Selamun Aleyküm
Gökyüzü...Uçsuz bucaksız bir diyar...Ne kadar izlersen izle sonu yok...Çocukluktan beri yıldızlara hep bir ilgim vardı.Bazen anneme uyudum deyip ; uyumaz ve gökyüzünü izlerdim.Nasıl böyle muhteşem bir düzen içerisindeydiler?
Bunların hepsi bir tesadüf olabilirmiydi? Ya da gerçekten bir yaratıcı var mıydı?Yaratıcı varsa o zaman neden onu göremiyorduk?Görmediğim bir şeye nasıl inanabilirim?
Senelerdir bu soruları hep düşünmemeye çalıştım ."Boşver!düşünme,salla gitsin!" dedim hep kendime...Şimdi ise öğrenmek istiyordum. Her şeyi...Neden kaçıyorum ki?Belki de doğru olan şeylerin canımı yakmasından ürküyordum.
Yurdun camından saatlerdir gökyüzünü izliyordum.Fatma on bir de yatmıştı.O yattıktan sonra biraz test çözer; ben de yatarım diye düşünmüştüm ama uykum gelmemişti ;ben de 2 saattir öylece duruyordum camın önünde .Çok karmaşık duygular içerisindeydim. İçim sıkılıyordu.
Telefonuma gelen mesaj sesi ile yanına gittim. Ve tuş kilidini açtıktan sonra mesaj kutusuna tıkladım."Neden benden kaçıyorsun?Yeter artık nerelerdesin?Cevap ver!-Serkan-"
Sıkılmıştım...Sürekli Serkan'ın mesaj atmasından.Artık kaçmamaya karar verdim ve cevap yazmaya karar verdim;"Serkan,artık yeni bir hayata başlamaya karar verdim ve bu hayatta karanlık işler yok artık,beni gerçekten seviyorsan,gerçekten iyiliğimi istiyorsan şunu bil ki eskiden beri olmadığım kadar mutlu ve huzurluyum ;bu nedenden ötürü beni bırak,ben yoluma gideyim.Bugüne kadar hiç senin bana olan sevginden şüphem olmadı.Bu gerçeğe hep inandım.Canını yakacak biliyorum ama ben seni hiçbir zaman senin beni sevdiğin şekilde sevmedim.Bir daha bana ulaşmaya çalışma!Bırak artık peşimi!"
Mesajı gönderdikten sonra rahatladığımı hissettim.Bunu daha önceden yapmalıydım belki de.Telefonu masaya bıraktım ve yatağıma ilerledim.Güzel bir uyku uyuyup dinlenmeliydim.Belki de her zaman yaptığım gibi düşüncelerimden uzaklaşmak için uykunun kollarına sarılmalıydım.
Sabah uyandığım da Fatma'nın masasında Kuran okuduğunu gördüm.Tabi ya,bugün Kuran sınavı vardı.Ben hala cüz okuyordum.Hoca her hafta kızıyordu çalışmadığım için ama çok takmıyordum.İnanmadığım bir şey için çabalamak saçma geliyordu ve bu işlerimi zorlaştırıyordu.İmam Hatipe gelerek Fatma ve Yeliz gibi iki hakiki dost kazanmıştım ama bu meslek dersleri canımı sıkmaya başlamıştı artık.
Fatma benim uyandığımı görünce heyecanla konuşmaya başladı;"Ya, düşük alırsam!Allah'ım yardım et ne olur!"
Fatma böyle deyince gözlerimi devirmeden edemedim.Kız bugüne kadar Kuran dersinden bir kere 99 almamış ve şimdi düşük alır mıyım diye üzülüyor.Yelizden duyduğum kadarıyla Kuran da kızlardan en iyi Fatma,erkeklerden de Yusuf muş.Şaşırdık mı? Tabi ki de hayır,beklenen sonuç buydu zaten ikisi de Kuran okumaya aşık gibiydi.Yusuf'un kampta ki Kuran okuyuşu geldi biran da aklıma,gerçekten anlamama rağmen bayılmıştım.
Lavaboya gidip elimi yüzümü yıkadım ve saçlarımın haline bakıp ofladım.Çünkü gece yatmadan önce yaptığım topuzdan eser yoktu şimdi.Sanki savaştan çıkmış gibiydim.Bu sefer üşenmemeye karar verdim ve düzleştirdim.Şimdi biraz daha iyiydi.Düzleştirdikten sonra farketmiştim.Uzun zamandır kuaföre gitmemiştim saçlarımı kestirmem ve bakım yaptırmam lazımdı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İmam Hatip mi?-TAMAMLANDI.
Spiritual"İMAM HATİP Mİ?" "Amca,ben imam hatipe falan gitmem!Ya ben Allah'a inanmıyorum bile doğru düzgün nasıl gidebilirim?" Amcam sinirle oturduğu koltuktan kalktı ve yüzüme türkürüklerini saçarak konuşmaya başladı,sinirden kıpkırmızı...