16)YUSUF SOYUNUYOR

3K 266 25
                                    

Sen de sevgisiz  ve yalan çıktın gözümün nuru...
Hani ağlamıştın ?
Hani bildiğim  halde ,benim kadınım  olduğunu  tekrar etmiştin...
Gözlerin kan çanağına dönmüştü .Rengin de sararmış solmustu...
Hepsi yalan mıydı kadınım?
Bir an umutlanmıştım . 
Sonra yeniden kadınların  güvenilmez  olduğunu  düşünmüştüm. 
Düşüncem de ne kadar da haklıymışım Ela gözlü ...
Tam sana tutunacakken vazgeçmiştim .
Çünkü sen, hiç tanımadığı  bir adamın  ilk teklifinde , onun koynuna girecek kadar zavallı  biri olmuştun gözümde...
Evet sırf  bu yüzden  vazgeçmiştim...

Hasan Hocamın evine varıyor en az kalbim kadar  yorgun  olan ayaklarım

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Hasan Hocamın evine varıyor en az kalbim kadar  yorgun  olan ayaklarım...
Çöküyorum  o mübareğin  dizinin dibine ...
O her zamanki gibi somyasının üzerinde  bağdaş kurmuş şekilde bahçesini izliyor, ahşap küçük pencereden...
Yanına  geldiğimi  hissediyor lakin pek de oralı  değil.
Elinde tesbih, dilinde anlaşılmayan bir zikir.
Nur yüzüne  odaklanıyor  gözlerim.  Yüzünde tebessümle karışık bir özlem var sanki .
Her bakışı aşkı anlatıyor  bana. Onun aşķı bildiğim hiçbir aşka benzemiyor.Öyle bir aşk ki sanki sonsuz.Sanki uçsuz bucaksız .
Onun aşkı ona huzur veriyor ve biraz da özlem çekiyor .
Sanki her an aşkına ulaşmak için yalvarıyor. Gözleri doluyor bir an ve derin bir nefes çekiyor .
Sonra buğulu gözleri benim gözlerimi yakalıyor. 
O bakınca  beni yine bir utanç sarıyor. Günahlarımı  görüyormuş gibi ondan utanıyorum.  Kafamı yere eğip gözlerimi  çekiyorum üzerinden.
İlk konuşmayı ondan bekliyorum.  Çirkin sesimin onun odasının  manevi iklimini bozmasından korkuyorum.

"Eee dertli Yusuf diyor"

Sanki göz yaşlarım onun sesini bekliyormuşcasına hücum ediyor .Kendimi durduramadan ağlıyorum . Çocuklar gibi .
Geride bıraktığım 28 yılın tamamı için ağlıyorum. 
Ağladıkça yaralarımı sarıyor gibi yenileniyorum .
Ağladıkça kalbimden tövbe ediyor ve kabuk değiştirir gibi yeniden doğuyorum.
Tam Eladan söz açacakken yeniden konuşuyor.
"Pes etme dertli Yusuf .Vazgeçme deli Yusuf.
Unutma vaz geçersen kaybedersin . "

Onun o yumuşak sesi sanki bir ilaç gibi sarıyor benliğimi.  Konuştuktan sonra yüreğime  huzur geliyor. Pes etme dediğine  göre  Elayı aramaktan vaz geçmemem gerektiğini anlıyorum. 
Akşam ezanı okunurken odaya bir sessizlik hakim oluyor .
Sonra her saniyesinde huzur soluduğum o odada namazımı  kılıyor ve şükrediyorum.
Hasan Hocamı bulduğum  için  Rabbime şükrediyorum...

###

Ertesi gün oluyor.Listemde helallik almam gereken bir kadın  var.Hakkına girdiğim ,yüreğini  yaraladığım bir başka kadın.
Arabaya binerken ayaklarım geri geri gidiyor sanki. Yol boyunca nasıl helallik alacağımı  düşünüyorum.  Ve ona kötülük yaptığım gün geliyor aklıma.
Arabayla seyahat ederken onu yolun ortasında bırakışım .Çantasını ve cüzdanını  vermeyişim .Hatta onu altında şort üzerinde sadece iç çamaşırıyla bir başına terkedip gidişim.  Hatırladıkça utanç duyuyorum. Yüzüm kızarıyor. Vücudum alev alıyor.  Bu kadın  bana hakkını nasıl helal edecek ? Defalarca dönüp duruyor beynimde...

TÖVBE (FİNAL)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin