Bölüm 24

1.7K 71 3
                                    

Babamın sözler kafamda bir şey oluşturmaya başlamıştı. " yani temiz bir kızın sicili ile hiç dikkat çekmeden yanımıza sızdığını mı düşünüyorsun o kişinin ?"

" tabiki Bulut ! Aslında bu kadar basit ! O kız anlattıkları gibi basit bir aile kızı. Düşüncesen İpek onu araştırdığında ailesi ile yaşayan temiz liseli bir kız olduğunu bilmese eve o kadar kolay alır mıydı ?"

İpek deyince içimde oluşan ince sızıyı yok saymaya çalışarak babamın söylediklerini düşündüm. Evet ipek bu tarz şeyleri en ince ayrıntısına kadar araştırırdı. Ama Mısra' yı küçük bir liseli kız diye o kadar da çok araştırmamıştık. Ona aldandık. Çünkü gerçekten masum görünüyordu. Ve o hatayı şimdi misli misline ödüyoruö ve ödedik de zamanında.

"Aslıda çok haklısın baba. Çünkü biz pek ince ayrıntılı araştırmadık o detaylardan sonra bize bir güven aşılamış oldu. "

"İşte bunu demek istiyorum Bulut. Ama kafamı karıştıran Mısra ' ya benzeme konusu. Bunu bu kadar kolay nasıl başardılar. Bir saç boyası gibi ufak tefek şeylerle olacak iş değil. Gerçekten uzun bir uğraş. Belkide sırf bu yüzden Mısra' nın komaya girmesinin ardından iki üç yıl sonra anca o hale gelmeyi başarmıştır bunu yapan kişi. " babamın tespitleri doğru olabilirdi ama hala kafamı karıştıran bir ayrıntı vardı.

"Baba iyi de bu kişi neden bunu yaptı ki bize ?" Aslında merak ettiğim tek konu belki de buydu.

"Oğlum işte bu sorunun cevabını bende merak ediyorum. Ama öğrenmemiz için o kişiyi bulmalıyız. "

"Onu bulunca..."

sertçe sözümü kesti babam" ne yaparsın evlat ! Mısra' ya neler yaptın. Bak gördün mü şuan pişmansın. Bırak adalete ! "

Babamın bu konuyu açmasıyla aklım yine istemsizce Mısra' ya takıldı.
Hayır ona değil, yosun gözlüme...

Hızla kafamı salladım. Neler düşünüyordum ? Durduk yere kıza yosun gözlü mü demiştim ?

"Ağam.." Mesut' un sesi ile düşüncelerimizden sıyrıldık.

"Söyle Mesut. " babamın kararlı ses tonu beni bile ürpertmişti. Mısra' yı gerçekten merak ediyordu.

Tıpkı benim gibi...

Mesut ellerini önünde birleştirip kafasını eğdi ve anlatmaya başladı. " ağam her yere baktık. Hastaneden nasıl çıkmayı başardı hala bulamadık. Onunla vakit kaybetmeden tüm Mardin' i aramaya çıktık. Gidebileceği her yere baktık ama yok bulamadık. "

Mesut anlattıkça sıkmaktan parmak boğumlarım morarmaya başladı.

"Daha sonra terminallere ve havaalanına baktık. Herhangi bir hareketlilik söz konusu değil. Zaten sizinle evli olduğu için attığı her hareketten haberimiz muhakkak olur. Tabi eğer irregal bir işlem olmadıysa. "

Daha fazla kendime hakim olamadım ve yumruğumu Mesut' un suratına geçirdim. Bu babam da dahil mesut' u bile şaşırttı.

"Lan ! Karımı nasıl bulamazsınız !"

Onu bulmam lazımdı. Eğer onun bulamazsam mahvolurdum. Onu iyileştirmem lazımdı...

Daha fazla ayakta duramadım. Etraf kararmaya başlarken tek duyduğum " Bulut !" Diye bağıran bir kaç ses tonuydu.

*****


Gözlerimi açmaya çalışıyordum. Ama sanki tonlarca yük vardı kirpiklerimin üzerinde.

Tekrar açmaya yeltendiğimde usulca araladım. Karşılaştığım tavan ne bir ahır tavanı idi, ne de konağın devasa tavanlarına benziyordu. Sanki normal bir ev tavanı gibiydi. Bu bile istemsizce ufak yüreğimi rahatladı.

Kafamı usulca etrafıma çevirdiğim de o kızı gördüm. Koltukta uyuya kalmış. Bana yaptığı bu iyilik yetmiyormuş gibi bir de başımda mı beklemişti ? Bu yaptığını hayatım boyunca unutmayacaktım.

O gün tekrar istemsizce hafızama doluştu. Doktorun bana yardım edemeyeceğini anladıktan sonra aslında kaderime razı olup susabilirdim. Ama her şeyi hatırladıktan sonra susup oturamazdım. Bir şeyler yapmam gerekiyodu.

Tam bu sırada odaya hemşire girdi. Yani bu tatlı kız. Ona tüm her şeyi yüzeysel bir şekilde hızlıca anlattıım. Anlattıklarım karşında inanılmaz derecede bana acıdı. Ve gerçekten işk defa biri yardım eli uzattı. Beni sedye ile bir arkadaşı yardımı ile odadan çıkardı. Kapının önündekilere dikkat çekmeden çıkmamız ise pek kolay olmadı. Kapıda koruma olmadığı anda hızlıca bu işlemi gerçekleştirdik. Sonrası ise daha zordu. Kızın evine gelmek için örtündğm ve bir taksi ile zar zor geldik. O kadar bitkin düşmüştüm ki yeni uyanmıştım.

"Uyandın mı ?" Kızın sesi ile düşüncelerimden sıyrıldım.

"E-evet. " yerimden doğrulmaya çalışırken keskin bir acı hissetim. Aylardır alıştığım için çok irkilmesemde karşımda ki kız hemen beni eski halime getirdi.

"Hareket etme hala iyi değilsin dinlenmen gerekiyor senin. Sen uyuduktan sonra tekrar hastaneye gittim. Nerdeyse bir gündür uyuyorsun. Kimse nasıl çıktığını şükür ki anlamamış. Şuan tüm Midyat' da seni arıyorlar. "

"Bak adını bile bilmiyorum henüz ama gerçekten seni zor duruma soktuğumun farkındayım-"

"Hayır bunu eğer yapmasaydım vicdanım hiç rahat olmazdı. Vücudunda ki izler bile ürpermeme yetti. Bunları düşünme. Adım Sıla. Aslen İzmirliyim. 25 yaşındayım. Tayinim buraya çıktı beş ay önce geldim Mardin'e. Ve burada rahat ol benden çekinme. "

Sılaya başımdan geçen her şeyi anlattım. Hafızamı kaybetmemde dahil olmak üzere her şeyi. Bazı yerlerde beraber ağladık. Ve gerçekten bu kızı çok sevmiştim.

"Mısra arayabilceğimiz kimse yok mu ? Ne bileyim ailene haber versek enazından. "

" iyide Sıla onlara nasıl ulaşacağım hiçbirinin numarasını bilmiyorum ki ?"

Eğer onlara ulaşamazsam er ya da geç karabulut beni bulacaktı ve o iğrenç sadist işkencelerine devam edecek.

"Mısra şu bahsettiğin adam neydi adı ... hani şu zengin olan ailenin yanında ki.. "

Sıla ne düşünüyordu ki ? " Utku mu ?"

"Ah evet Utku ! " heyecanla oturduğu koltukta bağdaş kurup devam etti " köklü bir aileye mensup olduğundan bahsetmiştin. Yani internetten ulaşabiliriz. "

Anlamsız bakışlarımı yakalayınca devam ettii " yani bir mail adresi bile olsa senden bahsetsek bize muhakkak ulaşırlar. "

Tabi ya Sıla haklıydı !!

Eğer utku' ya ulaşırsam belki de gerçekten buradan kurtulabilirdim ...

Zehirli ÖmürHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin