20. Kitap Üç Umut
Yüzükoyun uzanmış yere, umutlar.
Kahpelik, sırtında kırmızı ile nişanlı.
Şehadet içmiş belli ki.
Dudaklarında, ölçüsü olmayan bir lezzet.
Şehidim...
Kandilin artık daha gür yanıyor.
Kelâm, kalpte senle zuhur ediyor.
Bayrak, senin şerefinle dalgalanıyor.
Doyurmuşmuydun ki karnını;
En son ne zaman çekmiştin içine,
Umut dolu mayhoş sevdanı?
Anacığınla konuşmuşmuydun;
"Özledim seni abi" diyen kardeşin!
En son ne zaman sarmıştın onu sineye?
Efkar dolu çayını yudumlayan baban:
"OĞLUM..." diyebilmişmiydi bugün?
Attığın adımın bile yarım kalmıştı o an.
Yüzükoyun düşmüştün yere.
Yüzünde bir nur, üzerinde al rengi şeref.
Uzaktan seyrediyor kahpeliğini iblisin dölü!
Üzülme Şehidim;
Hz. Hamza kucak açmış seni bekler,
Köşk-ü Divan'da.
Burayı düşünme.
Ezan dinmez elhamdülillah,
Bayrak inmez hamd-û senâlar "O'na".
Berk-i HÂTIF
