Bölüm 40

107 10 0
                                    


"Eğer bir gün gidersem bırakamam ikimizi.
Kader deyip geçersem avutamam kendimi.
Yaşar mıyım bu meçhul hikayeyi.
Yazmadım bilemem ki."

Kulağıma ilişen bu müzik neydi?

"Biter mi bu yük kadınım alışamam yokluğuna.
Demir atıp dalarım takılırım anılara.
Kalır mıyım bulanık sabahlara.
Uyanmadan bilemem ki."

Gözlerimi kırpıştırdım. Bu ses neden bana tanıdık geliyordu?

"Eğer bir gün ararsan yaşıyorum düşe kalka.
Merak edip sorarsan içim dışım paramparça.
Döner misin yeniden bu adama.
Sormadan bilemem ki."

Gözlerimi uyuşuk bir şekilde açtım. Alışık olmadığım loş ışık vardı. Ellerimle gözümü ovaladım. Etraf karanlıktı fakat ortamı aydınlatan gece lambası vardı. Bakışlarım masanın üzerindeki gece lambasını bulduğunda yattığım koltukta doğruldum. Burası neresiydi? Bakışlarım masanın yanındaki koltuğa kayınca şaşkınlıkla dudaklarım aralandı. Beni buraya o mu getirmişti?

"Anlayamazsın kaçamazsın.
Dertten kederden kurtulamazsın (uyuyamazsın)
Bittim gururdan bu sevdadan.
Ne hale geldim anlayamazsın..."

Şaşkınlık tüm iliklerimdeydi. Şuan neden Aras'la beraberdim? Bakışlarım Aras'ta sabit kalırken bacaklarımı kendime çektim. Dışarıda halen yağmur yağıyordu. Yağmur sesi ve Aras'ın sesi büyük uyum içerisindeydi.

Aras birden bana dönünce irkildim. Benim uyandığımı fark edince gitarı koltuğa sabitleyip ayağa kalktı.

"Ben mi uyandırdım seni?" dedi eliyle alnını kaşıyarak. Derin bir çektim. Bu rüya olabilir miydi?

"Hayır, yani bilmiyorum. Sadece uyandım." dedim saçmalayarak. Üzerimdeki battaniyeyi kenara itince üzerimde elbisemin olmadığını fark ettim. Bakışlarım anında Aras'ı bulmuştu. Yoksa o mu değiştirmişti?

Gözlerim anında kocaman olurken "Elbisem nerde?" dedim. Aras, bir süre sessiz kaldı. Sonra eliyle arkamı gösterdi.

"Oradaki koltukta." derken sesi tedirgin çıkmıştı.

"Peki, oraya nasıl gitti?"dedim sakin kalmaya çalışarak. Üzerimde Aras'ın olduğunu tahmin ettiğim örgülü kazak ve eşofman altı vardı.

SARIŞINHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin