Gün

9 4 0
                                        

Gün,
kendi ortasında uyanıyordu çoğu zaman.
Kaçıp gitmek istiyordu;
Cıvıltısından, renginden hatta ışığından...
Solgunlaşan bedenlerin,
Akan makyajı karşılıyordu onu uyanınca.
Çoğu zaman Bir erkek çoçuğunda ki,
Sert ve inatçı bakışlar eşlik ediyor,
Arta kalanınaysa,
Şımarık bir kız çocuğunun,
Hinlik dolu mıkırdanışı.

Gün,
kendi ortasında uyanıyordu çoğu zaman.
Ne kurulu bir sofraya girmek istiyordu,
Ne de soluyan dudaklarda,
Adi bir günaydın olmak...
Hüzünlü bakışların eşlik ettiği,
Titreyen parmakları görmek istemiyordu,
Aslında o;
bir kağıdın içine sarılmış,
Harman olmayı bekleyen bir tütün gibi,
Yok olmayı istemiyordu.

Gün,
Gecenin şerrine düşmek istemiyordu.
Boy aşırı çekilen bir battaniye,
Günahtan bir tohum olmak istemiyordu.
Ya da
Kalpte yer edinmiş bir kir,
Menfaat ile tutulan hayli kırmızı bir gül.

Gün,
Tan vaktini özlemişti oysa,
Tam vakitli aşkları mesela...
Gölgesiz sokakları canlandıran,
Bir güneş gibi girmek isterdi Gönüller'e.
Bir delikanlıyı olgunlaştıran
Samimi bir aşk,
Bazense
Şımarık bir genç kızın ümidi...

Berk-î HÂTIF

Müşteki Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin