• Bᴀᴅ Bᴜɴɴʏ Π Jᴇᴏɴ Jᴜɴɢᴋᴏᴏᴋ •

◆Taeji/2◆

Taehyung yine olduğu gibi Hyunji'yi iş çıkışı arkasından takip etmeye başlamıştı. Hyunji elinde kare şeklinde bir çanta taşıyordu fakat bu bilgisayar çantasına hiç benzemiyordu.

Annesi Hyunji'yi Taehyung ile arasına biraz mesafe koyması gerektiğine dair azarladığı için eskisi gibi görüşemiyorlardı.

Ayrıca Hyunji'nin oturduğu mahalle eskisi kadar güvenli değildi ve Taehyung onun için endişeleniyordu. Bu yüzden Hyunji her işten çıktığında onu uzaktan evine gidene kadar takip ediyor ve güvende olduğundan emin oluyordu.

Taehyung telefonuna gelen acil çağrı bildirimini görünce kaşlarını çattı. "Hadi ama, şimdi olamaz.."

ISD'den kovulmak istemiyorsa mecburen görev için gitmek zorundaydı, başka çaresi yoktu. Hyunji'ye bir şey olmaması için dua ederek ters yöne döndü ve koşmaya başladı.

Birkaç saat sonra ekip toplanmış, herkes görev yerlerini almıştı. Bir binanın çatısının üzerinden tenha bir sokak arasında vuku bulmasını bekledikleri olayın zanlılarını suç üstü yakalamayı planlıyorlardı.

Fakat Taehyung, sokakta gördüğü ince siluet ile şoka uğradı.

Bu, Hyunji'ydi.

Taehyung'un gözleri büyüdü. Onun burada ne işi vardı?!

Tenha sokağın ortasında elinde çantayla tek başına duran Hyunji'nin karşısında, üç tane adam belirdi. Adamlar sokağın diğer tarafındaydı, peşlerinden elleri ve ağzı bağlı küçük bir çocuğu sürükleyerek Hyunji'ye doğru yürüyorlardı.

Ama bu... Hyunjoon?

Taehyung hayretle bir nefes vererek hareketlendiğinde Hopelight onu omzundan tutarak durdurdu.

"Sabret."

Bu nasıl mümkün olabilirdi? Hyunjoon fidye için mi kaçırılmıştı? Bu ne zaman olmuştu? Hyunji neden ona haber vermemişti?

Her şey çok hızlı gelişti. Üç adamdan bir tanesi öne çıkıp elini Hyunji'ye doğru uzattı.

Hyunji elindeki çatayı adamlara doğru yere attı ve eliyle çocuğu geri vermeleri için işaret etti.

Fakat beklenen şey olmadı.

Arkadaki iki adam sinsice güldü, ardından önce Hyunjoon'a, sonra da Hyunji'ye ateş ettiler. Sonra da çantayı aldıkları gibi oradan uzaklaştılar.

Yerle buluşan iki bedenin de etrafı kanla kaplanmıştı. Korkunç, dehşet verici bir görüntüydü. Hyunji yüz üstü düşmüştü, başı sağ tarafa dönüktü ve karnından kan geliyordu.

Taehyung donup kalmıştı.

Bu gerçek olamazdı. Bu bir kâbus olmalıydı.

"HYUNJI-YAH!" Taehyung sevdiği kızın adını haykırarak öne doğru atıldı, Stain onu yakasından tutup geriye çekti. "Ambulans şimdi gelir. Çok yakından vuruldu ama eğer şansı varsa yaşayacaktır. Gidip adamları yakalamamız gerek! Bunu sensiz yapamayız. "

Taehyung düzgün düşünemiyordu. Gözyaşları maskesinin arkasına saklanmıştı ama kopardığı sesli nidalardan, ağladığını anlamak zor değildi.