✨33-Esir✨

1.6K 142 212
                                    

Bedenim yaprak misali titrerken gözlerimi daha da sıkı kapattım. Umut diye bir duygu şu anda tümvücudumu volkan gibi patlatıyor, iyileşmez yaralar bırakıyordu. Lakin yılmıyordu bedenim.....

Saç diplerimden parmak uçlarıma kadar inen bir elektrikle mücadile ediyordum. Göğüs kafesim hızla inip kalkarken kalp sesimden etrafdai sesleri duymuyordum. Artık nefesi yüzümü delip geçmiyordu. Vücudu karşısında karıncadan farksız kalan bedenim onun burda olmadığı hakta verdiği sinyalle sanki boğazımda takılıp kalan nefesimi hala gözlerim kapalıyken dışarı verdim. Hiç bir şey algılamıyordum. Tek bildiğim şey gözlerim kapalı olduğu için kaybolduğum karanlıkta onun olmamasıydı.

Gitmişdi....

Bedenim soğuk duvarla buluşarak aşağıya doğru yavaştan bir yol çizdi. Yol çizdiği şu kısacık zaman bile bana yıllar gibi geliyordu. Ellerim hala titrerken gözlerimi yine açamamışdım. Sadece yanaklarımdan dudaklarıms doğru gelen sonra yine gözlerimden çıkıp dudaklarıma ilerleyen damlaları sayıyordum sessiz hıçkırıklarımla. Gözlerimi hala niye açamadığıma hayret ederken belkide cevabı kendimde bula bilirdim. Utanıyormuydum?

Hsyır....

Peki neden bu kadar çaresiz hiss ediyordum? Kendimi bir eşya gibi hiss etmekten alı koymıyordum. Kullanılmış ve sonda atılmış.

Etrafdaki sesleri yavaş yavaş algıladığımda Selini görmemle boş bir ifadeyle baktım yüzüne. Yıkık dökük kalbimle baktım. Suskundu ama gözleri farklıydı. Sanki bağırmak,çığlık atmak,isyan etmek istiyordu o gözler. Belkide o gözlerde kendimi gördüyüm için böyle hiss ediyorumdur. Suskun bakışlarımı diktim duygu dolu gözlerine. Eliyle gözüme gelen saçlarımı geriye doğru itti. Biraz daha yaklaşıp sardı kollarını bedenime. Güç vermek ister gibiydi ama kendisi gucsuzdu haberi yoktu. Daha fazla tutamayıp özgürlüğe kavuşdurdum içimde saklanan hıçkırıkları. Bende sarıldım ona sıkıca..

En"Hadi gidelim"

Diyerek ayrıldı. Kolumdan tutdu ve ölü olan bedenimi hala ayakta kalması için yardım etti. Attığım her adımda onun burdan gidecek olduğunu ihtimal vererek adeta buz kesiyordu bedenim.

Dışarı çıktığımızda soğuk rüzgarla tüylerim diken diken oldu. Yanağımdan akan sıvı bu kadar çok sıcak ve canımı yakarken soğuk rüzgarın verdiği esintiyle buz gibi oluyordum.

Kafamı kaldırıp kolumdan tutan Seline baktım. Aynı aileden olmasalarda benziyordular bir birlerine. Anıl arabaya vardığımızda kapıyı açdı. Selin öne oturdu bende arkaya.

Üniversitede 8 saat kalmışdım. Ama zaman nasıl geçdi o soğuk duvarda hiç anlamıyorum. Bir anda sadece bir anda Enesimin beni kıskanması geldi ve ben istemsizce kahkaha atdım. Nede güzel kıskanmışdı beni ama. Bunları düşünürken ağlıyordum vede gülüyordum. Delirdim galiba...

"Bizim yakışıklı nerde..nerde abin Selin..o varya..git ona söğle eğer beni bırakırsa onu pencereden aşağı atarım. Kalbimi aldı benden..git ona söğle geri versin..o kalp yaşamam için bana lazım. Ama kalbim onda.. "

Derken sesime hıçkırıklarda eşlik etmişdi.

Kendimi kontrol edemiyordum. Bana gitmeden önce bu sözleri söğlemişdi.

"'Seni severek sana işgence eder,kendimi sana sevdirerek seni ölümden beter ederim. Sırf sen üzülme diye bu ülkeden gitmeye hazırım. Yavaş yavaş unutursun belki.. Giderim çünkü ben senin akan her damla göz yaşına kendi canımı vermeğe hazırım'

Korku tüm bedenime ulaşmışdı. Araba durduğunda bakışlarımı cama çevirip eve baktım. Bir an nasıl oldu bilmiyorum ama kendimi bu evin kapısında gelinlikde gördüm. Beyaz bir gelinlikle güneş gibi doğmak istedim sevdiğimin ömrüne. Rüzgarın verdiği hafif esintiyle dalgalansın istedim saçlarım. Gülümsemek istedim..mutlu olmak istedim. Gerçek bir papatys olmak istedim...

Kalbinde Saklandım (Tamamlandı)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin