Arkadaşlar multi Esra :")
İyi okumalarr
"Sana söylüyorum ne işin var burada Esra?" Sesim yüksek çıkmıştı. Dün söyledikleri yüzünden hâlâ sinirliydim ona.
"Konuşmaya geldim. Aramalarıma geri dönüş yapmadın Ares."
Sabır Yarabbi. Derin nefes aldım. "Artık konuşulacak bir şey olduğunu sanmıyorum Esra"
"Ben konuşmak istiyorum. Dinlemeyebilirsin. Zaten her zaman yaptığın bu değil miydi?" Lafını bitirip evden içeri girdi. Kolundan tutmaya çalıştım ama geç kaldım.
İçeri Esra'nın peşinden girmem ile karşıma Hazan çıktı. Mutfak pervazına yaslanmış ne olduğunu anlamaya çalışıyordu.
"Neden bana böyle davrandığın şimdi belli oldu. Ne o koynunu ısıtacak başka birini mi buldun?"
"Bbe-n" Hazan konuşmaya çalıştı ama ağzından başka kelime çıkmadı.
"Düzgün konuş Esra ileri gidiyorsun."
"İleri giden ben miyim Ares? Kızın şu haline bak senin kıyafetlerini giyiyor. Aylardır bir tişörtünü giymeme izin veremeyen sen ne oldu da bu kıza tolerans tanıyorsun? He söylesene çok mu iyi yatakta?"
Esra'nın kolunu kavradım. "Kes sesini Esra. Onun hakkında böyle ileri geri konuşamazsın. Şimdi derhal evimden gidiyorsun yoksa elimden bir kaza çıkacak." sinirden boynumdaki damarların hıza attığını hissettim. Ne hakla Hazan'a böyle ithamda bulunurdu? Kapıya doğru onu sürüklemeye başladım. Gözü dönmüş gibi hâlâ konuşmaya devam ediyordu.
"Bu kıza mı değiştin beni. Ne buldun bu or*spuda söylesene. Sana ne sundu da beni reddettin?"
Kolunu bütün gücümle sıktım. Onu sarstım.
"Kendine gel. Ağzından bir kelime daha çıkarsa seni doğduğuna pişman ederim anladın mı beni? Şimdi git buradan." Kapıyı açıp dışarıya iteledim. Kapıyı suratına çarpıp salona ilerledim.
Hazan yerinde yoktu. Mutfağa baktım. Orada da değildi."Hazan?"
Cevap gelmedi. Bir bu eksikti. Ne güzel bunca zaman sonra Hazan ile birlikte güzel vakit geçirip kahvaltı yapıyorduk. Mahvetti her şeyi. Şu kızın zamanlamasına.
Üst kata çıktım. Odamın kapısını tıkladım."Hazan içeride misin?"
Ses yok.
Bir defa daha tıkladım kapıyı. "Hazan?"Kapıyı açtı ve içeriden çıktı. Bakışlarım üzerine kaydı. Üstünü değiştirmişti.
"Kıyafetlerini geri koydum. Gitsem iyi olacak." Bakışları yerdeydi.
"Hazan, onun kusuruna bakma lütfen. Ne dediğini bilmiyor."
"Gitmek istiyorum" diye yeniledi istediğini. Bir şey diyemedim.
Yol verdim geçmesi için. Yavaş adımlarla indi merdivenlerden.
Aynanın oradan arabamın anahtarını aldım. Garaja geldik ayağında ev terlikleri ile bindi arabaya. Hiçbir şey demedi. Bende ağzımı açamadım.Arabayı kullanırken Esra'nın sözleri geldi aklıma. Direksiyonun kavrayan elimle direksiyonu sıkmaya başladım. Hızımı farkında olmadan arttırmıştım. Nasıl onun hakkında böyle ileri geri konuşurdu? Elimin direksiyonunu tutuşunu iyice sıklaştırdım. Parmak boğumlarımın beyazlaştığına eminim. Farkında olmasam da hızım biraz daha artmıştı. Keşke hiç açmasaydım o kapıyı. Her şeyi mahvetti. Onun yüzünden Hazan'a mahçup olmuştum.
"Yavaşla..lütfen.. korkuyorum" Hazan'ın sesiydi bu. Onun sesini duymama düşüncelerimden uzaklaşıp ibreye baktım 180'de gidiyordum. Ne yapıyorsun oğlum kendine gel. Aracın hızını düşürüp emniyet şeridine geçiş yapıp yavaşladım.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
HAZAN
Teen Fiction⭐WATTYS2017 KAZANANI⭐ "Her şey telefonuma gelen bir mesaj ile başladı. Ve sonrasında devam etti." ... "Umarım bu geceki hediyenden memnun kalırsın. Daha seninle işim bitmedi Hazan. Senin yüzünden benim hayatım mahvoldu. Şimdi sıra sende." ...