TÖVBE (FİNAL)

37) YUSUFUN OĞLU

Kabeden ayrılmak sanki zulüm gibi gelmişti bana.
Huzur dolu bir iklimden , problemlerle dolu hayatıma yeniden Merhaba.

Havaalanının önünden taksiye bindim.
Ceplerimi yokladım fakat helallik listemi bulamadım.
Helallik listesini aramaktan vazgeçip telefonumu ve hattımı çıkardım.Umre boyunca hiçbir görüşme yapmayıp sadece ibadetle meşgul olmuştum.
Simkartı takmamla arka arkaya onlarca mesajın gelmesi bir oldu.
Anlaşılan birileri beni çok merak etmişti.Aklıma gelen ilk isim annem olmuştu.Eminim beni çok özlemiş olmalıydı.
Arayan numaraları açıp kontrol ettim.Annem ve Hayri defalarca aramıştı.
Hayri bana tam 25 çağrı bırakmıştı.

Beni bu kadar aradığına göre söyleyeceği önemli şeyler olmalıydı.
Allahım belki de dualarım kabul olmuştu.
Hayri bana sonunda Elayı verecekti.

Annemin çağrı sayısı ise 28 di.Annem Hayriden daha fazla aramıştı.
Umreye gideceğimi bildiği halde neden bu kadar arama gereği duymuştu ki?
Babama birşey olmuş olabilir miydi?

Önce hangisini aramam gerekiyordu?

Hayriyi aramaya karar verdiğim anda telefonum çalmaya başladı.
Annem benden önce davranmıştı.Telefonu açtığıma dair mesaj gitmiş olmalıydı.

Telefonu açtım.
"Alo"

"Oğlum nihayet sana ulaşabildim.Nerelerdesin ah dik kafalı Yusuf."

"Annem bende seni çok özledim."

"Deli çocuğum benim.Anneni meraktan öldürmek mi niyetin ?"

"Allah korusun anacığım. Ben sana haber bırakmıştım."

"Haber bıraktın demek.Önemli birşey olabilir diye hiç mi düşünmedin?"

"Ne oldu anne?Yoksa babama birşey mi oldu?"

"Yok oğlum.Evde görmen gereken ve seni bekleyen bir misafirin var.Çok acil gelmen gerekiyor çünkü o senin gittiğin günden beri burada ağlayarak seni bekliyor."

"Neden bahsediyorsun anlamıyorum anne.Kim bu misafir?Hemde ağlayarak beni bekliyor öyle mi?"

"Evet ağlıyor ve üstelik seni özlüyor."

"Anne ne karıştırıyorsun sen?Yoksa yine şu Asu denen kızı mı getirdin eve?Onun ağlamaları bana sökmez"

"Gülüyor.. İlahi Yusuf. Ama bu senin için ağlayan, bebek gibi birşey."

"Yok anne bebek gibi falan diyerek beni kandıramazsın. Ben tövbe ettim."

"Ama minicik ağzı küçücük burnu var"

"Kesin estetik yaptırmıştır kanma anacım,uzak dursun benden."

"Cildi de pürüzsüz,kokusu harika.Birde hiç konuşamıyor."

"Konuşmuyor demek.Duygu sömürüsüdür.Ah bu kadınlar!"

"Erkek hemde"

"Ne ?Erkek mi? Tövbeee.Kadınları başımızdan savdık bir de erkek hayranlar mı çıktı başımıza?"

"Seninle kan bağı var Yusuf."

"Anne söyleyecek misin?Meraktan çatlatma adamı"

"Söylemem sürpriz.Hemen gel.Çok acil bak.Sakın bir yerlere uğrama"

"Tamam tamam"
###

Kapıyı çalarken heyecanlanmıştım.
Kan bağı olan misafirin kim olduğunu çok merak ediyordum.
Erkek demisti ve benim erkek kuzenim olmadığı gibi amcam yada dayım da yoktu.