Selamun Aleyküm...
İyi okumalar.
-YGS GÜNÜ-
Büyük gün gelip çatmıştı sonunda,belki herkes gibi en başından çalışmaya başlamamıştım ve maçın yarısında yarışa girmiştim ama yine de benim de emeğim vardı.Çevremdekiler kadar çalışmadım fakat ben de iyi kötü bir şeyler öğrenmiştim.
Mutluydum...Huzurluydum çünkü ilk defa bende varım diyerek bir şeyler için çabaladım.Belki çok iyi bir puan alamayacağım ama yine de kalbim bir hedef için atıyordu,bu benim için yüksek puandan bile daha değerliydi.
Fatma sınava gireceği için evine gitmişti çünkü; zaten sınav yeri de evinin yakınlarındaydı.Ben ise yurttaydım.Gidecek bir evim yoktu maalesef ama olsun yine de tek başıma gidebilirdim.Ben bunları düşünerek yatağımı topluyordum ki telefonuma bir mesaj geldi.Masanın yanına gittim telefonuma bakmak için.Yeliz den gelmişti."Allah yardımcın olsun minik kurabiyem,heyecanlanma tamam mı?" Yeliz'in mesajını okuyunca gözlerim doldu,bugüne ilk defa bir kişi benim başarmam için beni destekliyordu.Annemi böyle şeylerde her zaman için kendimden uzaklaştırırdım.Şimdi ki aklım olsa ona delicesine sarılırdım ve destekleri için yanaklarına sulu bir öpücük bırakırdım herhalde.
Buruk bir tebessümle ben de bir şeyler yazdım."Asıl sen heyecanlanma,derin bir nefes öyle başla , tamam mı minik pırasam."
Bunları yazarken gülmeden edemedim.Beni de kendine benzetmişti Yeliz,sürekli birbirimize yemek isimleri ile hitap eder olmuştuk.Ben telefonumu yatağa bırakmış yatağımı toplamaya devam edecekken bir mesaj daha geldi,Yelizden sanmıştım ama Fatma'dandı;"İnşallah hepimizin sınavı çok iyi olacak,besmele çekerek gir tamam mı?heyecanlanmamaya çalış,paragraf sorularını okurken derin nefes al öyle oku tamam mı?Hadi Allah yardımcımız olsun."
Besmele çek diyor.Bunu okuyunca yüzüm asıldı ve cevap vermeden masaya bıraktım.Umursamamalıydım.Bugün benim için önemli bir gündü.Boş yere kendimi üzemezdim.
Aynanın karşısına geçtim ve saçlarımı yandan örüp ucuna kahverengi toka taktım daha sonra buz mavisi kotumu ve toz pembe spor gömleğimi giydim. Bunlarla rahat edebilirim diye düşündüm ve dün akşamdan masaya hazırladığım giriş belgemi ve nüfus cüzdanımı aldım. Ben tam saat takmak yasak mı? Diye düşünürken odamın kapışı çaldı ve içeriye rehberlik hocamız girdi.
"Tatlım,hazır mısın?" Rehberlik hocasına ne kadar teşekkür etsem azdı,amcamın dedikleri aklıma geliyor onu görünce; rehberlik hocası sayesinde bu okula girmiştim.Onun sayesinde şuan da bu sınava giriyordum.Bana burs bulmasaydı ben nasıl okuyabilirdim?Ona ne kadar teşekkür etsem azdı.Hayatım da hakkını ödemeyeceğim insanlar arasına giriyordu.
"Evet hocam,ben de birazdan çıkacaktım." Yanıma geldi ve sağ eli ile saçlarımı okşadı."Ben de bunun için geldim canım,seni ben götürmek istiyorum eğer müsaade edersen,sınavın bitene kadar okulunun önünde beklemek ; çıkınca seni karşılamak istiyorum."
O böyle deyince gözlerimin dolmasını belli etmemek için kafamı eğdim;bunu anlamış olacak ki bana sarıldı."Şuan belki bir burukluk hissetmiyor olabilirsin ama oraya gidince kendini yalnız hissetmeni istemiyorum.Ben sınava girerken ağlayarak girmiştim,senin bunları yaşamanı istemiyorum bende senin ailenim artık.Lütfen yanında olmama izin ver."
Yutkundum...Bir şey söyleyemedim...Bunları hakedecek ne yaptım diye düşünmeden edemedim.Ben anneme hep kötü davrandım Allah'a inandığı için ,onu her zaman küçük gördüm ama hayat hala karşıma iyi insanlar ve iyi fırsatlar çıkarıyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İmam Hatip mi?-TAMAMLANDI.
Spiritual"İMAM HATİP Mİ?" "Amca,ben imam hatipe falan gitmem!Ya ben Allah'a inanmıyorum bile doğru düzgün nasıl gidebilirim?" Amcam sinirle oturduğu koltuktan kalktı ve yüzüme türkürüklerini saçarak konuşmaya başladı,sinirden kıpkırmızı...