19.Bölüm

1.9K 72 28
                                    

Lütfen şarkıyı açar mısınız canlarım🙏❤️
Sabah gözlerimi açtığımda Demir'in üstündeydim.Biz bu hâle nasıl gelmiştik acaba?Böyle yer değiştirmek için ne yaptık acaba,nasıl çaba gösterdik.Kalkmak istediğimde tabi Demir'in kaslı kolları buna izin vermedi.Sende de ne güç varmış be kardeşim.Bunu söylemem üzerine aklımda o meşhur replik seslendi 'Kardeş deme lazım olur' ahh ne kadarda haklısın iç sesim.Yavaşca Demir'in kolunu dürttüm ama adamda en ufak bir tık yoktu.Bu sefer yavaşca seslendim
"Demir,Demir hade kalk Demir"
Yine bir yaşam belirtisi göstermemişti.Bende seninle beraber uyumak isterdim sevgili kocacığım ama görücek daha çok işimiz vardı.Bu sefer daha sert bağırdım
"Demir,hade kalk be ne uykuymuş ya"
Demir sızlana sızlana uyandı
"Bahar ne zaman benim uyumama izin vericeksin acaba?"
"Hmm bir düşüneyim"
Bahar dudaklarını büzdü
"Hiç bir zaman"
Demir gözlerini ovmaya başladı
"Kızım neden izin vermiyorsun uyumama"
"Demir sen uyu ben ne yapayım,ama sen benim de kalkmama izin vermiyorsun ki"
Demir kollarını gevşetti ve Bahar yataktan kalktı
"Hade kalk daha çok işimiz var"
"Ne işimiz var be"
"Evde yiyicek bir şey yok önce pazara gidicez sonra yemek yapıcam sonra da Hatice teyzemlere gidicez"
"Senin teyzen mi var?"
"Hayır ama teyzem gibi biri"
Bahar dışarı çıktı arkadan bağırmayı da unutmadı
"Hade Soykan kahvaltı hazır"
Demir yataktan kalktı elini yüzünü yıkadıktan sonra kahvaltıya indi
"Bahar gerçekten sen iyi misin?Böyle kahvaltılar falan hazırlamalar"
Bahar ofladı
"Off Soykan dedim ya artık insan gibi davranıyoruz"
Bahar Demir'in çayını döktü
"Hade sen kahvaltını yap bende hazırlanayım"
"Sen kahvaltını yapdın mı?"
"Evet yedim ben"
"Bahar çocuklara söyleriz onlar ne lazımsa alırlar,bizim gitmemize ne gerek var"
"Hayır olmaz benim kendim seçmem lazım herşeyi"
Demir garip garip Bahar'a baktı
"Bahar sen kendin mi alıyordun herşeyi?"
"Üff tamam be almıyordum.Ne yapayım pazara gitmeyi özledim"
"Tamam tamam hade git hazırlan çıkalım"
Bahar Demir'in yüzüne öpücük kondurdu ve yukarıya çıktı.İkiside aptal gibi sırıtmaya başladı.Demir kahvaltısını yaptıktan sonra az biraz sofrayı toparladı.Demir Bahar'a seslendi
"Bahar hadi"
"Geliyorumm"
Bahar saçlarını dağınık topuz yaptı.Beyaz salaş tişört ve kot şortunu giyerek aşağıya indi
"Hazırım"
Demir baştan aşağıya Bahar'ı süzdükten sonra
"Hazır olduğuna emin misin?"dedi
"Evet ne oldu ki?"
"O şortu değiştir gidelim"
"Ne!Ne var ki?"
"Ne yok diyelim biz ona bunun biraz daha uzunu yokmu git onu giy"
"Sen ciddi misin?"
"Bahar"
Demir'in sesi uyarı dolu çıkmıştı
"Git üstüne düzgün bir şey giy bu halde pazar gibi bir yere gidemezsin"
"Niye ya ben hep öyle giderdim pazara"
Demir gözlerini kapattı ve nefesini dışarıya verdi
"Bahar,sabrımı mı sınıyorsun?Sen artık benim karımsın,benimsin.Şimdi bu dakikadan ve bundan sonra giydiklerine dikkat ediceksin"
"Ne bağırıyorsun ya"
"Hadi Bahar hadi"
Yukarı çıktım ve üzerime beyaz çiçekli elbisemi giydim.Kafama da şapkamı taktıktan sonra hazırdım.Bir dakika az önce Demir beni mi kıskanmıştı?Bana mı karışmıştı?Sizde gördünüz demi adam beni kıskanmıştı.Bu iyi bir şeydi hatta çok iyi bir şeydi.
Bahar aşağıya indiğinde Demir memnuniyyetle gülümsedi
"Oldu mu kıskanç kocacığım"
"Olmuş, ama seni kıskanmıyorum"

Öküz ya,kıskanmıyormuş.İnsan sevineyim diye bari susar ama yok.Demek öyle o zaman bizde kıskandırırız Demir bey
"İyi kıskanma"
Bahar Demir'in önünden yürümeye başladı.Demir Bahar'ı belinden tutup koltuk altına çekti
"Gel buraya,akşam bana ne yemek yapıcaksın?"
Şaşkınlıkla Demir'e baktım
"MaşAllah bakıyorumda iki günde Türk erkeği moduna geçtiniz"
"Ne yapayım prensipler gereği"
Bahar kahkaha atmaya başladı.Yürümeye devam ediyorlardı.Konuşmuyorlardı.Konuşucak bir şeyleride yoktu aslında.Zaten bir birlerini tanıdıktan sonra günleri hep Demir'in emirleriyle geçiyordu.Ama buraya geldiklerinden beri aralarında acayip bir iletişim kurulmuştu.Kavga etmiyorlardı
"Bahar çok mu kaldı yaa arabayla gitseydik işte"
"Demir şuracıkta işte"
"Bir sattir şuracık diyorsun ama bir türlü varamadık o şuracık yere biz"
"Sana tembel olduğunu söyleyen oldu mu?"
"Benmi,tembel mi?Ben"
"Evet sen"
"Ben senin için söylemiştim,ama sen bilirsin"
"Ben halimden memnunum"
Demir'in eli yavaşca Bahar'ın beline oradanda parmaklarına indi.Şu anda elele yürüyorlardı.Pazara vardıklarında Bahar herşeyi almaya başladı.Pazara geldikleri daha bir kaç dakikaydı ama şimdiden 2-3 poşet doldurmuştu Bahar
"Bahar evde ordu mu yaşıyor?Bu kadar şeyi ne yapacaksın"
"Yemek yapıcam"
"Öyle mi?Bende başka bir şey yapıcaksın sandım.Heralde biliyorum yemek yapıcaksın"
"Burdayız bir kaç gün yemekler yapıcam.Sen karışma benim işime"
"Tamam tamam ne istersen al yeter ki sus"
Tam Demir'e laf  yetiştiricektim ki,iki tane kadın Demir'i ağızlarının suyu akarak izliyorlardı.Fark edildiklerinde anlayınca birisi
"Kız Afet,ne demişler yemeğin domateslisi kadının kalçalısı"
Öbür yanında ki de durur mu hiç?Beni baştan aşağı süzdü ve bakışlarını kalçamda gezdirdi
"Kız o eskide kalmış Allah çirkin şansı vermeli.Yanındaki adama bak şuna bak"
Bana mı demişti onlar?Benim salak kocam gülmemek için dudaklarını bir birine bastırmıştı.Benim yanımda zor bela gülen adam burada gülmemek için kendini tutuyordu.
"Ahhh ablacım ya,yaş sizde de sorun yapmış galiba.Yemeğin domateslisi değil,o salçalısı.Aahh tabi sizde haklısınız bunama dimi"
İkiside şok olmuş bir vaziyette bana bakıyorlardı
"Kız bu sıska bize mi yaşlı dedi?"
"Hem yaşlı,hem abla dedi"
"Sizin gibi yarım dünya gezeceğime sıska olurum be"
Afet'in yanındakı atıldı
"Ben dayanamicam yolarım bunu ha"
"Sen kim oluyorsunda beni yoluyorsun be" dediğimde Demir nihayet araya girdi
"Hadi güzelim kavgan bittiyse gidelim artık"
Ayyy Demir az önce bana mı güzelim dedi.Bana dedi bana.Bana 'güzelim' dedi.Ayy bayılmamı başka zamana saklayayım şimdi kocama sarkan şu kadınları alt etmem gerek,ama şimdi Demir'in yanında da olayı mahelle karısına bağlamanın da anlamı yoktu.Onları nispet yaparak "Tamam kocacım"  dedim.İkiside gözleri pörtlemiş bana bakıyorlardı
"Afet aşkın gözü kördür derlerdide inanmazdım.Kız adama bak be MaşAllah ya,yanındakine bak"
Demir'e döndüm
"Bana mı dedi onlar?"
"Bahar,hadi gidelim boş ver" dediğinde bende şarteller atdı tabi,tezgahtan aldığım bir tane pırasayı bunların koca popolarına vurdum
"Demek ki,o kadar da kör değilmiş,siz evde kaldığınıza göre"
İlk şoku Afet atlatıp saçlarıma yapışıyordu ki,pırasamla elini savuşturdum.Ah canım pırasam benim.Tezgahtan aldığım domatesleri üstlerine atmaya başladım
"Alın size salça koca popolular"
Afet fırsatını bulunca tezgahtan aldığı patatesi atmak için eline alınca.Bir anda donup kaldı,tabi bende.Demir kadının elini tutmuş öfkeli gözlerle bağırdı
"O patatesi atarsan seni yaşatmam"
Sonra bana döndü
"Bırak o pırasayı düş önüme" sonra Demir tekrar onlara döndü
"Tek kelime ederseniz ikinizinde dilini kopartırım"
Pazardakı herkes Demir'e odaklanmıştı.Manav mallarına bakıp cıyakladı
"Karın mallarımı haşat etti"
Demir adamın yakasına yapıştı sonra öfkesini dizginlemeye çalışarak adamın yakasını bıraktı.Demir'in adamları içeriye girdi
"Abi"
"Siz hall edersiniz"
Demir çok sinirlenmişti.Bende diyorum neyi özlüyorum?Adam kaç gündür sinirlenmiyormuş ya la.Şu an tırsmıştım.O yüzden sesimi çıkarmadan yürümeye başladım.Demir'in elleri dolu eve yürürken bana laf sokmayıda ihmal etmiyordu
"Bir iki tanesinide sen taşısaydın"
"Benim ellerim ağrıyor ya"
"Kızların üstüne atlarken hiç bir yerin ağrımıyordu ama,pırasayla nasılda arkadaş oldun sen öyle"
"Yaa dalga geçme ya sen asıl kendine bak bir an kadını öldürüceksin sandım ödüm koptu be"
Elindikileri bırakıp bileğimi kendine çekti ve gözlerime baktı.Yine sinirlenmişti.Soğuk bir sesle
"Öldürürdüm eğer o patates sana isabet etseydi"
"Şaka yapıyorsun"
Sinirlendiği çıkan damarlarından belli oluyordu
"Benimsin ve kimse sana zarar veremez"
Gözlerindeki yine onu ilk gördüğüm günlerdeki karanlık vardı
"Demir o kadarda değil alt tarafı basit bir kavgaydı"
"Korkma,hadi eve gidelim"
"Sen iyi misin?" Dedim tedirginlikle
"Evet ne oldu ki?"
"Korkma diyorsun ama benim ödüm koptu"
"Korkma ve alış"
"Demir ne diyorsun sen?"
Yerdeki poşetleri alırken kahkaha atmaya başladı
"Bunları pırasayla kadına saldıran kadın mı söylüyor bana.Asıl benim korkmam lazım o nasıl savunma yöntemiydi öyle,hem de pırasayla"
Güldü.Güldüm
"Ya bak kimse bana çirkin diyemez tamam mı?"
"Aslında haksızda sayılmazlar hani"
"Demir!"
"Tamam şaka yaptım"
Eve vardığımızda poşetleri mutfağa taşıdık
"Hadi ben bunları yerleştireyim,sonrada yemek hazırlarım"
"O zaman bende bahçeyi sulayım baksana ihtiyaç var"
"Tamam"
Pencereden Demir'i izlediğimde başından aşağı su hortumunu tutmuş,saçları yüzüne dağılmış,siyah tişörtü üstüne yapışmıştı.Elleriyle saçlarını karıştırdığında resmen ağzımın suyu akmıştı.Sanırım bu dünyanın en karizmatik haraketiydi,ama bu adamda en karizmatikti.Son olarak derince yutkundum.Demir beyaz bir gülü parmaklarıın arasına sıkıştırdı ve kokladı.Hayranım sana adam.Şu an en sevdiğim gül parmaklarının arasındaydı.Demir'e seslendim
"Demir içeriden şapka alsana sıcakta yanıcaksın"
"Sen getirsene"
İçeriden şapkayı getirdim.Ona yaklaştıkça muzipçe sırıtışını gördüm.Ahh hay ben aklıma tüküreyim nasıl kanmıştım ben ya.Yapmaz dimi.Geri gitmeye başladım ama bir kaç adım atmamış suyu üzerime çevirdi
"Yaa yapma ya Demir yapma,Heyy kime diyorum"
"Kaçma boşuna inatçı"
"Demir" diye bağırıp şapkayı siper almıştım.
"Yaa ıslandım ama ben" deli gibi kahkaha atıyordum.Sonunda Demir durmuştu.Elbisemin eteğinin uç kısmının suyunu sıkarken Demir elimi tutup beni doğrulttuktan sonra ellerini belime sardı.
İkimizinde saçlarından su damlaları bir birine temas ediyordu.İkimizde yüzüne gün işığı vuruyordu.Konuşmuyorduk sadece bakışıyorduk.Demir'in bakışları gözlerimden dudaklarıma indi.Ahh hayır öpüşecekmiydik.Kalbim deli gibi yine atmaya başladı.Demir gittikçe daha fazla yaklaşıyordu.Gözlerimi kapattım.Biraz sonra Demir'in ıslak dudakları ıslak dudaklarımla buluşmuştu.Sarkan ellerimi boynuna doladım.Hafif öpüşü gittikçe sertleşmeye başladı,ama canımı acıtmıyordu.Ellerim saçlarında gezindi.Dilini dudaklarımda gezdirdi.Sanki beni keşfetmek istercesine dili dudaklarımda geziniyordu.Dilinin beni keşf etmesine izin verdim.Yavaşca kalçalarımdan tutup beni havalandırdı.Elleri bacağımda dolaşıyordu.Şu an kendimi ona kaptırmıştım aklım hiç bir şey düşünemiyordu sadece şimdi o vardı.Deli gibi öpüşüyorduk.Demir'in kucağında merdivenleri çarparak çıktık.Beni incitmemek için çaba gösteriyordu.Yavaşca sırtım yumuşak bir şeyle buluştuğunda odaya geldiğimizi anlamıştım.Nefes nefese birbirimizden ayrıldık.Demir gözlerimin içine baktı.Ah be adam bakmasana şöyle.Gözleri koyulaşmıştı.Zar zor konuşmaya başladı
"Bugün yeniden benim olur musun inatçı?Bugün bu yatağa benimle sığarmısın?"
BÖLÜM SONU

DemBahcılarım sizi seviyorum❤️
Arkadaşlar yazım hatalarım olursa kusuruuma bakmayın sizi merakta bırakmamak için düzenleme yapmicam.Yarın düzenlemesini yapıcam❤️
Arkadaşlar maalesef sınavlarım başlıyor😩😩Allah kahretsin😩😩Maalesef ocak ayı boyunca bölüm atamicam😔Şubat ayı boyunca bol bol bölüm atıcam☺️❤️

BEDELHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin