DÜELLO

181 14 0
                                    

(Percy)
Gemiye son sürat koşmuştuk. Herkes nefes nefeseydi. Annabeth odasına gitti. Diğerleri ile de mutfakta toplandık. ' O taş parçalarını nerde bulcağımızı da söyleseydi keşke' dedim. ' Şimdi dünyanın 4 bir yanını aramak zorundayız.' Dedi. ' Dıştan diyince daha bi kötü oldu.' Diyorum. İkimizde  sırıtıyoruz. Diğerleri ise inanılmazsın gibi bakıp göz deviriyorlar. Annabeth giriyor içeri. Kemerinden sarkan da neydi?' Bir canavarı iple mi öldürmeye kalktın(!)' diyip dalga geçiyorum. 'Öldürdü de' diyor Piper onu savunarak. 'Dalga mı geçiyonuz. Kılıca gerek kalmadan kopar o ' diyorum gülmeye devam ederek . Leo da bana katılıyor . Diğerleri ise göz deviriyor.' Gerçekten mi ?' Diyor Ann. ' Evet,gerçekten var mısın düello ya?' Diyorum. Gülüyor, kafa sallıyor. 'Uff saçmalamayın' diyor Hazel. 'Jason var mısın iddia ya Percy üzerine 50 dolar.' Diyor Leo. ' Annabeth diyorum' diyor Jason. 'Siz gerçek misiniz' diyor Piper hayretler içinde. 'Oldukça' diyor Leo. ' Hey gemimi mahvetmeyin.' Diye devam ediyor. ' Senin gemine kalmadık' diyor Ann. 'Ee başlıyor muyuz artık' diyorum. Dik dik bakıyor. Hançerini Piper a uzatıyor. ' Jackson seni şu dalga geçtiğin ip ile yenicem.' Diyip hınzırca gülümsüyor. 'Çok beklersin .' Diyorum. ' Ben kazanırsam 1 gün boyunca bana hizmet ediceksin eğer sen kazanırsan bende sana hizmet etcem anlaştık mı' diyorum. O sıra Annabethe neler yaptırsam diye düşünüyordum.'Anlaştık' diyor ve saldırmaya başlıyorum. İpi ile o kadar hızlı hareket ediyor ki. Elimden kılıcımı düşürüyor ve ipi elime dolanmış. Nasıl?. Nasıl bu kadar hızlı olabildi. Lanet olsun . ' Kılıcını al bir kahraman gibi dövüş.' Diyor. Sinirleniyorum. Kılıcımı alıyorum saldırıyorum ama hep kaçıyor . Neydi şimdi bu ?' Saklambaç mı oynuyoruz' diyorum. Gülüyor. Bir planı vardı ama hadi neyse. Ona yenilmicem diyorum kendi kendime . Üstüne doğru yürüyorum. Direğe sıkıştırıyorum . Kılıcımla ona doğru bir hamle yapıyordum ki eliyle kolumu tutuyor ve kılıcımı direğe saplıyor. Ve el çabukluğu ile ipini elime doluyor. Yere çöktürttürüyor. Ve boğazımı iple sarıyor. Ama sıkmıyor. ' Gördün mü Jackson . Bir iple neler yapılıyormuş.Ben kazandımm' Diyip gülerek uzaklaşıyor. Ellerimi açmaya çalışıyorum ama beceremiyorum. Nasıl bir düğüm atmıştı. 'Hey çocuklar biraz yardım fena olmazdı' diyorum . Jason geliyor kılıcım ile elimi açıyor. Gülüyor bana . Hem o nerden biliyordu. Sokakta dövüşmeyi öğrenince farklı oluyor heralde diye düşünüyorum. 'Senin yüzünden 50 dolarımı kaybettim Perce. ' diyor Leo somurtarak. ' Kimseyi zorlamadım iddia ya girmeniz için' diyerek kendimi savunuyorum. Kızlar ise kıkır kıkır gülüyor. ' Ee yosun kafa noldu sesin çıkmıyor.' Diyor Ann. Ne diyebilirim ki. Kazanmıştı işte . ' Tebrikler. Büyük bir iş becerdiniz. Bu başarınızı Uranüse de gösterirsin umarım.' Diyorum pişkin pişkin . Sinirli sinirli bakıyor. ' Jackson seni yenmem yeterli gelmediyse söyleyebilirsin. Biz bizeyiz (!)' diyor. Gıcık işte. Aklı sıra beni ezmeye çalışıyor . Ama ben Posedion oğluyum ezilmem. Gıcık gıcık gülüp ' Aferin kızıma. Ödül olarak ne istersin. Çikolata mı?' Diyip sırıtıyorum. Diğerleri atışmamızı tenis maçı seyreder gibi seyrediyor. Annabeth bir kase alıyor ve kalemle bir şeyler yazıyor önüne. Kaseye biraz yemek koyup yerden önüme fırlatıyor. Kasenin önünde PERCY yazıyor. Bana bildiğiniz köpek muamelesi yapıyordu. ' Yemeğini bitirdikten sonra odama gel Jackson. Malum 1 gün boyunca ne istersem onu yapıcaksın.' Diyor Ann. Ve odasına yöneliyor. Diğerleri ise gülmekten ölüyor. Aman ne komik(!)

DEMİGOD!Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin