GEÇ GELDİ BİLİYORUM ARKADAŞLAR. BAZI SORUNLARDAN YAZAMAMIŞTIM. UMARIM BU BÖLÜMÜ SEVERSİNİZ. VOTE VE YORUM YAPMAYI UNUTMAYIN CANLAR. MERAKLA YORUMLARINIZI BEKLİYORUM :)
AYŞE’DEN
Gözlerimi açtığımda odamda yatakta uyuyordum. Başımda şiddetli bir ağrı vardı. Meraklı gözlerimi odada gezdirdim. Kimse yoktu. Üstümdeki pikeyi kaldırıp ayağa kalktım. Üzerimde bir beyaz şortla kırmızı askılı tişört vardı. En son ne olduğunu hatırlamaya çalışırken aşağı indim. Gökhan salonda sıkıntı ile telefonla konuşuyordu. Yanına gittiğimde telefonu hızla kapatıp yanıma geldi.
‘’canım… İyi misin?’’ dedi. Gülümseyerek ‘’iyiyim’’ dedim. Ama ne olduğunu hatırlayamadım. En son bir yerdeydik. Merakla Gökhan’a dönüp ‘’bana ne oldu?’’ dedim. Gülümseyip alnımdan öptü.
‘’bir baygınlık geçirdim canım. Hastaneye gittiğimizde neyi öğrendim biliyor musun?’’ deyip beni kanepeye oturtup heyecanla kendide oturup bana döndü.
‘’her şeyim hasta değilmişsin ‘’deyince birkaç saniye donup kaldım. Sağlıklıydım yani… Benim şaşkınlığım üzerine Gökhan her şeyi anlattı. Bize oynanan korkunç oyunları. Şaşkınlıktan neredeyse küçük dilim yutacaktım. Bana sımsıkı sarılıp başıma sevgi dolu öpücüklerini bıraktı.
‘’ne olursa olsun çok mutluyum. Hasta değilsin. Sağlıklısın. Ama sana yaptıklarını yanlarına bırakmam. Beril kayıp bulunamadı. O doktorda şu an deliler hastanesine kapatılmış. Seni oradan alınca başka bir hastaneye götürdüm. İlacın etkisinin birkaç güne geçeceğini söyledi. Ama fark etmeseydim’’deyip sinirle nefes verdi. Başımı kaldırıp hafif çıkmış olan sakallarına baktım. Gerçekten çok yorgun gözüküyordu. Gerçekten benim ölmemi istemişler. Bu o kadar acımasızca ki.
‘’unutalım hayalim. Tadımız daha fazla kaçmasın. Zaten kaç gündür bu yüzden yüzümüz gülmedi.’’dedim. Başını sallayıp alnımdan öptü.
‘’tamam, unutalım canım. Hadi sen burada uzan ben sana çorba getirim.’’ Deyip kalktı. Gülümseyerek Gökhan’a baktım. Bugün biraz eğlenebilirdim…
‘’evet, hanım efendinin şifa çorbası da geldi’’deyip ağzı kulaklarında yanıma geldi. Çorbayı bana bir çocuğu besler gibi içirdi. Bende sinirlenip kaşlarımı çatıp ‘’çocuk muyum ben?’’dedim ama beyefendimiz kahkaha atıp’’evet canım hala küçük bir çocuksun’’dedi. Bende dudağımı büze büze çorbayı içtim. Neyse daha sonra da yine film bakmaya başladık. Benim yoğun ısrarımla bir Kore dizisi olan secret ‘in ilk üç bölümüne beraber baktık. Ben ağlarken benim kalas savcıya sövüyordu.
‘’geri zekâlıya bak sen. Adam sevdiğin kızın hapiste yerine yatmasına izin verir mi? Adamısın lan sen’’diye kızıp duruyordu. Bende salya sümük ağlıyordum.
BİR SAAT SONRA
‘’aşkımmmm portakal suyum hazır mı?’’ deyip sessiz sessiz kıkırdadım. Sabahtan belli Gökhan’ı hizmetçi gibi kullanıyordum. Çaktırmasa da sinirden kaşlarını çatıyordu. Şirin şey. Sinirle isteğimi getirip gülümsemeye çalışarak bana verdi. Bardağı büyük gülümseme ile elime alıp bir yudum alırken ‘’aşkımmmm karpuzda keser misin?’’ dedim. Bugünde benim canım âmâda şey istiyordu. Gökhan oflarken bana ölümcül bakışını atıp ‘’Ayşeeee… Aş mı eriyorsun ne? Bu ne kızım? Canım çıktı’’ deyince gözlerim doldu. Gökhan hemen yanıma oturup ‘’ne oldu kızım şimdi niye duygulandın?’’
‘’sen beni artık sevmiyorsun’’deyip ağlamaya başladım. Gökhan gözlerini şaşkınlıkla kırpıştırıp yanıma oturdu.
‘’kızım yine saçmalamaya başladın. O ne demek ben senin için geberiyorum.’’ Dedi. Birden midem bulanınca ağzımı tuttum.
![](https://img.wattpad.com/cover/16818348-288-k462237.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
TESADÜF
Teen FictionKendini beğenmiş bir zengin züppe, inatçı, çalışkan ve annesine bakan fakir bir genç kız.Aşk tesadüfleri severmiş. peki onların karşılaşması. hayatlarının en önemli zamanlarını yaşamak için bir başlangıçtı. Nefretle başlar her şey. Gökhan Ayşe den...