Zehirli Ömür

Bölüm 12

"Sen ne diyorsun kızım ne katili !" Korkuyla bana bakan adama vereceğim cevabı kafamda toparladım.

" ben oğlunuzun-"

"Kalbinin katili !" Sesimi bölen gür sesin sahibi yanımdaki sandalyeyi çekince korkarak geri çekildim.

Karabulut gelmişti !

"Ah yeter! İyice kafamı karıştırdınız ! Doğru düzgün anlatın artık !" Resul ağa karmakarışık duruyordu gerçekten!

Her şeyi anlatmaya Bu kadar yaklaşmışken nasıl geldi bu adam !

"Resul ağa ben-"

Yine sözümü kesti karabulut "baba Mısa benim kalbimin katili ! Bunu diyecekti. Beni bırakıp gitti. Hemde onu deli gibi severken. O yüzden ona öfkelendim. Ve sonra Mısra' nın başkasına gittiğini öğrendim. O yüzden ona o acıları yaşattım bulduğumda. Haksız mıyım ?"

Resul ağanın bana olan iyimser bakışı tamamen değişmişti. Lanet olsun bu adam iyi rol yapıyordu !

"Hayır ! Hayır yalan söylüyor !"

Resul ağa kaşlarını kaldırıp şaşkınca baktı " yalan mı söylüyor ? Peki sen az önce hiçbir şey hatırlamadığını ve beş yıldır uyuduğunu söylemedin mi Mısra ?"

Tam bir şey söyleyecekken bu koca avluyu kahkaha sesi doldurdu. Yanımda kahkahalarla gülen karabuluta şaşkınlıkla bakakaldım.

Vay be ! Demekki bu da gülebiliyormuş!

"Sana inanamıyorum Mısra. Gözümden yaş geldi gülmekten. Hayır yani madem yalan söyleyeceksin düzgün söylesene güzelim. Beş yıl nedir ya ! 2 yıl de hadi onun öncesine aramıza girdiğin zamandan say 3 yıl de ama beş yıl nedir Mısra ?!"

Yine gülmesine devam ederken bana 'güzelim' demesine takılmıştım. Neden şimdi bu ilginç gelmişti ki ?

"İyide ben beş yıldır uyuyormuşum. " kafamı karabuluttan çekip Resul ağaya döndüm. "Bakın istediğinizi yapın, araştırın. O hastaneye kameralara her şeye bakın. Ben gerçekten beş yıldır uyuyordum ağam ne olur sadece araştırmanızı istiyorum. " resul ağaya yalvaran gözlerle baktım.

"Tamam bu kadar yeter ! " ayağa kalkıp devam etti " kafamı allak bullak ettiniz" deyip arkasını döndü ve gitti Resul ağa.

Arkasından bakakalırken sol kolumun sertçe çekilmesiyle karabuluta döndüm.

"Yılan !" Az önce gülen adamdan eser kalmamıştı.

" seni bu kez yılanlara yem etmem, seni kendim teker teker keserim. Sendeki bu cesaret gözlerimi yaşarttı. "

Konuşmama fırsat tanımadan kaldırdı ayağa. " hadi bunu kutlamaya gidiyoruz sevgili eş adayı!"

Yürümeye başladığında konuşmaya başladım. " bırak beni! Doğru söylüyorum beş yıldır uyuyorum ve ben her şeyi babana anlatıcaktım. Cezamı çekeceğim ama burada değil hapishanede ! "

Hiç cevap vermeden yürümeye devam etti "sana diyorum!"

Yine cevap vermedi.

Merdivenlerden inip büyük bir kapıdan geçtik ve bahçeye çıktık. Gerçekten şahane görkemli bir konaktı. Hemen karşımda koca demirden kapı vardı. O gece geldiğimiz de girdiğimiz kapıya doğru ilerledik.

Çıkınca kapının önündeki adamlar düğmelerini ilikleyip eğildiler "buyurun ağam "

Onlara hiçbir şey demeden önümüzde duran kocaman arabaya beni fırlattı. Kendide sürücü koktuğuna geçip hızla sürdü.