Gözlerimi açtım. Bir evdeydim. Odanın kapısı açıldı. Esra ve Koray içeriye girdi. Elimi başıma atarak ovaladım. Oturur pozisyona geldim. Esra yanıma oturdu.
-Nasılsın kuzen ?
-İyiyim desem tam anlamıyla iyi olmuş oluyor muyum?
-Bilmem. Olmuyor herhalde ?
Koray yanıma oturdu. Ona bakmadım. Esra bana baktı.
-Seni Koray kurtardı.
-Sağ olsun.
Koray birden bana sarıldı.
-Yapma lan böyle. 3 aydır camış gibi yatıyorsun zaten. Çok özledim seni.
Elimi sırtına koydum.
-Koray özür dilerim.
-Bende özür dilerim. Sana camış değil ayı demem gerekiyordu.
Güldüm. Geriye çekildim.
-Ne oldu hiç bir şey hatırlamıyorum. Uçurumdan düşmedim onu biliyorum. Ama ne oldu ?
Koray kolunu omuzuma attı. Esra konuşmaya başladı.
-Kaşar Sevtap Hülya ile iş birliği yapmış. Seni kaçırmışlar. Aşağıya da parça parça etler felan atmışlar. Seni de bir eve kapatıp sürekli uyku ilacı vermişler. Valla ben uyandığında konuşamazsın sanıyordum ama konuştun. Şaşırdım.
Elinde ki ekmeği aldım. Yiyerek Koray a döndüm.
-Sen beni nasıl buldun ?
-Valla herkes öldüğüne inanmıştı. Esra ile ben inanmadık açıkçası. Bende araştırdım. O hülya gacısı nın adamlarından birini yakaladım. Arkadaşta sağ olsun 100. Dayakta öttü. Son 10 gündür baygın yatıyordun.
Elimde ki sargıyı çıkardım. Ayağa kalktım.
-Ben onlara yapacağımı biliyorum.
Koray güldü
-Bende işte bunu bekliyordum. O intikamcı kinci psikopati istiyordum.
Esra kafasına vurdu. Elinde ki anahtarı bana uzattı. Benim arabanın anahtarıydı. Koray ı odadan çıkardı. Üzerime koltuğun üzerinde ki siyah pantolonu giyindim. Beyaz askılı bluzu giyinerek ceketi taktım. Saçlarımı bağladım. Saati taktım. Ayakkabıları giyindim. Parfüm sıkarak odadan çıktım. Merdivenleri hızla indim. Koray 'ın eviydi. Aşağıda oturuyorlardı. Bahçeye çıktım. Bu benim arabam değildi. Siyahtı bu. Koray elini omuzuma attı.
-Senin yadigarı Esra mahvetti. Bende ona kızma diye siyahını aldım. Merak etme yer şeyin içinde.
Esra ya döndüm. Omuz silkti. Arabaya bindim. Arabaya bindiler. Camı açtım. Çalıştırarak geriye çıkardım. Hızla bahçeden çıktım. Esra arkadan başını uzattı.
-Sen bunu nasıl sürüyorsun ya? Resmen araba uçuyor.
Koray güldü.
-Bebeğim tontişim o bir Yazıcı. Ne bekliyorsun ?
Koray 'ın yanağından öptü. Hülya nın evine gelince durdum. Arabadan odunu alarak indim. Kapıya vurdum. İçeriye girdim. Mustafalar oturuyordu. Bana döndüler odunu yere attım. Tuğçe elini ağzına kapadı.
-Sen yaşıyorsun. !?
-Evet. Ve intikamımı almaya geldim.
Hülya ya baktım. Kolundan tutarak kaldırdım. Şoka girmişlerdi. Onu evden çıkardım. Arabaya soktum. Koray kahkahalara boğulmuştu. Arabaya binerek çalıştırdım. Evden çıktılar. Arabalara bindiler. Arabayı bahçeden çıkardım. Esra parmağını Hülya nın yanağına sürdü.
-Sana intikamı yerde kalmaz demiştim.
Bana baktı. Gözlerimi dikiz aynasından ona diktim. Telefonunu çıkardı. Esra alacakken onu durdurdum.
-Bırak da haber versin. O orospu benden hızlı olamaz.
Spor moduna aldım. Esra güldü
-Ben bunu bilmiyordum !
Koray geriye döndü.
-Ha bilseydin de arabayı ağaca vurduğun zaman ağaç aradan geçseydi.
Siteye gelince arabayı kaydırarak içeriye soktum. Hepsi bahçeye dökülmüştü. Arabayı kaydırarak durdurdum. Arabadan inerek arka taraftan Hülya nın kolundan tutarak çıkardım. Onu Sevtap 'ın dibine savurdum. Korkuyla bana döndü.
-Ne oldu ? Ha ? Sıkıysa bana yine artislik yapsana. Hadi. Şimdi uyumuyorum bak. Ne oldu !?
Yumruğumu yüzüne geçirdim. Burnundan kan fışkırdı.
-İkinizi de süründüreceğim.
Sevtap bacağıma yapıştı.
-Nolur bir şey yapma. Bebeğim var benim.
Saçından tutarak onu kendime çektim.
-Bana ne lan bana ne !?
Koray arkadan fırladı.
-Demek ki neymiş Hülya ? Koray Saygın a kelime oyunları işlemiyormuş. Demek ki Koray Saygın 'ın eli kolu her yere uzanıyormuş.
Elini omuzuma koyarak vurdu. Korumalar arabadan indi. Geriye döndüm. Gözleri büyümüştü. İki tanesini gebertmiştim. Arabaya bindiler. Hülya ya döndüm. Esra gülerek
-Oha bakışlarla adamları arabaya soktu.
İkisini de tutarak arabaya soktum. Tuğçe kolumu tuttu.
-Masal lütfen. Onu bağışlasan olmaz mı?
Koray benim yerime sinirle bağırdı
-Ulan bu kızı 3 ay boyunca bir odada uyuttular lan ! Senin yüzünden ! Sırf seni korumak için araya girdi diye aldı kaçırdılar kızı !
Annemin kucağında kardeşimi gördüm. Büyümüştü. Gözlerimi arabadakilere çevirdim. Arabaya bindim. Koray arabaya bindi. Esra da arkaya bindi. İkisi de zırıl zırıl ağlıyordu. İkisi ne de dava açacaktım. Okulun yukarısında ki tepeye çıktım. Demir buradaydı. Arabadan indim. Yerde oturuyordu. İkisini de çıkardım. Yere savurdum. Demir geriye döndü. Ayağa kalktı. Sakalları çıkmıştı. Arabaya yaslandım. Yerden kalktılar. Demir in burada olması pek umrumda değildi. Ellerimi ceplerime soktum.
-Size iki seçenek veriyorum. İkinize de.
Birbirlerine baktılar.
-Ya polis e gider her şeyi kendiniz ötersiniz ya da ben sizi götürürüm ortalık daha beter hale gelir. Size tazminat davası açacağım yerde vaz geçerim. İkinizin de hapsi boylaması için elimden geleni yaparım. Bu bir yılda sürse 10 yılda sürse siz hapse girene kadar durmam.
Sessiz kaldılar.
-Her şeyin birbirine girdiği yerdeyiz. Özgür kalmakta esarete düşmekte sizin elinizde.
Koray bana döndü.
-Neden onlara seçme şansı veriyorsun ? Onlar seni kaçırırken sana seçme şansı verdi mi?
Önüme döndüm.
-Doğru diyorsun. İkiniz de hapsi boylayacaksınız.
Ağlamaya başladılar. Esra çalan telefonumu uzattı. Annem arıyordu. Telefonu açtım.
-Söyle kraliçem
-Masal cidden sen misin lan ?
-Lan olmadı ama evet.
-Anam. Lan Hakan ! Git tatlı al çikolatalı süt al ! Kerim git kek al. Ali ! Çikolata al. ! Benim kızım yaşıyor lan.
Gülümsedim.
-Sakin ol. Eve gelince konuşuruz.
- Tamam.
Telefonu kapadım. Cebime soktum. Cebimde para vardı. Esra ya döndüm. Göz kırptı. Gülümsedim. Önüme döndüm. Sevtap başını salladı.
- Tamam itiraf ediyorum. Çocuk Demir in değil.
Kaşlarımı kaldırdım. Demir ona baktı. Kaşlarımı indirdim. Ellerimi yanaklarıma koydum. Gözlerimi kırpıştırdım.
-Ay çok sevindim. Ciddin mi?
Koray ve Esra gülmüştü. Ellerimi çektim.
-Bana ne lan. ? Bana ne ? Sence ilgileniyor gibi görünüyorum. ?
Başını iki yana salladı. Güldüm.
-Demek ki kaşarlarda da beyin varmış. Bunu öğrenmiş olduk...