Multimedia: Güven Bana ^-^ İlk kitabın finalini böyle yapalım^^
Keyifli okumalar :) Sondaki açıklamaya bakmaya unutmayın lütfen
Bazen fiziksel bir yaradan çok birilerinin söylediği şeyler yakardı insanın canını. Hem de öyle bir yakardı ki sağır olup duymak istemezdi insan o an. Ya da bir insanın bakışları öyle bir işlerdi ki içinize, kör olup görmek istemezdiniz. Canınızı yakan kişiye, içinizde biriktirdiğiniz her şey dilinizin ucuna gelir ve yandığım kadar o da yansın diyerek ne gelirse ağzınıza söylerdiniz. İşte o zamanda lal olsun dilim de o kelimeler çıkmasın ağzımdan derdiniz. Ben aylardır bunu yaşıyordum. Gözlerimi kapattığımda istisnasız sürekli beliren siluetler vardı. Bunlarla yaşamak o kadar zordu ki... Beni boğuyorlardı. Bazen bir çift mavi göz olup boğazıma yapışıyordu ve akan kanlar eşliğinde yanına çağırıyordu, bazen de bir çift gri göz oluyor nefes al, yanındayım diyordu. Nereye baksam, kime inansam bilemiyordum. Beni kim korur, kim sever güvenemiyordum. Güçsüz olmak istemiyordum. İnandığım herkesin benden bir şey sakladığını açıklayacağı korkusuyla yaşayamazdım. Daha on sekiz yaşındaydım ben.Eğer kader bana bir oyun oynamazsa yaşayacağım yıllarım vardı.Tanıyacağım yüzlerce insan... Ama şu kısacık ömrümde tanıdığım her insan sırtını döndü bir şekilde. Bilinçli ya da istemeden... Bir şekilde oldu işte. Annem dediğim saçının teline canımı vereceğim insan başkasının kollarına attı beni. Babam dediğim sarılıp ağladığım...Başka bir adama nasıl teslim etti? Ya da bir şekilde bunları kabul etsem de nasıl unutturdular bana ağabeyimi? Nasıl ayırdılar aynı kandan iki kardeşi?
Şimdi... Şimdi de kokusunu hissettiğimde ağladığım adam...Parçalara bölünüp bittiğimi görmüyor muydu? İstediğim tek şey benden saklanan sırlar ve anılarımdı. Hepsi buydu. İstediği şansı,beklediği sevgiyi belki o zaman verebilirdim. Kim olduğunu bilmeden,neler saklandığını bilmeden nasıl güvenebilirdim ki ona?
Güvendin Armin diye bağıran iç sesimi susturmak için ellerimle kulaklarımı kapattım.Sakladığı şeyler o kadar büyük ki...
"Gidecek yerim yok ki. Gidemem." diye mırıldandım kendi kendime.Her zaman yaptığım gibi yatağın ucuna oturmuş gözümden akan bir iki damla yaşla sakinleşmeye çalışıyordum. Ama kendimden saklamaya çalıştığım her şey içten içe açığa çıkıp yüzüme çarpıyordu.Kokusu bile ağlattı seni. Ona güvendin."Sadece..." diye mırıldanırken boğazımdan kaçan hıçkırıkla dudağımı ısırdım. Sadece beni sevmesi o kadar güzel geliyordu ki kulağa...Hiç itiraf etmesem de iyi geliyordu. İçten içe anlatmasın istiyordum hiçbir sırrı. Hiç öğrenmeyeyim ve gitmeme hiç izin vermesin.
Çünkü ona alıştın diye tamamladı iç sesim. Sesli bir şekilde dile getiremeyeceğim her şeyi içimden söylüyordum. Asla kulaklarımın duyacağı bir şekilde söyleyemezdim.Sadece bir kere hiçbir şeyi düşünmeden, ertesi gün ne olacak demeden sarılıp uyuyayım onunla. Bir kere sadece beni seven adam olarak kokusunu çekeyim içime.Düşündüğüm şeylerle daha çok ağlamaya başlarken odanın içini dolduran telefonumun sesiyle sakinleşmeye çalıştım. Hıçkırıklarım birbiri ardına gelirken sakinleşmekten çok uzak bir konumdaydım.Gözyaşlarımı durduramadan telefonu elime aldığımda Nehir'in aradığını gördüm. Derin derin nefes alıp sesimi normal bir düzeye getirmeye çalışırken telefon sustu. Yatağın üstüne telefonu atarak banyoya geçtim. Dağılmış saçlarıma baktıktan sonra sürekli kızarık görmeye alıştığım gözlerime su çarptım ve derin bir nefes alarak odama tekrar geçtim.
Telefonum tekrar çalmaya başladı."Efendim?" diyerek telefonu açtığımda Nehir'in çığlığını duydum.
"Neredesin sen Armin? Meraktan öldüm," dediğinde gözlerimi devirdim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Güven Bana*Yeniden Yayımda*1-2
Teen FictionAsla kimseye güvenme sözleriyle büyümüş genç bir kız ve ne olursa olsun pes etmeyen genç bir adam... İliklerine kadar hissettiği tanıdıklık hissiyle kavrulan genç bir çocuk. Aşk ve nefret birbirine karıştırılırsa ne olur ya da masum duygular tutkuyl...