17.BÖLÜM-BANA DA AÇIKLAYIN!

8.1K 664 586
                                    

Selamun Aleyküm.

Biraz  aksamalar  olsa da  sonunda  atabildim  yeni  bölümü.Sakin  bir bölüm  oldu.

Bu bölüm toprak_kokusu_00 a ithaf edilmiştir😁

İyi  okumalar...

Fatma'nın Ağzından;

Dümdüz,ıssız bir yolda ilerliyordum.Amacım sadece biraz hava alıp yurda dönmekti, ama duygularımın esiri olup kendimi bu yolda bulmuştum.Düşünmekten kendimi alamıyordum.Ne yaptığımı neler yapmak istediğimi bilmiyordum.Son zamanlarda hayatım çok değişmişti,yani en azından ben öyle olduğunu düşünüyordum.Her şey o kadar karmaşık olmuştu ki,kendimi tanıyamıyordum artık.Buradan nasıl çıkacağımıda bilmiyordum.Keşke bu saatte çıkmasaydım,akşam ezanına çok az kalmıştı ve ben telefonumuda yurtta unutmuştum.İlk defa başıma böyle bir şey geliyordu,ilk defa bu civarda böyle bir yol keşfetmiştim.Bir an önce yolumu bulmalıydım.Etrafımda ki insanlardan yol tarifi istemek aklıma gelmişti tabikide,ama nedense çevremde kimse yoktu.Dükkanlar kapanmıştı ve açık olan yerlerde hiç tekin durmuyordu ya da bana öyle geliyordu emin değilim.

Kafamı önüme eğdim ve her zaman ki kurtuluşum olan,Fetih suresini okumaya başladım.Çok küçük yaşta babam ezberletmişti.Ne zaman zor durumda kalsam onu okurdum ve ferahladığımı hissederdim.Ülkemde ne zaman işlerin sarpa sardığını hissetsem bu sureye sarılır,Allah'dan devletimizin,milletimizin huzurda olmasını isterdim.Elimden başka bir şeyin gelmeyeceğini anladığım durumlarda ki can yoldaşımdı Fetih suresi.Bu sure ,Hudeybiye antlaşmasının Müslümanları üzmesi üzerine onlara bir umut olarak inmişti.Onlara fethi müjdelemişti.

Her okuduğum ayette,daha da ferahladığımı hissettim ve düz yoldaki kaldırımdan ilerlemeye devam ettim,böyle ilerlersem Allah yolumu bulmam için bana yardım eder diye düşündüm ta ki adımı duyana kadar.Bu tanımadığım bir sesti ve içimden bir ses, oraya dönmemem gerektiğini söylüyordu.Burası çok ıssızdı ve Allah korusun başıma bir şey gelse gerçekten yardım isteğeceğim türden bir insanda yoktu.Seslenişi yanlış duyduğuma kendimi ikna etmeye çalışarak ilerledim.Bir yandan Fetih sureme sarılıyor diğer yandan Allah'ın ayaklarıma güç kuvvet vermesini istiyordum.Tam bu sırada koluma birinin dokunması ile geriye savruldum.Allah'ım bir erkek benim kolumamı dokunmuştu yani!Allah'ım ne olur affet beni,yalvarırım.Yere düşmekten son anda kurtuldum ve kafamı kaldırmadan ilerlemek için kendimi öne çevirecektim ki;"Fatma senin burada ne işin var?Boş yere ileri gitme burası çıkmaz sokak." Sesi tanıdık gelmemişti ama nedensiz bir şekilde onda güveni hissetmiştim;bu yüzden kafamı utanarakta olsa yavaşça yukarı kaldırdım.Bu Yusuf'un yanında ki çocuktu,adı neydi acaba?Aaaa şeydi,neydi ya?He!Buldum Fatih'ti.Bu çocuğun eli benim elime değmişti,evet hatırladım!Allah'ım çok utanıyorum.O anda kafamı ellerimin arasına alıp ağlamak istedim;ama şuan bunun sırası olmadığına kanaat getirip göz yaşlarımı geri gönderdim.

Bu çocuğa güvenebilir miydim?Tabiki de güvenebilirdim.Zaten başka tanıdıkta yoktu.Hem Yusuf ile takılıyordu tekin biri olmayacağına yüzde yüz emindim.Fatih önde ben arkada ilerlemeye başladık.Ona baktığımda o da kafasını eğmiş benim gibi yürüyordu.Yusuf'un yanında olduğu için o da edeplidir diye düşündüm.Sessiz sessiz yürümeye devam ederken Fatih'in konuşması ile kafamı kaldırdım,kafası yerde konuşuyordu.Bu hali gülümsememe neden oldu."Bu sokağa yanlışlıkla gelmiş olmalısın,çok tekin değil buralar.Senin gibi birinin buraya bile isteğe geleceğini düşünmüyorum.Yoksa düşünsene buraya kendi isteğinle geldiğini!" dedi ve kahkaha attı.Onun bu haline gözlerimi fal taşı gibi açarak baktım,ne kadar tuhaf bir çocuktu,bunda gülünecek ne vardı ki böyle?

İmam  Hatip mi?-TAMAMLANDI. Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin