Gözüme vuran ışıkla uyandım. Yüzüme bir nefes vuruyordu. Başımı kaldırdım. Demir di. Bizim evdi. Tamam. Demir ? Ağlayacağım sanırım. Neyse sakin ol Masal. Ayağa kalkayım derken yere düştüm. Demir uyanmıştı. Gözlerimi ovuşturdum. Kızlar da hemen yanda çocuklar ile uyuyorlardı. Ayağa kalktım. Mutfağa girerek soğuk bir su içtim. Gebermezsem iyidir. Salona geçeyim derken Demir in gövdesine çarptım. Başımı kaldırmadan yanından geçtim. Saat daha 9 du ! 9 ! Telefonumu aldım. Esra peş peşe aramıştı. Arayarak telefonu kulağıma götürdüm. Demir elinde ki su ile yanıma oturdu.
-Alo?
Esra büyük bir şekilde esneyince bende esnedim.
-Kuzen beni aramışsın. Kusura bakma gece çok heyecanlı geçti. Kendimi angelina jolie gibi hissettim. Neyse bizim sarı böcekten haberin var mı?
-Bir iyi bir de kötü bir haberim var.
-Ne ?
-İyi haber. Polisten kaçmışlar. Kötü haber onların hangi lağım kuyusunda olduğunu bilmiyorum.
-Nasıl bilmiyorsun? Sen onun arkadaşı değil misin ?!
-Bilmiyorum. Sadece bir kere açtı. Onda da polisten kaçtık yakalanmadık dedi ve kapattı.
-Arkadaşlarına felan ? Ya bunlar nereye gitti !?
-Bilmiyorum. Gidebilecekleri herkesi aradım. Hiç bir yerde yoklar.
-Tamam bir şey olursa beni ara. Dikkat et kendine
-Tamam sende.
Telefonu kapadım. Kızlar da uyanmıştı. Telefonu cebime koyarak ayağa kalktım.
E- Nerdelermiş?
-Bilmiyorum. Yakalanmamışlar ama bir yere saklanmışlar işte.
Y- Kavga ettiğiniz kızı şimdi arıyor musunuz ? Ciddi mi !?
-Yakalanırlarsa bizi ihbar ederler. Bizi de yakarlar. Yani biz yanarsak sadece biz değil sizi de yakarlar.
C- Ne güzel yakalanmamışlar işte. Daha niye arıyorsunuz ki?
Telefonu çıkararak masaya koydum. Eslem tehdit edercesine parmağını kaldırdı.
-Sakın peşlerine düşeceğim deme. Seni varya kendim döverim.
-Öyle bir şey demedim ki. Ama aklımdan geçmiş olabilir.
Gülümsedim. Eslem göz devirdi. Özlem mutfağa girmeden seslendi.
-Gelin de kahvaltı hazırlayalım.
Parmağımı kaldırdım.
-Hayır yumurta yok.
Parmağımı indirdim. Somurtarak mutfağa girdim. Kahvaltı hazırlıyorduk. Çay felan her şey hazırdı. Odaya götürdük. Masayı kurunca Can ve Eslem aç kurt gibi yemeğe başladı. Usulca oturdum. Yemeğimizi yedik. Sofrayı topladık. Koltuğa oturdum. Koltuğa yaslandım. Telefonuma mesaj geldi. Açarak mesaja baktım.
Kuzenini sağ salim geriye istiyorsan yazan adrese gel sürtük !
Ayağa kalktım. Saçlarımı bağladım. Esra yı aradım. Açmıyordu. Montumu giyinerek eldivenlerimi taktım.
-Siz durun ben yarım saate geliyorum. Esra ya gitmem gerek.
Ö-Tamam ama bak sakın bir şey yapayım deme.
-Tamam yapmam.
Botlarımı giyindim. Evden çıkarak koşmaya başladım. Bir çocuğa çarpmıştım. Ona döndüm. Yeşil gözlü bir veletti. Eslem bağırdı.
-Kızı tut!
Çocuğa kafayı gömdüm. Koşmaya başladım. Siteden çıkarak hızımı artırdım. Yazan adrese gelmiştim. Odun parçasını elime aldım. İçeriye girdim. Bunun harçlığı ne kadar acaba ? Adam tutmuş bir de. İki adamın arkasına odunla vurarak bayılttım. Odanın kapısını açmaya çalıştım. Açılmıyordu. Kapı sesi geldi. Başımı çevirdim. Girdiğim kapı kapalıydı. Koşarak kapıya gittim. Açmaya çalıştım. Açılmıyordu. Tekme savurdum. Alttan bir şey attılar. Duman çıkıyordu. Nefesimi tuttum. Cam vardı. Camı açarak polisi aradım.
-Zorla tutuluyorum yardım edin !
-Nerdesiniz ?
Adresi verdim. Telefonu kapatarak cebime koydum. Duman dışarıya çıkıyordu. Siren sesleri yükselmeye başladı. Türk polisi her daim göreve hazırdır ! Allah u ekber ! Helal olsun !
Kapıyı kırdılar. Erkek bir polisti. Kabul etmeliyim ki baya da yakışıklıydı. Huhuu. Kelepçele beni behçet ! Dışarıya çıktım. Elini hafifçe belime dokundurdu. Birlikte çıktık.
-İyi misiniz?
-İyiyim Allah a şükür. Yaşıyorum.
Güldü. Senin gülüşüne bayılayım. Dışarıya çıktık. Çocuk
-Sizi biri mi kaçırdı ?
-Bilmem. Birden kapı kapandı. İçeride kaldım. Bir de bir şey attılar. Duman çıktı. Ben de camı açtım. Sonra sizi aradım. Süpermen gibi geldiniz mübarek. MaşAllah.
-Büyük ihtimalle küçük çocuklardır.
-Büyük ihtimalle burada akılsız velet çoktur. Neyse çok teşekkür ederim. Kusura bakmayın sizi de alı koymuş gibi olduydum ama
-Önemli değil.
Gamzemi o? Yirim. Gülümsedim. Bak benim de gamzem var. Bak. Neyse. Onlar arabalara bindi. İlerlemeye başladılar. Evin oraya doğru koşmaya başladım. Sitenin girişine geldim. Bizim evin önünde kızlarla laf dalaşına girmişlerdi. Kaşlarımı çattım. Leyla nın arkasında durdum. Elimi saçına atarak geriye çektim. Kulağına yaklaştım.
-Beni özledin mi?
Yumruğu yüzüne vurdum. Kemik sesi çıkmıştı. Elini burnuna götürerek ağlamaya başladı. Burnundan kan akıyordu. Güldüm.
-Esra nerde lan ?
-Onu bulamayacağın bir yerde.
Alt dudağımı dişlerimin arasına alarak sinirle nefes verdim. Elimi boğazına atarak sıktım.
-Bana kelime oyunu yapma ! Söyle lan yerini !
Güldü.
-Söylemeyeceğim.
Kafayı yüzüne gömdüm. Kara yatırarak yumruğumu peş peşe yüzüne geçirdim. Kolumda ufak bir sızı oluştu. Başımı koluma çevirdim. Çisil kaşarı koluma cam sokmuştu. Camı çıkararak yere attım. Yüzüne tekme savurdum. Eslem de Nazlı nın üzerine atılmış. Nazlı yı yerde ot süpürgesi gibi sürüyordu. Leyla nın kolundan tutarak çekmeye başladım. Kızlar kavgaya girişmiş beni unutmuştu. Siteden çıktık. Onu ara sokağa sokarak bir duvara yasladım.
-Bana bak yanında arkadaşların yok. Seni kimse koruyamaz. Esra nerde ?
-Bulamayacaksın.
Yüzüne bir yumruk daha attım. Yere düştü. Karnına tekme savurdum. Geriye çekilerek ara sokaktan çıktım. Yoktu. Rasim abinin kafesine giderek oturdum. Çay getirdi.
-Masal kızım hoşgeldin.
-Hoşbulduk abi.
Karşıma oturdu.
-Hayırdır canın sıkkın yine.
-Esra yı kaçırdılar abi.
-Kim kaçırdı ?
-Leyla varya hani kafasında senin ketılı parçaladığım kız.
-Ha şu sarı olan. Peki neden kaçırmış ?
-Nedeni belli değil mi abi ?
-Ne yapacaksın ?
-Bulacağım abi.
Kızlar içeriye girdi. Eslem sinirle yanıma oturdu.
-Nereye gittin sen !? Ulan yaralısın bir de. !
Cevap vermeden gözlerimi karşıya diktim. Leyla karşıda kızlarla gidiyordu. Çayı kafama dikerek ayağa kalktım.
-Hadi bana eyvAllah.
Kafeden çıkarak montun kapşonunu kafama geçirdim. Telefonum çaldı.
-Ne ?
-Kuzen sakın gelme ! Burada 20 kişi var! Seni bekliyorlar. Sakın gelme ! Bırak lan orospu ! Buradan bir kurtulayım ben sana yapacağımı biliyorum. !
-Esra nerdesin !?
Ses kesildi.
-Kuzenin mahallenin yukarısında ki eski şeker deposunda.
-Bekle beni.
Telefonu kapatarak cebime soktum. Geriye döndüm. Kızlar saklanıyordu. Koşmaya başladım. Ara sokağa girerek aradan çıktım. İzimi kaybettirmiştim. Deponun önüne geldiğim de yerde ki demir parçasını alarak salladım. İyi adam öldürür bu. Kapının önünde ki adamları bir şekilde etkisiz hale getirdim. 15 tane adam buradaydı. 5 de içeride o zaman. İçeriye girdim. Burada küçük bir oda vardı. Leylalar içeride olmalıydı. Adamları dövdüm. Ciddi ciddi dövdüm. Bende çok şaşırdım. Seyit onbaşı gibi bir kuvvet geldi içime. Koluma ikinci darbeyi aldım. Kan akmaya başlamıştı. Başımı yana çevirdim. Demiri yere atarak ,Nazlı nın yüzüne yumruk atarak kafasını duvara vurdum. Yukarıya çıktım. Leyla ile Çisil in kafasını birbirine vurarak kafalarını duvara vurdum. İçeriye girdim. Esra buradaydı. Sadece dudağı patlamıştı. İpleri keserek onu çözdüm. Elinden tutarak odadan çıktım. Leyla nın yüzüne tekme savurdum.
-Bir daha ismimizi bile ağzına alırsan seni öldürürüm.
Dikleşerek merdivenleri indim. Kolumu Esra nın omuzuna atarak kendime çektim. Depodan çıktık. Esra söyleniyordu....