• Bᴀᴅ Bᴜɴɴʏ Π Jᴇᴏɴ Jᴜɴɢᴋᴏᴏᴋ •

◆A◆

İyi okumalar~

****

The Dark'ın kendi öz ve masum kızını öldürmek istiyor olduğu gerçeği, Alyssa'ya yaptığı saldırıda Jungkook'un yaralanmasından sonra tüm ISD'ye ışık hızıyla yayılmıştı. Örgüttekiler şok olmakla birlikte, çoğu buna inanamamış, çoğu da örgütün dağılacağını düşünmeye başlamıştı.

Dayım, tüm örgütün büyük salonda toplanması için dört bir yandan haber göndermişti. Sonunda herkes toplandığında kürsüde duran dayım elini kaldırarak yoğun konuşmalardan oluşan gürültüyü sessizliğe çevirdi. Hoseok, Taehyung ve ben de dayımın biraz gerisinde, yan tarafında duruyorduk. Taehyung düşünceli bir şekilde gözlerini yere dikmiş, ellerini sırtında birleştirmişti. Hoseok ve ben ise kollarımızı göğsümüzde birleştirmiş kalabalığı süzüyorduk.

"Herkes beni iyice dinlesin." dedi dayım mikrofona yaklaşarak. Ardından kürsünün üzerinde duran belgeyi, herkesin görebilmesi için arkadaki dev projeksiyona yansıtan kameraya gösterdi.

"Sizin de gördüğünüz üzere, bu belge The Dark'ın ölmesi, kaybolması ya da ihanet etmesi tarzında bir duruma karşı, ISD'nin başkanlığına onun yerine kimin geçeceğini açıklayan resmi bir belge. The Dark tarafından 3 yıl önce, resmi olarak imzalandı. Ve evet, başkan olacak kişi benim. Doktor Stain."

Bir süre boyunca kalabalıktan şaşkınlık dolu uğultular yükseldi. Dayım sakince kağıdı yerine koyup konuşmaya devam etti.
Yüz ifadesi oldukça soğuk, ses tonuysa ciddiydi. "ISD'nin dağılması gibi bir durum kesinlikle söz konusu değildir. Her zaman olduğu gibi eğitiminize ve görevlerinize kaldığınız yerden devam edeceksiniz. Sistemde hiçbir değişiklik olmayacaktır. Fakat şimdi, hepinizin fazladan bir görevi olacak."

Herkes suspus olmuş, merakla dayımın söyleyeceklerini bekliyorlardı.

"Biliyorsunuz ki The Dark bu örgütü kuran ve kurallarını koyan kişi, fakat kendi kızını hiçbir suçu olmadığı halde öldürmeye kalkarak kendi kurallarını çiğnedi. Koskoca örgütün en başındaki insan olarak böyle bir davranış sergilemesi korkunç. Fakat onun size bu şekilde kötü örnek olmasına izin vermeyeceğim! Ben ve siz dostlarım, yaşadığımız sürece masum insanları koruyup suçlu kişileri alt etmeye devam edeceğiz. Bu konuda hemfikir miyiz?"

Kalabalıktan onaylayan nidalar geldikten sonra, dayım tekrar elini kaldırarak sessizliği sağladı.

"Şunu da unutmayın ki The Dark, hepinizin hayran olduğu Bad Bunny'i yaraladı ve ölümle burun buruna getirdi. Kendisi şu anda yoğun bakımda ve uyanıp uyanmayacağını bilmiyoruz. Onun alt ettiği suçlular ve kurtardığı insanlar sayılamayacak kadar fazla. Kişisel olarak sevmeseniz bile saygı duymanız gereken bir kahraman. O yüzden şimdi size vereceğim görevi hem masum olan kız, hem de onun hayatını kurtarmaya çalışırken yaralanan Bad Bunny için yapın. Göreviniz ise şu: The Dark'ı bulmak."

Kalabalık donakalmış gibiydi. Kimseden çıt çıkmıyor, yalnızca heyecanlı fısıldaşmalar ya da şaşkınlık içeren nefes sesleri duyuluyordu.

"The Dark yaşanılan çatışma sonrasında kaçtı ve gözden kayboldu. Ne olursa olsun onu bulmak ve cezalandırmak zorundayız. O hem kendi kızına, hem kendi kurallarına, hem de bize ihanet etti. Bu affedilemez. Ve ondan korkmanıza gerek yok, çünkü hepimize karşı o gözümüzü korlutamayacak kadar zayıf bir hale düşmüş durumda."

Game King'lerden biri soru sormak için elini kaldırdığında, dayım başını sallayarak sorusunu sorması için onu onayladı.