İlk avcının kafasını kopardığımda WooBin "Hadi ama biraz eğlenecektik hani?" Gülümseyip karşıyı gösterdim "Daha çok var"
Arkasını döndüğünde büyük bir kahkaha attı. "Bu çok iyi" saldırıya geçerken. Avcının belindeki silahı alıp birini anlından vurdum ve bağırarak "12 den bebeğim" dedim.
WooBin gözlerini kısarak "Bende istiyorum ondan" demiş ve kollarımdaki adamın boğazını sıkıp ezerek düz bir hale getirmiş ve sonra silahını almıştı.
Panayır oyunu gibi silahla ateş ederken kim daha iyi onu sayıyorduk.
Andy ise eline aldığı makinalı silahla ikimizi de saniyeler için geçip "Eziksiniz" demişti.
Kurşunlar bitince normal saldırıya geçtik.
WooBin birinin ağzını ayırmış "İç organlarında hasar tespit ettim. Yakından bakmalıyım" diyerek dilini tutup çekmiş ve adamı balık gibi ayıklamıştı.
"İyu! İğrenç" dedim benimkinin saçını çekerken elimde kalan kafa derisini yana atarak.
Andy elindeki kalple gelmiş ve hayran dolu bakışlarla "Adamın kalbi sağdaydı" demişti.
Etrafa bakındığımızda yerde yatan cesetlerden başka hiç canlı yoktu. Üzüntüyle omuzlarımı düşürdüm "Erken bitti. Yeni başlamıştık oysaki" Woo in kanlı elini yerde yatan adama sildi.
"İçmeye gitsek mi?" Andy omuz silkip onaylarken ben "Okula gitmeliyim" dedim. Eve vardığımızda hızlıca bir duş alıp arabanın anahtarını aldım.
Okula vardığımda gecenin enerjisiyle doluydum. Öldürmek beni aşırı rahatlatıyordu.
~~●~~
Camdan dışarı bakıp "Sıçayım etrafta fazlaca avcı var"
WooBin hızla kalkarken "Bizi nasıl buldular?" demişti. "İstihbarat almış olmalılar" dedi Andy hızla kalkarken.
Ayağa kalktım "Droga almalıyız. Mutant sürücüleri vardır. Yakında burada olurlar." koltuğun altından çıkardığım ilaçları fazlaca şırıngalara doldurdum ve ikisine de uzattım.
Aynı anda enjekte ederken bağırmamak için çenemizi kitlemek zorunda kalmıştık. Kapının çalmasıyla acıyla ayağa kalktım WooBin beni geri oturtarak "Ben hallederim" demiş ve kapıya ilerlemişti.
Açtığında 3 kartanesi dövmeli adam içeri daldı ve ellerindekiyle etrafı taramaya başladılar. "Neler oluyor?" dedim sesime panik tonu ekleyerek. "Ellerinizi kaldırın ve arkanızda birleştirin" denilene uyup yere çöktük.
"Burada hiç iz yok?" dedi aralarındaki en iri olan. "Az önce buradan çok yüksek frekans geldiğine yemin edebilirim" gözlüklü adamla göz göze geldik. Bütün hücrelerim yanarken tek arzum onu parçalamaktı.
"Siz niye terlisiniz?" Gözlerini kısmış hepsi bize bakarken Andy kahkaha attı. "Dostum yanlış zamanda geldiniz. Bilirsiniz yandaki seksi kız.... biz..."
Beni gösterirken WooBin ekledi "Hafifte içtik açıkçası..." demişti. Avcılar utanç içinde bakarken "Lanet olsun. Çıkın evden. Burada bir şey yok" demişti biri. İnsanlar ulu ortalıkta yapılan şeylerden rahatsızlık duyardı.
Andy kapıyı arkalarından kapatıp yere yığıldı. Derin bir nefes verirken WooBin bize sus işareti yapmış ve kapının oraya anahtarlığa ilerlemişti.
Parmağıyla ses dinleyici böceği göstermiş ve gülümseyerek "Bu garipti" demişti. Bense "Kalkabilir miyim artık?" Andy ayağa kalmış "Adamları gördünüz mü? Hayvan gibiydiler"
