17. bölüm- Ben ona ne yaptım ki Koray?

6.1K 247 3
                                    

KORAY’DAN

İçim içimi yiyordu. Gökhan doğru düşünemiyordu. Oysa Ayşe yi bana anlatırken gözlerinin içi parlıyordu. Beril le ilgili konuştuğu zaman hiç onu öyle görmemiştim. Çok uğraştım vazgeçsin diye ama beni dinlemedi. Merakımdan daha fazla duramayıp arabama atlayıp evlerine sürmeye başladım. Kırmızı ışıkta dururken Ayşe yi sahil kenarında gördüm. Birkaç serseri de çevresindeydi. Arabayı yolun ortasında olduğu gibi bırakıp karşıya koşmaya başladım. Ama ben yetişene kadar Ayşe suya düştü. Adamlara vuramadan denize atladım. Ayşe kendini suya bırakmıştı. O kadar korktum ki ona bir şey olacak diye. Sudan bazı insanların yardımıyla önce onu sonrada ben çıktım. Baygındı. Deli gibi korkuyordum.

‘’Ayşe… Ayşeeee’’ diye haykırdım. Gözlerini açınca sımsıkı sarıldım. Yanına oturup onu kucağıma aldım. Başını göğsüme yaslayıp sol eliyle gömleğimi sıkarak hıçkıra hıçkıra ağlıyordu. İçim kanıyordu o böyle ağlayınca. Hiç olmayan kardeşim gibi olmuştu bir anda. Onu ilk gördüğüm anda gözlerinde ki masumiyete hayran kaldım. Kardeşim gibi sevdiğim bir kızı koruyamamıştım. Şimdi yemin etmiştim bu kez Ayşe yi koruyacaktım. Onunda sonunun Minanın ki ( Gökhan ın kız kardeşi )gibi olmasına izin vermeyecektim.

‘’ben ona ne yaptım ki Koray?’’ dedi içini çekerek. Ona daha sıkı sarıldım.

‘’senin bir suçun yok canım. O geri kafalı anlamıyor bir türlü.’’

‘’ben onu çok seviyorum çok. Ama o beni hiç sevmemiş. Bana öyle şeyler dedi ki ölmek istiyorum. Neden kurtardın beni?’’ deyip için için ağladı.

‘’öyle deme. O aptal eşek gibi sana âşık.’’ Dedim gözlerimden süzülen yaşla.

‘’ama başkasına aşığım dedi’’dedi masum gözlerini bana dönerek. Alnından öptüm.

‘’o öküz farkında değil. Şimdi bana söz ver. Kendine çok dikkat edeceksin. Ben yanındayım. O odunun seni ne kadar çok sevdiğini fark ettireceğiz’’dedim. Başını evet anlamında sallayıp bana daha sıkı sarıldı. Kalabalığa baktığımda Gökhan ı gördüm. Donmuş şekilde bize bakıyordu. Elini yumruk yapmıştı. Ayşe yi kucağıma alıp ayağa kalktım. Gökhan ın yanına gelince sinirli bakış atıp ‘’hadi eve gidelim’’dedim. Başını suçlu suçlu eğdi.  Arabama gelince Ayşe yi ön koltuğa bindirip şoför koltuğuna geçtim. Gökhan da arkaya sessizce oturdu. Eve gelince indik. Gökhan kapıyı açınca Ayşe önde ben onun arkasında içeri girdim.

GÖKHAN’DAN

İçimde öyle suçluluk duygusu vardı ki geçmiyordu. Buna rağmen Ayşe ye hala öfkeliydim de. Ayşe merdivenlere doğru yürürken bir anda durup arkaya döndü. Koşarak önümde duran Koraya sımsıkı sarıldı. İçimde ki öfke daha da arttı. Kapının kulpunu daha da sıktım. İçimde ki kıskançlık duygusuna mani olamıyordum.  

‘’iyi ki varsın’’deyip bana bakmadan yukarı koştu. Bense öylece baka kaldım. Koray bana dönüp alev fışkıran gözlerini dikti. 

‘’gir içeri’’diye sert sözle söylemesiyle içeri girdim. Yüzüme yediğim yumrukla yere düştüm.

‘’bana bak lan bir daha onu incitirsen seni mahvederim. Ayşe benim kız kardeşim artık. Onu üzersen karşında beni bulursun. Bak oğlum bana kızma. Mina nın başına gelenlerden sonra ne hale geldik biliyorsun. Aynı şeylerin ya da bir benzerinin Ayşe nin başına gelmesine dayanamam.’’deyip nefes alıp devam etti.

‘’ Gökhan kardeşim pişman olacağın şeyler yapma. Ayşe seni çok seviyor sende ona aşıksın’’demesiyle ayağa kalkıp bir tanede ben ona vurdum.

‘’değilim lan. Değilim. Âşık falan değilim. Berili seviyorum ben.’’ Diye bağırdım.

‘’berili ha öyle mi? O kızın şeytan yüzünü göreceksin elbet. o zaman da bakalım böyle diyebilecek misin? Gökhan Ayşe ye yaptıklarına pişman olup gelir benden yardım istersen şunu bil ölürüm de sana yardım etmem. Sürünürsün ‘’deyip hızla evden kapıyı çarparak çıktı. Öylece evin ortasında kala kalmıştım. Ne demek Berilin şeytan yüzü? Bu çocuk kaç oluyor bunu söylemesi. Daha önce de demişti. Çıldıracağım ya. Ayşe ye âşık değilim lan. Tutturmuş âşıksın diye. Hem ne zaman bunların arası bu kadar iyi oldu. Bir anda kardeş oldular. Bir de diyor ki Mina nın başına gelenler Ayşe nin başına gelsin istemiyorum. Allah korusun. Zaten daha o olayı atlatamadım. Ayşe de o hale gelirse dayanamam.

AYŞE’DEN

Merdivenlerden yukarı çıkınca karşıda ki odaya girdim. Burası Gökhan la benim odam olacaktı. Ona göre hazırlanmıştı. Ama ben bu odada kalmak istemiyordum. Bu yüzden dolabın kenarına koyduğumuz bavulumu alıp karşı odaya geçtim. Bu oda merdivenlerin solunda kalıyordu. Misafir odası olarak kullanılan bir odaymış bende misafir olduğuma göre burada kalmaya karar verdim. İçeri girip kapıyı kilitledim. Üstümde ki ıslak gelinliği çıkarıp havlu ile bornozumu alıp banyoya geçtim. Allah tan banyo odanın içindeydi. Diğer çamaşırlarımı da çıkarıp duş kabinine girip ılık suyla banyomu yaptım. Ama hala ağlıyordum. Dönüp dolaşıp yine Gökhan in söylediği sözler beynimde yankılanıyordu. İyi ki Koray vardı. O olmasaydı yanımda derdimi anlatacağım sığınacağım hiçbir limanım olmayacaktı. Artık derdimi ona anlatabilirdim.

GÖKHAN’DAN

Yukarı odaya girdiğimde Ayşe yoktu. Banyoya baktım orada da yoktu.

‘’Ayşe’’diye seslendim cevapta yoktu. İçimde ki korku ve endişeyle karşı odayı açmaya çalıştım ama kilitli olmasından Ayşe nin o oda da olduğunu anladım. Kapıyı çaldım cevap vermedi.

‘’Ayşe aç hadi konuşalım. İyi misin bari onu söyle? Ayşeee’’dedim ama cevap vermedi. Kapının önüne oturup kapıya yaslandım. Neden onu bu kadar merak ediyorum ben? Gözümü ne zaman kapatsam o güzel yüzünü görüyorum. Ama bu kadar şeye rağmen de ona olan kızgınlığım hiç geçmiyor. Neden bu kadar kızgınım ki? Gerçekten Beril yüzünden mi? Yoksa para konusu mu?

TESADÜFHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin