Başını eğmiş adama bakarken kalp atışlarım hızlandı ve damağımın kuruduğunu hissettim. O gün gördüğüm adama çok benziyordu. Geniş omuzları ve heybetli duruşuyla oldukça korkutucuydu. Fark etmeden ondan uzağa doğru kaydım ve o an Derin beni ona doğru iterek, "ne diye üzerime çıkıyorsun?" Diye çemkirdi. Yerin dibine girdiğimi hissettim. Kasılarak ve utanarak kafamı hafifçe çevirip adama baktım ve gülümsediğini gördüm. Sert çene hatlarında oluşan yumuşama, gece karanlığında bile gözlerime çarpıyordu.
Ellerini gri hırkasının cebine sokmuştu ve dudaklarını tam olarak örtmeyen uzun atkısı karnına kadar iniyordu. Beyzbol şapkasının açıkta bıraktığı saçları siyahtı.
Kitabevindeki adam... bu kişi o adam olabilir miydi? Beni takip mi ediyordu? Bana zarf yollayan, parfümümün kokusunu bilen, bana kitap alan kişi, bu adam olabilir miydi?
Ona daha yakından bakmak istedim ama o ara otobüs geldi ve Derin'in çekelemesiyle beraber otobüse bindiğimde bile, başını eğdiği için camdan ona bakarken yüzünü göremedim.
Büyük bir hüzün ve kafa karışıklığıyla beraber nefesimi verdikten sonra otobüsü kontrol ettim ama hayır, binmemişti. Derin, ikimizin yerine ücreti öderken direğe tutunmak zorunda kaldı. Yarısı dolu otobüs hareketlendi ve son kez ona bakmak için camdan geriye baktığımda, orada olmadığını gördüm.
Bir an da kendimi, nereye gittiğini düşünürken buldum ama sonra yanıma birinin oturduğunu hissettim.
Burnuma, benim de kullandığım çikolata kokusu dolunca aniden soluma döndüm.
Ve sonra, yanıma oturan adamın beyzbol şapkasını aşağıya doğru eğerek atkısını düzelttiğini gördüm.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bayat Ekmek
Genç Kurgu"Âşık olacağımız kişiyi kendimiz seçmeyiz, derler. Ama ben bu düşünceyi desteklemiyorum. Ben seni seçtim, Leyla. Bu yüzden; kalbini kazanana kadar senden vazgeçmeyeceğim." |25.08.2017|