İP ▶️ 47 | "️ÇAKALIN ISLIĞI"

340K 9.7K 12.7K
                                    

Bir dahaki bölüm final, finalde görüşürüz!🌹

Bölüm Şarkısı, Blackfıeld • This Killer

Bölüm Şarkısı, Blackfıeld • This Killer

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Bölüm için bir çiçeğinizi alayım 🌺

47. BÖLÜM | ÇAKALIN ISLIĞI

Kayıtsızlık, dili geçersiz kılıyor; işaretleri anlaşılmaz hâle getiriyor.

Sabırlısın, ama beklemiyorsun.
Özgürsün, ama seçmiyorsun.
Müsaitsin, ama hiçbir şey seni harekete geçirmiyor...

🍁

Pencereden sızan güneş ışığının huzmesi, yerde parlıyordu.

Lavin, yerde parlayan yansıma ışığa dalmıştı, sonra uykusunda bilinçsizce soluk alıp veren birinin iç çekmesi gibi durakladı. Bugün üzerinde huzursuzluk ve endişe olduğunu hissediyordu, bunun yanı sıra biri nedenini sorarsa, sebebin ne olduğuna yanıt veremeyeceğini sıkıntısı da vardı. Sadece soyut bir şekilde var olduğunu biliyordu.

Her şeyin içindeki hiçliğin ortasındaydı sanki, orada nefes alıyor, dinleniyor ve bekliyordu.

Hafifçe iç çekti, içini gitgide saran karamsar hislerden sıyrılmak isteyerek, önündeki tabaktan peynir almak için çatalını uzattı. Yumuşak peynir ağzında dağılırken, dalgın bir tavırla Edim'i düşündü, bugün alışveriş yapmak için dışarıya çıkabileceğini ama kendisinin yanında olmayacağını söylemişti. Üstelik bunu söylerken o gayet rahat görünürken, sanki söyledikleri Lavin'in ayağına dolanmış gibiydi.

Edim Demiray'ı kararıyla beraber değerlendirdiğinde, onun için garip bir karardı; çünkü Edim, asla kendisini dışarda yalnız bırakmazdı.

Başını iki yana salladı, anormal davranan kendisiydi, istediği her zaman bu olmuştu; yalnız da dışarı çıkmak. Yine de boğazına çöküp kalan o yumru, yutkunsa da gitmiyordu. Belki de kendi kendini o kadar çok dolduruyordu ki, sonunda gerçekten bunun bir nedeni olduğuna kendini ikna edip kırgınlaşıyordu. İçinden kendine bu kadar işkence edip hırpalamasının başka nedeni olamazdı. Kahvaltı masasından kalkınca, Nergis, mutfağa girdi. "Kızım, kalkıyor musun?" diye sordu.

Lavin sandalyenin arkasına astığı kot ceketi kollarından geçirirken, "Evet, Alvina'yla alış veriş merkezinde buluşacağız," dedi, monoton bir sesle. "Onu bekletmek istemiyorum."

Beraber sokak kapısına geldiler. Lavin kapıyı açtığı anda, karşısında gözlerinde büyük ve yuvarlak güneş gözlüğü, başında şapka olan alımlı bir kadın buldu. Saçları tıpkı kendisininki gibi sarıydı ve kendi saçından farklı olarak onun saçları kıvırcıktı.

Bu kişi, gözlerinden güneş gözlüğünü çıkarıp şapkasına kaldırdı. Gülümseyerek, enerjik bir sesle, "Merhaba," dedi, kollarını Nergis'e sararken.

İNTİKAMIN PENÇESİNDE (+18)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin