ÖTE DİYARLARA YOLCULUK

DOST

Taedo tüm gücüyle koşarken Somada öfkeyle arkasından bağırıyordu.
Soma lanet olsun sen nasıl bir avcısın böyle.
Taedo sana lisanssız olduğumu söylemiştim değil mi?
Benimle gelmiş olman senin suçun.
Taedo daha önceden de bu iri kıyım gorille karşılaşmıştı ve o zamanda onu öldürmeye gücü yetmemişti kara postu fazlası ile sertti ve çok büyük bir fiziksel güce sahipti.
Bu canavar belkide buradaki yaratıkların en güçlüsüydü.
Ama bu sefer Taedonun bir planı vardı yaratık koşmak için fazla hantaldı fakat inatçı olduğundan peşlerini kolay kolay bırakmazdı. Bu şekilde devam ederlerse
biraz sonra karşılarında koşmaktan bitap düşmüş bir yaratık duruyor olacaktı.
Hızla koşarken bir anda diğerlerinin yanından geçtiğini fark etti.
Her şey bir anda olmuştu.
Liosa bu aptal yine neyin peşinde.
Tam o anda bu seferde bir yabancı koşarak yanlarından geçmişti ve yüzünde çok telaşlı bir ifade vardı.
Sagi buda kimdi böyle?
Nari geldikleri tarafa doğru bakınca gelen çılgın yaratığı fark etti ve lanet olsun niye kaçtıklarını anladım şu gorili peşlerine takmışlar.
Genç avcılarda bir anda kendilerini yaratıktan kaçarken bulmuşlardı.
Bu yaratık sadece Tae için değil onlar içinde her zaman tehlike olmuştu.

Taedo sonunda koşmayı bırakıp arkasına döndüğünde ona doğru gelen Somayı gördü.
Soma bugün çok şanssız bir gün yaşıyordu neden daha yeni tanıştığı bir adamla ava çıkmıştı oturup dinlenmek varken kendini burada bulmuştu.

Bu sırada genç avcılar koşmaya devam ederken dev goril beklenmedik bir şey yaptı ve zıplayıp önlerine  atladı.
Anî bir hareketle aralarına daldı ve genç avcıları dört bir tarafa dağıttı.

Canavar yere uzanmış avcılara bakarken gözüne Liosayı kestirdi ve ona doğru yöneldi.
Sersem adımlar ile baş ucuna gelip pençesini havaya kaldırarak vurmaya hazırlandı ama tam o esnada Tae ve Soma havadan üstüne atladılar.
Taedo baltasını pençesine doğru savurdu Soma ise suratına sıkı bir yumruk vurup onu sersemletti.
Her şey o kadar çabuk olmuştu ki.
Yaratık neye uğradığını şaşırmış bir şekilde geri çekildi ve acıyla inledi.
Taedo elini Liosayı uzatıp hadi ayağa kalk ve bana yardım et yoksa bu canavar hepimizi öldürecek.

Liosa bir şey demeden ayağa kalktı fakat elini tutmamıştı.
Taedo Somaya dönüp gerçekten güçlüymüşsün Soma yumruğun canavarın dengesini bozdu.
Gördüğüm kadarı ile diğerleri bayılmış.
Bu iş üçünüde kaldı demektir.
Bu sırada Sagi yerinden doğruluyordu. Taeyi duymuş olacak ki. Küçük soytarı kahraman olacakmış yok daha neler.
Liosa savaşa hazır ol ben dikkatini dağıtacağım. Siz ikiniz bu işe karışmayın.
Taedo bu mümkün değil bu benim avım.
Sağı sen hiç laftan anlamıyorsun değil mi? Kendine gerçekten çok güveniyorsun Taedo.
Ne kadar da aptalca ama bu sefer sana izin vereceğim istediğini yap.
Bende senin kendini feda etmen sayesinde dostlarımı alıp buradan gidebilirim.

Genç çoban gülerek kimsenin kendini feda ettiği yok ben sadece emin değilim. Bu güç fazla dengesiz sonucu ne olur bilmiyorum.
Liosa senin gücün yok bunu hepimiz biliyoruz daha enerjini dışarı bile çıkaramazken nasıl olacakta onu yeneceksin.
Sen bozuksun.
Taedo belki öyle beni keşfetmeye iten şeyde bu oldu zaten özün hatalıise düzgün düşünmek ise yaramaz değil mi?
Daha farklı düşünmek gerek.
Enerji bedenim dışarı çıkmak yerine bedenimde kayboluyordu.

Bende şöyle düşündüm belkide enerji bedenimle bir bütün halinde olduğundan dışarı çıkmıyordur.
Belkide enerji yerine bedenimi bedenimi kullanmalıyım.
Ne dediğimi anlamadın sanırım?
Baltayı yere bırakıp sağ yumruğunu sıktı parmaklarından başlayarak dirseğine kadar eli parlak bir metale dönüşmüştü.
Büyüleyici değil mi enerji benim bedenimin ta kendisi damarlarımda aktığını hissedebiliyorum.
Bu sırada yaratık ona doğru tekrar bir hamle yaptı fakat Tae sağ yumruğu ile yaratığın pençesini savuşturdu.

Ve beklenmesi bir şey yapıp üzerine doğru atladı ve suratını yumruklamaya başladı.
Tıpkı o gece ölümüne mücadele ettiği yaratıkta olduğu gibi canavarın karşısında tıpkı onun gibi vahşi bir şekilde savaşmak.
Işte zaferin özü buradaydı güçlü bir düşman veya bir yaratık yenmek için altın bir kural vardı.
Gözünü karartmalıydı. Yara almadan ve zorlanmadan nasıl kazanacaktı.
Yaratık onu ayağından yakalayıp ıslak bir bez gibi yere çarptı ve pençesini ona savurdu. Tae demirden eliyle kendini koruyabilmişti.
Tekrar ayağa kalktı ve savaşmaya devam etti. Pençe ve yumruklar havada savrulup kan her tarafa saçılırken Soma daha fazla dayanamayıp ileri atıldı ve Taeye yardım etti.
Bu cok garip bir histi sanki yaraları artık acımıyordu. Her darbe yediğinde içinde vahşi savaşma isteği daha da kabarıyordu.

Ve sonunda yorgun düşen yaratık karşısındaki ikiliye doğru baktı.
Vahşi bir yaratıktı fakat aptal değildi.
Onları yenemeyeceğini anlamıştı.
Arkasına döndü Taedo hayır bu gün sen öleceksin her şey karşılıklıydı.
Aynısını seninde yapacağına eminim. Karşımıza çıkmakla hayatının hatasını yaptın iri kıyım tüy yumağı.

Eli bir anda ağaç köküne dönüşün bir ip gibi uzadı ve onu ayağından yakaladı.
Ve Soma üzerine atlayıp elini boğazına geçirdi. Sagi şaşkınlık ile ikiliye doğru bakarken Liosa onu kendine getirdi ve baygın arkadaşlarına yardım ettiler.
Taedo ve Soma ise kendilerini sırt üstü yere bırakmışlardı.
Işte bu zaferdi.
Soma için bugün ilkler ile dolu bir gündü. Hayatında ilk defa ava çıkmıştı, bir yaratıkla ölümüne savaşmıştı,ilk defa bir zafer kazanmıştı ve sonunda kendine bir dost bulmuştu. Savaşta yanında olacak bir dost.

Taedo bu yaratık bizi mahvetti Soma biraz kuvvetin kaldıysa beni buradan sürükleyerek götürürsün değil mi?
Soma doğrusu elimi bile kaldıracak halim yok. Sanırım birkaç kemiğinde kırıldı.
Taedo hey Sagi bizede yardım etsen çok iyi olurdu sonuçta senin ve dostlarının hayatını kurtardık.

Sagi basının çaresine bakabilirsin Taedo hem sana bu işten uzak dur demiştim. Şimdi kes sesini.
Taedo cehennemin en derin yerleri hainler ve nankörler ile doludur derler.
Sizden yardım beklemek ile hata yapan benim.
Soma hey Taedo biraz önce elini ağaca dönüştürdün bu nasıl bir yetenek böyle başka neler yapabiliyorsun.
Taedo şimdilik sadece bu kadar fakat bu oldukça yorucu en azından birkaç gün kendime gelemem.
Soma mucizevi bir yeteneğe sahipsin.
Tae peki ya sana ne demeli sen normal birisi değilsin Soma hiçbir köle böyle savaşamaz.
Senden bir canavarınkine benzer bir şey hissediyorum.
Soma onu bir dost olarak kabul etmişti artık.
Evet ben normal birisi değilim ben canavar yiyenim.