağını"
"Burak karışma benim minnoşuma"
"Kızım hayırdır hiç konusmuyon"
Elif elini saçıma götürüp oynamaya başladı.
"Bakıyorumda kızın saçını bozunca bişey demiyosun burak bey"
"O benim meleğim"
"Ikinci çocuğu unut burak"
"Doğa ama ya.Sen benim kraliçemsin elifde prensesim."
"Yırttın sayılır"
Doğaya gülüp aramızda yatan kızıma baktım.Çoktan gözlerini kapatmıştı.Doğa da dayanamayıp kapattı gözlerini.Bari bende uyuyum.
*aryadan*
"Hadi ayaz ver kararını"
Beyfendi sabahtan beri düşünüyor.
"Evet şirkette benim odamda özel sekreterim ol"
"Derken"
"Öbür sekreteri kovamam.Seni de uzağıma koyamam.Onun için odama bi masa daha koyarız seni özledikçe vakit geçirriz"
"Aklın fikrin başka yerde hadi kalk yoruldum"
Ayaz pis gülüşünü bana yollayıp kalktı.Ayaz elimi tutunce yürümeye başladık.Otel gerçekten çok büyüktü.Yani mağza falanda var.Yeteri kadar alışveriş yaptım bence.Ayazla asansörün önüne geçtik.Kapı açılınca yerde olan kafamı kaldırdım.Gördüğüm bir çift mavi gözle olduğum yere çakıldım.Oda beni görünce dondu kaldı.Sanki yer ayağımın altından kayıyordu. Bu bu olamaz.Hayır hayır o öldü biliyorum.O öldü.
Karşımdaki mavi gözlerin sahibi telaşa kapılıp hızla yürümeye başladı.
Kokusu,bakışı hâlâ aynıydı.Ama o ölmüştü.O giderken arkasından sadece yıllardır söyeleyemediğim kelimeyi haykırdım.!!
Sizce mavi gözlerin sahibi kim?
Psikopat aşkta olaylar bitermi :))
ŞİMDİ OKUDUĞUN
PSİKOPAT AŞK
Teen Fiction"İnsan kaybettikçe küçük mutluluklar ile mutlu oluyor.En önemlisi kaybettiklerini bir gün unutmak zorunda kalıyor.Çünkü zayıf insanları gördükçe kaybettiklerinin kıymetini biliyor.Bu boktan hayat bunlarla dolu,arya.Ne her kız prenses ne da her erkek...