Genç Taedo o gece gözlerini kapatıp uyuduğunda planı aklına çoktan yerleşmişti önce güçlenecekti ve bunun içinde en azından 5 yıl gerekliydi.
Bu dünyada hala keşfedilmemiş bir sürü yer vardı ve oralar sanki onu bekliyor gibiydi.
Rainin söylediğine göre orası çok tehlikeliydi fakat bu bakış acısına göre yüz yıl öncede aynısı bu dünya için söylenmişti ama hiçte düşünüldüğü gibi olmamıştı.
Çünkü insan oğlu her şeye adapte olur onu kendine göre değiştirebiliyordu.Sabah olduğunda Raiden kendisini eğitmesini isteyecekti ama bir sorun vardı ki o bu dünyadan değildi bu yüzden güce sahip olduğunu sanmıyordu. Üstelik Rainin onu kabul edeceğini de sanmıyordu.
Ama yinede şansını deneyecekti.Sabah olduğunda Rai erkenden uyanmıştı sabahın ilk ışıklarında etraftaki tazeyi kokuyu içine çekti.
Yeni yeşermiş otların ve çiçeklerin kokusu birbirine karışmıştı.
Çiğle kaplanmış otların ferah kokusu o kadar güzeldi ki burnunun ucunu sızlatıyordu.
Etrafına baktığında daha herkesin uyuyor olduğunu fark etti.
Şu çocuklara bak ben sizlerin yaşınızdayken güneş doğmadan kalkıp ava çıkar sabahın ilk ışıkları ile ağladığımız yaratıkları kampa taşırdık.
Gerçi bu konuda bende sizin kadar suçluyum sizi fazla serbest bıraktım.
İşte bu Rainin öğrencileri ile arasındaki en büyük sorundu avcı olarak bir hırsa sahip değillerdi hiçbir şey ilgilerini çekmiyordu.
Liosa ve Setira fakir düşüp dağılmış bir asil aileden gelen iki kuzendi.
Sagi ve Nari ise toplumun her zaman dışına itilmiş fakir kimsesiz iki kardeş.
Böyle bir takıma sahip olan Rai elinden geleni yapsada doğru yolu bir türlü bulamamıştı. Düşünmeyi bırakıp işe koyuldu. Çözüm bulmayı bir gün daha erteleyecekti. Daha doğrusu gerçeklerden birgün daha kaçacaktı. Burada kahvaltıları Rai hazırlardı aslında tüm yemekleri Rai yapardı çünkü diğerleri bu işten hiç anlamazdı.
Biraz sonra kahvaltı için bir şeyler pişirirken Taenin uyandığı fark etti.
Ona bakarak bakıyorumda erkencisin Taedo.
Taedo aslında geç kalktım normalde sabah güneş doğmadan uyanmış olurdum ama bu gece fazla geç yatmışım.
Rai yakınan bir idafe ile en azından şu uykuculardan daha iyi olduğun söylenebilir. Şunlara bak hala uyuyorlar birde avcı olacaklar.
Önünde pişen yemeği biraz daha karıştırıp bıraktı.
Soğuk rüzgârdan içi titreyen Tae yemeğin ateşine doğru yaklaştı.
Bu sırada pişmekte olan yemeğin baharatlı kokusunu almıştı.
Köyünde genelde yemekler sade bir şekilde pişirilirdi ve pek baharatta kullanılmazdı.
Bu koku ona fazlası ile yabancı gelmiş ayrıca burnunu sızlamıştı.
Kendini biraz geri çekti ve oturmaya devam etti.
Rai güzel bir kokusu var değil mi.
Yemek pişirmeyi pek bildiğim söylenemez ama yine baharatlar ve tat konusunda iyiyimdir.
Taedo kibarlığını bozmamak için evet gerçekten güzel bir kokusu var. Bunu derken bir yandan da burnunu silip gözündeki yaşları temizledi.
Yalan söylemeyi pek sevmezdi ama şuan karşısındaki adamı hoşnut etmesi gerekiyordu.
Biraz sonra Genç çoban beklemekten sıkılmış olacak ki konuya girmeye karar verdi.
Şey bay Rai acaba size..
Seni eğitmeni isteyeceksin değil mi?
Tae şaşkın bir şekilde ama bunu nerden anladınız.
Rai sence bunu anlamak bu kadar zor mu.
Herhalde o kadar soruyu boşuna sormadın değil mi?
Şuanda da benim cevabımı bekliyorsun sanırım.
Evet seni eğitebilirim ama şunu bilmeni isterimki senden pek bir şey sezemedim yani büyük ihtimalle alt sınıfsın.
Gerçi sen bunun ne olduğunu bilmiyorsun.
Alt sınıf kişilerin ruh enerjisi sadece onlara yaşatacak kadar vardır. Belli bir bir seviyenin altında ise asla kullanamazsın.
Gerçi çok zorlanırsa olabilir ama bunun sonucu kullanan kişi için ölüm olur çünkü çektiğin güç seni iç organlarını çalıştıran enerjidir yani bir anda kalbin durabilir.
Yada gözlerin görme yetisini kaybedebilir.
Yada ayakların çalışmayı.
Taedo peki bunu nasıl anlayacağız.
Rai çok basit bir şekilde.
Cebinden küçük tahta saplı bir bıçak çıkardı ve işte bununla bu bıçağa biraz ruh enerjisi vereceğim ve sende birkaç damla kanını akıtacaksın daha sonra biraz bekleyip bunu eline saplayacağım yeteri kadar gücün varsa açığa çıkacaktır umarım enerji özün benimki ile aynı türdendir yoksa çanın çok acıyacak.
Rai yemekten sonra deneriz dedi fakat beklemenin bir mantığı olmadığını düşünüp ne kadar erken o kadar iyi dedi ve pişmiş yemeği ateşin üzerinden indirip üzerine kapattı ve kenara indirdi.
Bıçağı Taedoya uzattı ve işte parmak ucunu deşip biraz kan damlat.
Genç çoban eline aldığı bıçağa biraz baktıktan sonra yavaşça bıçağın ucuyla baş parmağını deşti.
Kanı bıçağın üzerinde akıp sapına kadar inmişti.
Bıçağı yeniden Rai'ye verdi.
Rai odaklanarak enerjisini bıçağa yönlendirdi.
Bu sırada Taedo neden bıçağı ele saplamak gerekiyor bunun özelliği nedir.
Rai bir özelliği yok ama bıçağı omzuna saplamak isteyeceğini sanmıyorum.
İşte avuç içini uzat.
Tae elini uzattı ve Rai elini tutup.
Ona bakarak şimdi sakin olsan iyi olur.
Bıçağı hızlı bir şekilde avcuna sapladı.
Tae acıyla kendini geri çekmeye çalışsa da Rai onu sıkıca tutmuştu.
Bu sırada diğerleride sesleri duyup uyanmaya başlamışlardı.
Sagi bu aptal çoban neyin peşinde böyle sadece büyük bir fiyasko olacak dedi içinden.
Nari yari uykulu hali ile burada ne oluyor böyle.
Liosa gördüğün gibi şu aptal çocuk fazla umutlanıp bir işe kalkışmış birazdan acıdan bayılıp yere düşer.
Taedo kolundan gelip vücuduna yayılan enerjiyi hissedebiliyordu.
Sanki binlerce karınca içinde hareket ediyor gibiydi.
Biraz sonra tüm vücudu titremeye başladı ve en sonunda tüm güç bir anda kalbine doldu.
Ama bu güç canını acıtmıyordu aksine çok daha canlı hissediyordu bu şekilde.
Rai şaşkın bir şekilde beklediğimden daha değişik sende iş var genç adam.
Bıçağı elinden çıkarıp kenara koydu ve Taedoya dönüp şimdi içinde toplanmış olan enerjinin dışarı çıktığını hayal et.
Tae gözlerini kapatıp odaklandı ve enerji kalbinden tekrardan tüm vücuduna yayıldı.
Taedo evet sanırım oldu enerji vücudumda dolaşıyor.
Rai güzel o zaman hadi onu bir test edelim.
Ayağa kalk ve enerjiyi bacaklarında topla.
Taedo bunu nasıl yapacağım?
Rai sadece hayal et.Diğerleri meraklı gözlerle ona doğru bakarken genç çoban ayağa kalkıp Rainin dediğini yaptı.
Rai şimdi zıpla dedi ve Taedo tüm gücü ile havaya zıpladı.
Gözlerini açtığında olanlara inanamamıştı çünkü metrelerce yükseğe çıkmıştı o kadarki aşağıdakiler ona çok küçük görünüyordu.
Sanki kanatlanıp uçmuş gibiydi.
Gökyüzünde olmak o kadar güzel bir histiku yeni doğan güneşe bulutlara ve gökte ucan çeşitli yaratıklara baktı koca bir ejder güneşe doğru uçuyordu alevle kaplanmış kanatlarıyla.
Bir anda düşmeye başladı ve göktaşı gibi yere inip toz bulutu kaldırdı
Rai gerçekten yetenekli çıktın genç adam muhtemelen enerji benliğin sarı renkte olmalı.
Tae mutlu bir ifade ile ona doğru baktı bu sırada kalbinde ani bir acı oluştu sanki kalbine bıçak yemiş gibiydi acıyla dizlerinin üstüne çöktü. Bu acı dayanılmazdı. Gözleri karardı ve yere yığıldı
Rai yerde yatan genç çobana bakarak işte bu beklenmedik bir şey sanırım tüm enerjisini biranda kullandığı için vücudu bunu kaldırmadı.
Gülümseyerek bu gün beni şaşırttın genç adam ve eminim şasırtmayada devam edeceksin.
İçinde bir umut yeşermişti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ÖTE DİYARLARA YOLCULUK
FantasyHayalperest bir çoban olan Taedo bir gün köyünün ötesindeki efsanevi dünyayı görmek için yola koyulur. Ama başına geleceklerden habersizdir