7. BÖLÜM

24.9K 1.7K 425
                                    

İyi okumalar :")

Alarm sesi ile gözlerimi aralayınca yine yüzümü buruşturdum. Pazartesi günlerini hiç sevmiyordum. Hafta sonu gece geç saatte yattığım için sabah kalkmakta ayrı bir güçlük çekiyordum.
Bugün yeni okuluma gidecektim.

"Demirdelen Koleji"

Babam isteğim üzerine yeni bir okul ayarlamıştı. Birkaç evrak işi vardı ama onları halletmesi pek uzun sürmeyecekti. Zaten okul yine arkadaş çevresinden birine aitti. Kemal Bey'e. Acaba ilk günüm nasıl olacak? Son sene olduğu için gideceğim sınıfta herkes birbiriyle kaynaşmış durumda olmalıydı. Pek fazla insanlarla iletişim kurmadığım için arkadaş bulmakta sorun yaşayacağıma düşünüyordum.
İlk gün dikkati üstüne çekeceğimden eminim. Sonuçta sınıfınıza yeni gelen birini baştan aşağı süzmez iseniz olmazdı. Ama ben yine her zamanki Hazan olarak kendi kabuğumda yaşayacaktım. Zaten alt tarafı 9 ay beraber idare edecektik ne kadar kötü olabilir ki?
Yatağımda oturmuş bunları düşünürken odamın kapısı çaldı. Neslihan abla gelmişti.

"Hazan hanım, Arslan Bey 10 dakika sonra çıkması gerektiğini size söylememi istedi. Biraz daha acele etmeniz gerekiyormuş. Kahvaltı yapmaya vaktiniz yok sanırım. Sandviç hazırlamamı ister misiniz?" Diye sordu.

"Gerek yok Neslihan abla okula giderken pastahaneye uğrayıp poğaça alırım. Canım sandviç yemek istemiyor. Babama da hemen hazırlanıp aşağı ineceğimi söylersen memnun olurum." dedim ve başıyla onaylayarak odamdan çıktı. Yatakta oturup düşünmekten saatin farkına bile varmamışım.
Telefonumu elime aldım saate bakmak için. Gördüğüm bildirimler ile kaşlarım çatıldı.

Can?
Bir çağrı iki tane de mesaj atmıştı. Telefonum sessizde olduğu için şimdi fark etmiştim.
Yüzümün gerildiğini hissederken attığı mesaja tıkladım.

Can;

"Hazan, iyi misin?" (03.15)

"Konuşmamız lazım bugün okula gelecek misin? (04.23)

Bu çocuk şaka falan mı yapıyordu? Bu nasıl yüzsüzlüktür? Bir de utanmadan iyi misin diye soruyordu. En yakın arkadaşı ile sevgilisini uygunsuz yakalan kalp hastası biri nasıl iyi olabilir? Gözünün önünde kalbimdeki ağrı ile zar zor konuşurken halimi görmemiş gibi bir de böyle bir mesaj atması. Allah'ım bana sabır ver.
Bir de okula gelip gelemeyeceğimi sormuş. Hâlâ ne diye beni merak ediyorsa. Sakin ol Hazan. Yine o günü düşünüp moralini bozma. Üstünü giyin ve yeni okuluna git. Yeni bir başlangıç olacak senin için bu.

Yataktan kalkıp banyoya gittim. Günlük rutin işlerimi hallettikten sonra saçlarımı balıksırtı örüp banyodan çıktım. Yeni okul kıyafetlerimi üzerime geçirdim. Siyah pantolon, armalı vişne çürüğü renginde bir lakos. Çantamı da yanıma alıp aşağıya indim.

Babam kahvaltı masasında yoktu. Demek ki arabada beni bekliyordu. Hemen evden çıktım. Babamı daha fazla bekletmezsem iyi olacaktı. Arabanın kapısını açıp koltuğa yerleştim.
Babam bana bakmadan "Cemil acele et şirkete geç kaldık zaten. Bir an önce Hazan'ı okula bırakalım." Dedi. Yüzü çok ciddi ve sinirli duruyordu. Anlaşılan tersinden kalkmıştı bugün. Yoksa biraz beklettiğim için bu kadar sinirlenmiş olamazdı.

Yine de çekinerek söze başladım "Baba ben 17 yaşındayım. Birkaç hafta sonra 18 yaşına gireceğim ama okula hâlâ ya sen bırakıyorsun okula ya da Cemil abi. Biliyorum tartışmaya açık bir konu değil ama hep böyle mi devam edecek?"diye bir soru yönelttim.Hiç bir şey söylemedi. Yüzünde bir mimik dahi oynatmadı. Bir şey söylemeyince bende önüme döndüm ve her zaman yaptığım gibi yolu izlemeye başladım. Tut çeneni be Hazan. Görmüyor musun zaten yüzü gerilmekten bir hal olmuş. Bir de üstüne ne diye bu konuyu açıyorsun.

HAZANHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin