Keyifli Okumalar (:
Şans
Yollar bir bir geçerken elimin altından süzülen kanlara baktım. Araba son sürat giderken yüzünün rengi iyice gitmiş kızıma baktım. Karanın kucağında cansız yatıyordu. Gözyaşlarım usul usul yanaklarımdan süzülürken Karan Melsayı ayık tutabilmek için sürekli onu sallayıp konuşturmaya çalışıyordu.
"Karan?" kızarmış gözleri ile bana baktığında fısıldadım.
"Çok korkuyorum." Kocaman kadındım fakat yirmili yaşlarıma dönmüş bebeğimi kaybettiğim o anlara gitmiştim. Tüm acılar, korkular gözümün önünden geçerken Karanın sesi beni kendime getirdi.
"Yalgın daha hızlı sür!" hız ibresi sona doğru yaklaşırken Karan elini uzatarak yaşlarımı sildi.
"Ağlama! İyi olacak." Buna kendisi bile inanmıyordu, bunu ışığı kaybolmuş gözlerinde görmüştüm.
"Baba.." Melsanın fısıltısı duyulurken umutla ona baktım. Kolu fısıltısından sonra yere doğru savrulurken hastaneye gelmiştik. Yalgın arabayı acı bir frenle durdururken Karan kapıyı açıp hızla aşağı inmişti.
Birkaç saniye içerisinde Melsayı sedyeye yatırıp seri bir şekilde ameliyathaneye götürürlerken kolumda Beste'nin elini hissettim. Ona sıkıca sarılırken beklemeye acı bekleme başlamıştı. Hayal ve Cahit'te gelirken Destina karşı koltuğuma oturmuş ağlıyordu.
"Lanet olsun!" Yalgın öfkeyle koridorda bağırırken Karan koluna uzanarak oğlunu kendine çekti.
"Anne, iyileşecek değil mi?"
"Tabii ki" koridorun başında gözüken Anıl ile yerimden kalktım. Ona sıkıca sarıldığımda Karan saçlarını karıştırdı.
"Sen iyisin değil mi?"
"Evet, baba iyiyim! Basket sahasından silah sesleri duyuldu. Eve geldiğimde Mustafa amcayı gördüm. Arkanızdan geldik." Yerime geri oturduğumda Yalgında Destinanın yanına oturmuştu. Bakışlarımı onlardan aldığımda içeriden hemşire çıkmıştı. Hızla yerimden kalktığımda Karan elimi tuttu.
"Maalesef ---"
Araf
Dünya denilen yer içi boş mezarlıklardı. Yediğimiz yemekler, içimize çektiğimiz nefes, kalbimizin saniyede milyonlarca kez atması tüm bunlar içi boş bir hayat içindi. Aldığın nefesin bir anlamı olmadıktan sonra neye yarardı ki nefes almak? Kalbini özgürlüğe kavuşturmayan biri olmadıktan sonra atması neye faydaydı?
Evin terasında uzanmış bulutlara bakarken aklım dün akşama gitti. Melsanın yumuşacık teni dudaklarımın üzerinde gezerken ne hissetmiştim? Kalbim hızlı atmış mıydı? Yoksa sevgilisi beni durdurmak isterken zaman durmuş muydu?
Bilmiyordum!
Kalbim taşlaşmıştı.
Uzun zamandır da ne hissettiğimi bilmiyordum. Melsayla çok farklıydık. Bazen onu sıkıca sarıp sarmalamak isterken bazense tüm öfkemi ondan çıkartmak istiyordum. Dudaklarımda hafifçe bir gülümseme peyda olurken aklıma dün akşam bana kafa tutması gelmişti. Yüzü gözümün önüne gelirken rüzgâr tenimde dolaştı. Yüzü sanki bu rüzgârı bekliyormuş gibi gözümün önünden giderken gözlerimi kapattım. Karanlığa çekilmek istiyordum, karanlığa çekilip bir an için bile her şeyi unutmayı diliyordum. Fakat telefonum bundan yana değildi. Uzun uzun çalarken sinirle elimi uzatıp ekrana bakmadan açtım.
![](https://img.wattpad.com/cover/77372897-288-k681005.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Saplantılı Aşk|Gül Güzeli
Novela Juvenilİki Kitap Bir Arada! Hangisini isterseniz onu okuyun! İki kız düşünün, biri korktuğu aşktan kaçarken diğeri birlikte büyüdüğü adamın her bir cümlesinde kırılan.. Birisinin kalbi yangından kaçarken diğerinin kalbi alevler içinde yanan.. Destina aşık...