Her kes salondaydı. Pencere açık olduğundan hafif rüzgar evin içinde geziniyordu. Her kesin gözleri korku ve endişeyle kaplıydı. Birde kocaman sessizlik hakimdi... Sadece hafif rüzgarın arada gelen melodisi duyuluyordu birde tam evin kenarında zamanı idare eden saatin. Tık..tık..diye saatden ses gelince geçen her dakika her kesin için bir işgenceydi. Her saniye bir endişe bir huzursuzlukla kaplıydı. Her kesin tek dileği vardı...kanepede gözleri kapalı her şeyden habersizce yatan adeta bir küçük kız çoçuğunu andıran Alevin bir an önce uyanması. Yüzü gözü çizik çizik olan Alevin uyanması...
Saatler sanki bir asır gibi gelip geçiyordu ve bizde sadece bekliyorduk. Sadece beklemek çok zordu her kes için en çokta Emre ve Alevin halası için. Emrenin gözleri Alevden bir saniye bile ayrılmıyordu. Hep Aleve bakarken gözlerinde oluşan alaycı ifadeden iz yoktu. Gözleri şevkat ve çaresizliyi andırıyordu.
"Alev niye uyanmıyorsun?"
Dedi halası tam kapalı olan gözlerine bakarak.
"Bak deli oğlan, Alevime ne yapmışlar? Niye uyanmıyor benim prensesim..hani koruyacaktın sen onu? Sahip çıkacaktı...ne oldu deli oğlan? Ne değişdi?"
Diyerek Emreye bakıyordu. Emreyse hala gözlerini Alevden çekmiyordu. Her dakika endişe ve gerginlikle doluydu.
"Alevim uyan"
Dedi Emre sesini bile kendisi zor duyarken. Fadime hala burukca gülümsedi dedikleri karşısında. Buse başını Canerin göksüne yaslamış burukca gülümsemişdi. Yaşlar her kesin yanağına hücüm ederken benimkilerde yanaklarımdan usulca dudaklarıma doğru yol aldı.
Kapalı olan kapıdan sesler gelince gelenin doktor olduğunu umduk hepimiz. Ama umduğumuz doğru çıkmadı. Fadime hala dolu bedeniyle kendi halinde koşarak kapıya gitti. Bende dahil her kesin gözü kapıdaydı. Her kes ayağa kalktı... Kapı açılınca gördüğümüz kişiyle hepimizin kaşları çatıldı. Fadime hala adama öyle bir bakıyordu ki, tanıyordu biliyorum..ama bu bakış hiçde iyiye işaret değildi. Bkışından anlıyordum korkmuşdu."Defol git!! Defol git evimden"
Diyerek o adamı tekrar dışarı sokmak istesede başarılı olmamışdı. Tahminimce bizden 3-4 yaş büyükdü. Emre,Caner ve Anıl hemen kapıya doğru gittiler. Adamsa Fadime halanın yüzüne bakarak ve de tiksindirici bir şekilde konuşdu.
"Emaneti geri almaya geldim, aslında bu gün tam yakalamışdım onu,tam benim olacaktı ama senin bu yiğenin bir şekilde benden kurtuldu. İlk ben onun tadına bakacaktım, doğrusu yiğenin bu kadar hırçın olması beni daha da zor...."
Lafını bile tamamlamadan Emre sert bir yumruğu tam göz altına vurdu. Adam bu ani hareketten yere yığıldı. Ancak Emrenin öfkesi dinmişe benzemiyordu. Adam göz altına tutarak yine aynı tiksindirici sırıtmasını suratında belirleyerek konuşmaya başladı.
"Ooo arkadaş baya bir sinirli ha. Fadime hanım bak nasılda terbiyesiz,Alevin çakma sevgilisimi? Hani şu yiğenin en büyük aşkı olan?"
"Kes lan sesini!!"
Diye bağırarak Emre adamın üzerine çıkıp ard arda yumruk vuruyordu. Anıl ve Caner son anda ayırmayı başarmışlardı. Bizse şok bir vaziyette olanları izliyorduk.
Gözlerime bağlanan bir şeyle bir an irkildim. Enes...gelmişmiydi?
"Caner kızları,Fadime teyzeyi,yukarı götür kapıyı kilitle!!"
Diye o ruhumu titreden sesin sahibi kükreyerek konuşdu. Bu Enesdi...ama ses tonunda çok kızgınlık vardı.
"Tamam abi,ama Alev.."
Diye yalnız sesler duyuyordum. Ya şu an ben niye bu olanları görmüyordum?
"Ben taşırım..."
Diye Emrenin sesini duydum. Sonra ayak sesleri. Sonra ölü ve yorgun bir ses
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kalbinde Saklandım (Tamamlandı)
Teen FictionGizli Hayranım isminden Kalbinde Saklandım olmuşdur. Bu isimde ve kurguda tek kitapdır Merhaba papatya ailesi... 2017 yılında yazmış olduğum bu hikayenin en gizli kahramanları olan sizler... 5 yıl geçmesine rağmen kalbimin bir köşesinde hep düşünüp...