"Bebeğim iyi görünmüyorsun" dedi WooBin bana sarılarak.
Derin bir nefes aldım "İyiyim" dedim ve çantamı koluma astım.
"Seni okula bırakmamı ister misin?" Kafamı hayır anlamında sallayarak reddettim ve kapıdan çıkıp "Sonra görüşürüz" diyip yürümeye başladım.
WooBin ve Andy'nin arkmadan konuştuklarını duyabiliyordum. "Dostum bok gibi görünüyor! Onu zorlamayı bırak"
"Ona bir haftadır dokunmadım" dedi WooBin.
"Derdi ne olabilir? Onu 40 yıldır hiç böyle görmedim"
"Bilmiyorum adamım. Ama beni de üzüyor ve bu duyguyu sevmedim"
Artık onları duyamayacağım bir yere geldiğimde derin bir nefes verdim. Bok gibiydim. Sinirlerim gergindi. "Athena! Neler oluyor?" Eddith'in rahatlatıcı sesini duyunca kafamı ona doğru çevirdim. "Ne gördün?" Omuz silkip "Katliam yaptığını. 20 kişiyi öfke krizi yüzünden öldürüyordun"
Başımı kaşıyıp "Kendimi hulk gibi hissediyorum ama öldürmek için dönüşmeme gerek yok"
"Sorun ne?" Gözlerimi kapattım "Anılar... hepsi içeride..."
Eddith şaşkınlıkla donup kalırken "Na.nasıl yani?"
"Bilmiyorum ama acıtıyor. Geçmişim çok..."
"Sakin miydi?"
Kafamı hayır anlamında salladım "Duygulu" dedim doğru kelimeleri sıralamaya çalışarak.
"Duygular iyidir. Seni insan gibi hissettirir"
"İnsan olmak istemiyorum." dedim okula girerken.
~~●~~
Beden eğitimi dersinde eski hocayı öldürdüğüm için yerine yenisi gelen hoca bizi özgür bırakmıştı ve ben okulun spor salonuna gidip içi metal bilye olan kum torbasına ilerledim. Okulda neden metal bilyeli kum torbası olduğuna anlam veremezken ellerimi sarmaya ya da eldiven giymeye bile gerek görmeden oraya doğru ilerledim.
Bir şeyleri yumruklarsam iyi olacaktım. İlk beş dakika iyiydi ama sonraları öfkem kontrolden çıkmıştı.
Gerçek birini istiyordum. Kan istiyordum dişlerimi birinin boğazına geçirmek ve beslenmek istiyordum.
Önüme ilk gelen kişiye hırladığımda yanımda biten Eddith "Yapma" demişti. Onu ittirip "İstersen durdur" diyip saldırıya geçtiğimde beni engelleyen Andy olmuştu.
"Dur!" Tamda dişime göre ve kanı lezzetli olan Andy'e gülümsedim ve kafasından tutup boynunu açtım ama saniyesinde beni engelleyip yere yapıştırdı. "Athena!"
Ondan kurtulmam kolay olmuştu ancak beni tekrar yere düşürmesi gecikmedi. "Beni buna zorlama" kolunu ısırdığımda başıma giren ağrıyla inledim "Siktir git!"
Boynunu kırmak için hamle yaptığım da benim boynumu kıran WooBin olmuştu.
Gözlerimi açtığımda boynumdaki sızıyla inledim. "Amk! Boynumu kırmayın artık!" dedim haykırarak.
"Bizi buna zorlayan sensin!"
Yataktan kalkıp küfür etmeye devam ettim. Dişlerim ağrıyordu. Çıkmak için sabırsızlanan dişlerimi serbest bıraktım. "Wow! Sakin ol!" dedi WooBin.
Gülümseyip "Sakinim zaten. Sadece dişlerim acıyor tamam mı? Siktiğimin yerinde kendimiz bile olamıyoruz. Neden öldürmüyoruz? Neden bir şeyleri yakıp yıkmıyoruz?" WooBin derin bir nefes alıp kendini saldı. Artık o da mutant halindeydi. "Gresvenor geleceğini söyledi. Yarım saate burada olur"
