EZİYET | RosMin [Düzenleniyor]

15: Bir El Ateş

     ~Yazar~

   Herkes, Kang Chul'un peşinden gidiyordu. Jimin ve tayfası, ne olduğunu anlamaya çalışıyordu. Jimin, Taehyung'un da gittiğini görünce gitmeye başladı. Herkes de peşinden geliyordu.

   Rose... Uçağın piste inmesine bir saat olduğu için hâlâ zarfa bakıyordu. Gözleri dolmuştu. Ama gülüyordu. Sonra Soo-Min hoca geldi.

  "Hey, millet!" diye bağırdı Kang Chul. Rose ve Soo-Min hoca dönünce şok oldular. Resmen bütün okul oradaydı.

  "Siz..." dedi Rose ve mutluluktan dolayı, yanağından yaşlar süzüldü.

  "Aa, ama ağla diye gelmedik." dedi Taehyung. O sırada Rose o tarafa döndü ve bir şok daha geçirdi. Ne yani? Rose'yi uğurlamaya, Jimin'de mi gelmişti?

  "Taehyung?" dedi Rose şaşkınca.

  "Ne?" dedi gayet soğuk bir tavırla. Rose gülümsedi. Sonra Jungkook birkaç adım öne çıktı.

  "Deli kız." dedi ve sarıldı. Herkes şaşkınca onlara bakıyordu. Yıllarca eziyet edenler, şimdi uğurlamaya mı gelmişti?

  "Sizleri özleyeceğim." dedi Rose. Sonuçta Jungkook her eziyette yanında olurdu.

  "Bizde." dedi herkes uğultuyla.

  "Rose," dedi bir ses. Herkes sesin sahibine bakıyordu. Ama ne Jimin, ne de Jungkook'tu. Hatta içlerinden biri bile değildi. O sırada arkadan birisi geldi Rose'nin boynundan tutarak silahı kafasına dayadı.

  "Ses çıkaranı vurun." dedi arkadaki adamlarına. Herkes onayladı ve etrafı sardılar. Adam ise Rose'nin kafasına silahı dayamıştı. Rose, ağlıyordu. Jimin ve Jungkook çaresizdi. Ne yapacaklardı?

  "Kızı bırak." dedi Jimin bağırarak. Sesi, kendisinin beklemediği derecede yüksek çıkmıştı.

  "Neye ve kime dayanarak?" dedi adam bağırarak.

  "Bırak dedim sana." dedi Jimin bağırarak.

  "Ne kadar da korktum?" dedi yapmacık bir şekilde.

   Rose, ağlıyordu. O sırada havaalanı polisleri geldi ve etrafı sardı.

  "Kaldırın elleri!" diye bağırdı bir polis. Polisler daha fazlaydı. Bu yüzden adamlar yere attı silahları. Sadece Rose'yi tutan adam bırakmadı. Rose, ağlıyordu.
 
    Adam, Rose'ye bir el ateş etti ve kaçtı...