-30-

12.1K 746 277
                                    

Genç kız kendini sakinleştirmeye çalışırken derin bir nefes alıp adamın kollarından uzaklaştı.

"Umut, benim sana bir şey söylemem gerekiyor."

"Eğer Azra'nın söyledikleriyle ilgiliyse gerçekten gerek yok.

Ben seni anlıyorum."

"Yani, o da var ama bu başka..." Genç adam merakla kıza baktı.

"Kötü bir şey yok değil mi?"

"İyi mi kötü mü bilmiyorum ama korkuyorum."

Umut, kızın korkuyorum dediğini duyunca tüm kanının çekildiğini hissetti. O, kızın saçının teline zarar gelmesin diye böylesine çabalarken Mine'nin korkacağı kadar başına ne gelmiş olabilirdi ki?

"Seni dinliyorum." dedi Umut, tedirgin bir ifadeyle kıza bakarken.

"Bahçede konuşalım mı?"

Umut, kızın isteğini ikiletmezken elini avucunun içine hapsedip mutfaktan çıktılar. Evin kapısına ulaşmalarına birkaç adım kalmıştı ki, arkadan Arat'ın sesi duyuldu.

"Nereye gidiyorsunuz? Saat daha erken."

"Buradayız abi, iki dakika bahçeye çıkıp geleceğiz."

Arat, ikisinin de gergin olduğunu fark edince daha fazla kurcalamadan salona geri döndü.

"Hadi, çıkalım."

Mine, sessiz kalırken adımlarını Umut'un adımlarına uydurup arka bahçeye ulaştı.

"Otursana..." dedi kız, koltuğu işaret ederek.

Mine'nin bu kadar tedirgin davranması Umut'u korkutsa da yine de bir şey söylemeden koltuğa oturdu. Çok geçmeden Mine de adamın yanındaki yerini almıştı.

"Tanıştığımız günü hatırlıyorsun değil mi?"

"Unutmam mümkün mü? Kucağıma atlamıştın, elbette hatırlıyorum."

"Of Umut! Sulandırma hemen. Bir şey anlatmaya çalışıyorum."

Genç adam dudaklarının üzerine hayali bir fermuar çekerken kızın devam etmesi için bekledi.

"Londra'dan döndüğüm geceydi. Eve bile uğramadan arkadaşlarımın yanına gitmiştim."

"Geçen geceki arkadaşların mı?"

Mine, başını olumlu yönde sallayıp devam etti.

"Bizimkiler oturduğumuz mekândan sıkılınca başka bir yere gittik. O gece Gülcan'ı görmüştün, hatırlarsın belki. Temiz, saf bir kızdır."

Umut, kızı hayal meyal hatırlayınca, "Evet." dedi.

"Başı çok ağrıyormuş, lavabodaki bir kadın da buna ağrı kesici diye uyuşturucu vermiş. Tabii bizim kız, safım... Nereden bilsin? Ağrı kesici diye içmiş. Yanıma döndüğünde bir gariplik olduğunu sezmiştim ama anlayamadım tabii..."

Genç kız o geceyi hatırlayıp tekrar sinirlenirken Umut, "Sonra?" diye sordu.

"Aradan yarım saat geçmeden Gülcan'ın hareketleri tuhaflaştı. Bizimkiler az çok bilir bu işleri. Sinan bu haplanmış deyince bende devreler yandı tabii, çünkü Gülcan bırak uyuşturucu kullanmayı doğru düzgün içki bile içmeyi beceremez."

Umut, Mine'nin hâlâ nereye varmaya çalıştığını anlayamasa da sabırla dinlemeye devam etti.

"Bir şekilde kendine getirip, işin aslını öğrendim. Buna ağrı kesici diye uyuşturucu veren kadını gösterdi bana. Meğer hatun eskortmuş. O gece ellerinden kaçtığım adamlarla birlikte gelmiş mekâna."

İki Deli Bir Aşk || Berna Aslıhan [Aşkın Sen Hâli-2]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin