1
Meslek lisesini yeni bitirmiş, yetersiz olduğumuz için üniversite sınavında da çakmıştık. Sudan çıkmış balık gibiydik. Seher kimya bölümündeydi, bense tesisat. İkimiz de o bölümlere ailelerimizin ısrarı ve kararıyla girmiştik. Benim babam tesisat işlerini iyi bilirdi, Seher'in babası da yıllardır bir eczanede çalışıyordu.
Okul zamanı ot gibi gidip geliyorduk işte okula. Sırf sınavlardan geçerli puanı alıp üst sınıfa geçmek için. Öyle serserilik ve çılgınca şeyler de yaptığımız yoktu. Öyle şeyleri hiç bilmezdik, öyle şeylere hiç adım atmamıştık. Okul günlerini aksatmazdık. Ailelerimiz disiplinli ve tutucuydu. Açıkçası koyun gibiydik.
Üniversite sınavında çakınca ve gerçek hayatın, birey olamamanın ya da olmaya çalışmanın zorluklarını görünce aklımız başımıza gelmişti; ama iş işten geçmiş gibi görünüyordu.
Yaz ayıydı. Geç uyanmıştım.
Babamın anneme sinirli sinirli bir şey anlattığını duydum. Küfür ediyordu bana: "Saat kaç oldu. Leş gibi uyuyor! İş bulmadı mı daha?"
"Bulur. Sen karışma! Sus! Kafam şişti."
"Sana da bir şey anlatılmıyor. Neyim ben!?"
Epey sinirlenmiştim. Babam evden çıkınca elimi yüzümü yıkayıp mutfağa giderdim. Babam devlet dairesinde kalorifer ateşçisiydi, sık sık yan işler yapardı, Cumartesi ve Pazar günleri. İşe gitmişti inşaata.
Açtım ağzımı, yumdum gözümü. Annem arayı bulmaya çalışıyordu, kızıp bir sürü küfür savurdum.
"Baban o, küfür etme!"
"Anne sen olmasan bu ev dayanılmaz."
"Kendini kurtar sadece. Onun da istediği bu."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İKİ KIZ BİR ERKEK
Teen FictionLiseyi bitirmiştir gençler. Seher, Aynur ve İsa. Seher köyde yaşamaktadır. İsa şehir merkezinde yaşamaktadır. Bu gençlerden hiçbiri üniversite sınavını kazanamamıştır, hepsinin psikolojisi bozuktur. İsa adlı genç adam babasının; "iş bul çalış" bask...