HAZAN

10. BÖLÜM

.

Arkadaşlar multi Birkan ve Ares :")

Video Ares'in arabada dinleyip eşlik ettiği şarkı;
Bob Seger - Night Moves

Şarkıyı dinleyerek okuyabilirsiniz :")

Kitap kapağı için @kivircikkartanesi 'ne teşekkürler :P

İyi okumalar..

Ares Demir

Yine babam Korhan Demir'in isteği üzerine amcam Kemal Demir'in yanlış gelen toplantı davetiyesini ona teslim etmek için yola çıkmıştım. Babam ile amcam ikiz oldukları için sürekli tekrarlanan bir durumdu bu. Normalde şoföre davetiyeyi verip götürmesini isterdim. Ama babam davetiyeye kendim teslim edersem şirkete geri dönmeme gerek kalmayacağını söyledi. Şirketten ne kadar erken kaçarsam o kadar kârdır diye düşünüp hiç tereddüt etmeden teklifini kabul etmiştim.

Arabam ile Demirdelen kolejine doğru ilerliyordum. Müzik çalara uzanarak. Güzel bir şarkı açtım.
"Night Moves"
Müziğin ritmi ile kavradığım direksiyonda ellerimi oynatıyorum. Bir yandan da şarkıya eşlik etmeyi ihmal etmiyordum.

I was a little too tall
Could've used a few pounds
Tight pants points hardly reknown

She was a black haired beauty with big dark eyes (Büyük siyah gözlü, siyah saçlı, güzel bir kızdı)

And points all her own sitting way up high
Way up firm and high

Out past the cornfields where the woods got heavy
Out in the back seat of my '60 Chevy
Workin' on mysteries without any clues

Workin' on our night moves
Trying' to make some front page drive-in news
...

Bu şarkı en sevdiğim şarkılar listesinde ilk sırlarda yer alıyordu.

Workin' on our night moves in the summertime
In the sweet summertime

Kendimi müziğe iyice kaptırmışken telefonumun çalmasıyla şarkıya eşlik etmeyi bıraktım. Müziğin sesini kıstım. Kimin aradığına baktım. "Esra" gözlerimi istemsizce devirdim. Sabahtan beri dokuz defa aramıştı. Gereksiz ne varsa sürekli arayıp söylüyordu.

Derin bir offf çekerek telefonu açtım.

"Ares birtanem napıyorsun?"dedi.

"Amcamın yanına gidiyorum. İletmem gereken bir şey var Esracım. Hayırdır yine ne oldu?" Diye konuyu direk açtım. Ne kadar erken biterse gereksiz konusu o kadar iyiydi benim için.

"Aman Ares yaa seninle de bir şey konuşulmuyor." dedi. Bunu söylerken dudaklarını büzdüğüne eminim.

"Canım araba kullanıyorum. Yoksa biliyorsun seni seve seve dinlerim her zaman" dedim. Yalanını seveyim Ares.

"Tamam o zaman. Hani geçen gün sana bahsetmiştim ya. Zeynep ile alışverişte iken tartıştık diye. Onunla konuştum az evvel." Dedi. Gözlerimi devirdim. Ah şimdi işim gücüm yok bir de dedikodu dinleyeceğim.

"Hatırlıyorum. Elbise yüzünden gereksiz bir tartışmaya girdiğin arkadaşın değil mi?" Bu kadınlar nereden buluyor acaba böyle saçma konularda tartışılacak bir şey anlamıyorum.

"Evet o. Aradı beni ve dedi ki ....."
Transa geçmiş bir şekilde Esra'yı dinliyormuş gibi yapıyordum. Arada bir söylediği şeylere şaşırıp tepki vererek ilgili gibi görünmeye çalışıyordum. Kalbi kırılmasın diye ses edemiyordum. Yaklaşık yirmi dakika boyunca kafamı ütüledi. Okulun girişine yaklaşmıştım. Bir an önce muhabbeti kapatsam iyi olurdu. Okulun içine girdim ve otoparka uğramadan direk eğitim binasının önünde durdurdum arabamı. Hiç park etmekle uğraşamayacaktım. Ellerimi başıma koyup saçlarımı karıştırdım. Bütün gün zaten şirkette yorulmuştum. Esra da hala konuşmaya devam ediyordu.
Gözlerim bir anda sol tarafımdaki hareketliliğe kaydı.