"Pul koleksiyonumu göstereyim"

45 6 0
                                    

Bir haftadır eve gitmemiştim ve gitmemekte ısrarcıydım. "Eddith ve Marvin'in yanında saklanıyordum ve ilginç bir şekilde Andy bunu farketmemişti. "Neden hala farketmedi?" gülümseyerek yanıma oturdu "Aklıma girmeyeceği konusunda anlaşma yaptık" kaşlarımı kaldırdım "Ve seni dinledi öyle mi? Kızım sen harika bir yaratıksın?" dedim ve ekledim "Eğer Andy'i bastıracakk kişinin sen olduğunu Gresvenor yıllar önce farketseydi büyük ihtimalle yıllarca öne sevgili olmuş olurdunuz." dedim. Omuz silkti ve kahvesinden bir yudum aldı "Saklanmakta çok iyi olduğumuzu sende iyi biliyorsun" dedi. "Evet. Bu işte en iyisisiniz" Yavaşça gerildiğini hissediyordum. "Ne oldu?" 

 "Bana kızma tamam mı? Sanırım onlardan artık saklanmaman gerek" omuz silktim "Sana kızmayacağım ayrıca Bu seni ilgilendirmez Eddith"  kocaman gergin bir gülümseme sunup "Eğer biraz daha saklanırsan seni bulmak için ortalığa dehşet saçacaklar ve bu avcıları buraya getirecek" kaşlarımı çattım "İlgimi çekmedin" kafasını kaşıdı "Biri ölecek."

"Tamam. İkna oldum."

Okul çıkışı yavaşça eve yürümeye başladım.

Eve vardığımda bahçede sakince oturan WooBin beklemiyordum. Elindeki sigaraya baktım "Sigaraya mı başladın?" Kafasını kaldırıp bana baktı umursamaz bir şekilde "Evet." dedi.

Elinden sigarasını alıp attım. "Salaksın" yanına oturdum ve havayı ciğerlerime çektim "Neden?" Kaşlarımı kaldırdım "Ne neden?" Omuz silkti "Neden gittin?" Yere uzandım "Beni öfkelendirdin ve sana zarar vermek istemedim" o da yanıma yatarken "Keşke zarar verseydin. Bu daha çok canımı yaktı" başımı ona çevirdim "Neden döndün?" Omuz silktim "Eddith. Bana dedi ki eğer dönmezsem büyük bir katliam yapacakmışsınız" kafasıyla onayladı "Başka?" Gülümsedim "Seni özledim" dedim.

"Saçların güzel olmuş. Kırmızı sana yakışmış" saçlarımı okşarken "Bir daha gidersen seni öldürürüm" dedi.

"Ben yokken ne yaptınız?" Beni kendine çekip "Sıradandı. Elizabeth gelip gitti. Bazen burada kaldı." Kaşlarımı çattım "Eeee?" Doğrulup bir öpücük verdikten sonra "Bilirsin bir kız ve erkek aynı oda..." ağzını kapatıp "Sus.Duymak istemiyorum" ağzında olan elime öpücük kondurup "Seni özledim ve görülmemiş bir hesabımız var"

Kahkaha attım "Ciddi misin?" Kafasıyla onaylayıp beni kucağına aldı "Bunu odamda konuşmaya ne dersin? Sana pul koleksiyonumu göstereyim" beni eve sokarken "Pul koleksiyonun ilgimi çekmedi" dedim.

Kahkaha atıp "İlgini çekecek bir çok şey var. Biz gidip bir bakalım" burnunu burnuma sürerken "Bu gece senin için çok zor olacak" kaşlarımı kaldırdım "Öyle mi dersin?"

~~●~~

"Gerçekten ilgimi çektin" WooBin yatak odasına istiflediği film koleksiyonunu gösterirken gurur doluydu. "Sana demiştim. Odamda ilgini çekebilecek şeyler var diye" kıkırdadım "Sen film şeç ben atıştırmalık ve bira getireyim"

Hızla aşağı inerken bir haftada o kadar filmi nerden bulduğunu düşünüyordum "HADİİİ!" Duyduğum haykırmayla yukarı çıktım.

Yatağa uzanmış dizlerindeki bilgisayardan bir şeyler yapıyordu.

Elimdekileri ortamıza koyup yanına yattım. "Ne izliyoruz?" Pis bir gülümsemeyle "Korku filmi" dedi.

Filmin ilk yarım saatinden sonra hissettiğim duyguyla "Lanet olsun kapat şunu!" Kafamı WooBin'in boynuna gömerken bağırıyordum. "Hadi ama Athena. Sadece film" bilgisayarın kapağını sökerken filme son vermiştim "Başlarım senin filmine! Hayatımda ilk defa korktum!" Şaşkınlıkla ikiye ayrılmış bilgisayara bakarken "Bilgisayarıma ne yaptın böyle?"

Yataktan kalkıp "Korku hoş değil. Hiç hoş değil" WooBin kahkaha atarken elime geçen ilk şeyle ona vurdum "Çok mu komik?" Ardı arkasına sıraladığım küfürler onu daha fazla eğlendiriyordu.

"Filmden bu kadar korkman hiç normal değil" dedi göz yaşlarını silerken "Korktuğum film değil. Filmde gerçekleşen olayların çok mantıklı olması" yatağın ucuna gelip beni kendine çekti "Dünyada ki en güçlü varlıklardan birisin. Bence korkmanı gerektirecek bir şey yok" derin bir nefes aldım "Andy'nin etrafımızda olması iyi oldu. En güçlüsü o" WooBin'in nefesi boynuma değerken mırıldandı "Öyle mi?" Kafamla onayladım. Boynuma öpücükler kondururken "Ya ben?" Gülümsedim "Arada işe yarıyorsun?" Öpmeyi bırakıp beni kendine çevirdi "Arada mı?" Kafamla onaylarken piç gülüşü atıp beni hızla yatağa yatırdı ve üstüme çıktı "Bakalım birazdan da öyle düşünecek misin?"

~~●~~
"Ama hafta sonundayız!" WooBin tüm isyankarlığıyla yatakta doğruldu. Onun hoodie'sini üstüme geçirdim "Biliyorum ama Aptal okul ve aptal kuralları" Göz devirip "Bu seferki ne?" Gülümsedim "Resim çekeceğiz" dedim. "Hadi giyin! Kızı duyabiliyorum geldi" kollarını başının arkasında bağlayıp "Biraz daha ister misin?" diyince üstünü örten çarşafı boğazına kadar götürdüm "Hayır!" Beni kendine çekerken "Ama ben istiyorum" dudaklarıma kondurduğu küçük öpücüklere karşılık verecekken Kapı açıldı Andy sitemkar bir şekilde  "Yeter artık! Ayrıca evin IQ seviyesini düşüren Salak bir insan geldi." İkimizde kahkaha atarken "Tamam geliyorum" dedim.

~~●~~

Duş alıp aşağıya indiğimde Woo Bin üstsüz bir şekilde kahvaltı hazırlıyordu. Adı Berfin olan kız ise onun fotoğraflarını çekiyordu. Yanındaki iki kişi daha hayranlıkla onu izlerken göz devirdim. "Gözlerinizle yediniz adamı!" WooBin kahkaha atıp bana döndü  "Sonunda geldin." elinden aldığım tabağı masaya koyarken "Eğer gelmeseydim seni parçalayabilirlerdi" kahkaha attı.

Andy o sırada üstsüz bir şekilde aşağı inerken  "Bugün bana inat böylesiniz!" dedim. Bana öpücük yollayıp   "Bende seni seviyorum Athena" dedi.

Kahvaltı daha yeni başlamıştı ki Woo Bin "Kaçta çıkacaksınız?" diye sordu. Omuz silktim "Birazdan çıkarız. Proje için alışveriş yapacağız" dedim. WooBin 32 diş gülümserken "Proje demişken...benimde yapmak istediğim projeler var" ağzıma yemeği doldururken WooBin devam etti "Senin üzerinde" çatalıyla beni gösterirken yediğim yemek boğazımda kaldı. Öksürük krizine girerken Selin sırtıma vuruyordu. "İyi misin?" Kafamla onu onaylayıp WooBin'e ölümcül bakışlar yolladım. Andy ile ikisi kahkaha atmaktan yerlere yatmıştı.

"Çok komik dimi? Aferin eğlenin siz!" WooBin yemeğine döndüğünde "Sanırım cezan sana  hafif gelmiş" dedim. Andy tekrar kahkahaya boğulurken WooBin mosmor olmuştu. "Beni düşürdüğün duruma bak! Makara oldum senin yüzünden" kahkaha atıp ciddileştim "Boynumu kırmayacaktın!" Berfin boğazını temizleyip "Türkçe konuşun lütfen" WooBin tam ağzını açtı "Bir şey konuştuğumuz falan yok!" dedim. İkisi de kahkaha atarken "Kendi çaplarında eğleniyorlar" diye ekledim.

Ancak Woo Bin aniden masadan kalkıp "Athena? Ağzının kenarında bir şey kalmış. Gel yatak odasında yıkayalım onu" beni omzuna atarken şok içindeydim. "Evde insanlar varken bir şey yapamazsın" dedi fısıldayarak. Son bir umut Andy'e baktım ancak bana pis pis gülümsüyordu.

MUTANTHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin