• Bᴀᴅ Bᴜɴɴʏ Π Jᴇᴏɴ Jᴜɴɢᴋᴏᴏᴋ •

◆'50'◆

"Gözlerimden hala biraz yaş geliyor ama eskisi kadar yoğun değil." diyor Alyssa elinin tersiyle gözlerini silerek.

"Demek ki işe yarıyor! Ah, rahatladım." diyor Jin hyung koltukta geriye yaslanarak.

"Teşekkürler Jin oppa."

"Ne demek, görevimiz."

"Bu arada Taehyung nerede?" diyor Hyunji. "İki gündür uğramadı. Aramalarımı da açmadı."

"Jasmin noona ile devriyeye çıkmışlardı en son." diyorum.

"Şu devriye işine neden karı koca çıkamıyoruz acaba?" diyerek somurtuyor Jin hyung.

"Çünkü görevdeyken aşk meşk yaşanmaması ve göreve odaklanılması dikkate alınıyor." diyor Aeda kucağındaki sarı-beyaz yavru kedinin başını okşarken. "Yıllardır ISD'desin ve bunu anlayamadın mı yani?"

"Sen sus. Çenen çok açıldı senin." diyor Jin hyung ona dik dik bakarak.

"Yoo, doğruları söylüyorum. Yalan mı Jungkook?"

Başımı sallayarak onu onayladığımda Jin hyung gözlerini deviriyor. "Dıgıdık surat nerede peki?"

"Dıgıdık surat değil o." diyor Aeda kollarını göğsünde birleştirerek. "Ultra yakışıklı mükemmel sevgilim, Falcon toplantısına gitti."

"Kıçımın yakışıklısı." diyor Jin hyung göz devirerek. "Hah... Şu işe bak. Uzun zamandır ekip olarak doğru düzgün göreve çıkmadık. Herkes ayrı bir şeyler yapıyor."

"Şey, ben bu uzun süreli dinlenme olayından memnunum." diyorum kolumu Alyssa'nın omzuna atıp ayaklarımı sehpaya koyarak.

"Eh, onca yaşadığın şeyden sonra dinlenmeyi hak ettin." diyor Hyunji.

"Çek o koca ayaklarını oradan, Jasmin unni sehpasında ayak izi görürse bağırsaklarını söker." diyor Alyssa dizime vurarak.

Kaşlarımı kaldırarak ona bakarken ayaklarımı sehpadan çekip bacak bacak üstüne atıyorum. "Bakıyorum da ortama oldukça uyum sağlamışsın."

"Eh, insan zamanla alışıyor." diyor omuz silkip gülümseyerek.

Jimin ve Yumin mutfaktan çikolata kaplı ağızlarıyla birlikte çıktığında Alyssa gülerek ayağa kalkıyor.

"Bu haliniz de ne böyle? Gelin ağızlarınızı yıkayalım." deyip ikisinin de elini tutarak lavaboya ilerliyor.

Jimin'in başına gelen olaydan beri Alyssa çocuklara karşı daha bir ilgili. Belli ki hâlâ kendini suçlu hissediyor.

"Sen ne minnoş bir şeysin ya!" Aeda kucağındaki yavru kediyi okşayıp severken Jin hyung alayla kıkırdıyor. "At aşkın bitti şimdi de kedilere mi sardın?"

Aeda gözlerini devirerek ona bakıyor. "Çocukluğumdan beri kedilere takıntım olduğunu bilmiyormuşsun gibi konuşma, dayıcık."

Jin hyung omuz silktikten sonra ayağa kalkıyor. Bu sırada Alyssa çocuklarla geri dönüyor.

"Gel bakalım küçük adam." diyor Jin hyung Jimin'i kucağına alarak. "Sesini geri getirebilmek için yapabileceğimiz bir şeyler var mı araştıralım." diyor ve mutfağa doğru ilerliyor. Muhtemelen labaratuvara gidiyor.

"Kedicik!" Yumin zıplayarak Aeda'nın yanına oturuyor ve sarı-beyaz kediyi sevmeye başlıyor.

Telefonumun zil sesi kulaklarımı doldurunca cebimden çıkarıp ekrana bakıyorum.

"Sanırım tatil tahmin ettiğim kadar uzun sürmeyecek." diyorum derin bir nefes vererek. Aramayı açıp telefonu kulağıma göyürüyorum.

"Evet, Night?"