Bu kez faklı olsun diye bu şarkıyı kendiniz seçin. Duygusal bir şarkı eşkiğinde okuyun lütfen. Kendi zevkinize burakıyorum papatyalarım
2 gün sonra
Kayranın ağzından:
Çıplak parmaklarım yerde bir daire çizerken,o dairenin içerisine düşen damlaları sayıyordu gözlerim
Güneş hafiften çıkıp ışığıyla saçlarımı okşadığında kasıldı bedenim. Sustu zamanın çabuk geçmesini umarak. Bakmıyordu gözlerim pencereden aşağı görmeyecekdim vücüdumu her defasında sarsan papatyaları.
2 gün..15 saat..46 dakika..13 saniye..
Onu görmeyen dakikalar geliyor aklıma. Bir gülüşü vardı ya hani..gülüyordu..gamzesi yoktu ama o kadar güzel gülüyordu ki
Böyle sanki gülünce nefes almayı kesiyordum, sadece dikkatimi gülüşüne verdim. Gülünce o kadar...
Hiç kimse yok bu odada benden başka. Karşımda fotoğrafı bana bakıyor.
Önce sağa baktım sonra sola. Hiç kimse yoktu. Göremezlerdi değil mi beni..
Ayağa kalkıp perdeyi kapattım. Kapıyı kilitleyip karanlık ve kapalı olmasını sağladım odanın. Hiç kimse yoktu..
Bir tek işık fotoğrafın yanında duran küçük lambadandı. Yatağa oturup fotoğrafa baktım uzaktım. Enes ve ben vardık. Biz uyuduğumuz zaman çekmiş.
"N-nasılsın?..."
Dedim elimle oynayıp damlaları gözlerimden salarak.
"Sevgili...hiç uy-uyuyamıyorum.."
Omuz silkip devam ettim
"Bilmiyorum niye..sen biliyormusun?..senden nefret etmem gereken yerde niye edemiyorum.."
Dediğimde hıçkırıklarımda bana eşlik etti. Hiç kimse yok Kayra duyamazlar seni..
Ellerimi bir birine birleştirip,kafamı yastığa koydum
"Sen hiç sevmezsin hastaneyi..kokusundan nefret edersin..peki niye hala orda yatıyorsun"
Fotoğrafa bakıyordum. Parmaklarım yüzünü okşamak istedi, kalbim yine sözümü dinlemeyip parmaklarımı gezdirmişdi fotoğrafında.
Yüzünü okşadım..hayır ellerime batmıyordu yeni çıkan sakalları
Fotoğrafı birazda yaklaştırıp usulca gözümü kapadım ve öpdüm. Kokladım da sanki..
İste dünyada en kötü şeyi yapıyordum, bir şeyin olmayacağını bile bile yapmak. Kokladım kokusunun gelmeyeceğini bile bile. Belki bir umutdu benimkisi.O gün niye ölmedim ben? Niye kalbim bu kadar yaralanmısken bir türlü ölmüyor. Gitmiyor sonsuzluğa..
Hoş benim kalbim Enes di ya..
Nefesim di ya hani..Koklayamayacağım şimdi onu..
Dokunamayacağım o yanaklarına..
Sarılmayacağım huzur veren vücuduna..
Peki ne yapacağım söğleğeğim mi?
Yavaş yavaş öleceğim..
Usulca..
Sakince..
Sessizce..
Yavaştan mahv olacak vücudum ve hücrelerim. Bu benim yok oluşum.Ben yüzyıl çiçeği Kayra..daha yeni açmışken soluyorum..
Kapının çalınmasıyla fotoğrafı ani haraketle yastığın altına sakladım. Yatağa girdim yorganı çektim. Elimle ağzımı kapattım hıçkırıklarım duyulmasın diye
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kalbinde Saklandım (Tamamlandı)
Teen FictionGizli Hayranım isminden Kalbinde Saklandım olmuşdur. Bu isimde ve kurguda tek kitapdır Merhaba papatya ailesi... 2017 yılında yazmış olduğum bu hikayenin en gizli kahramanları olan sizler... 5 yıl geçmesine rağmen kalbimin bir köşesinde hep düşünüp...