Tanıtım

20.1K 527 64
                                    

"Bana çiçek mi aldın?" Güzel, canlı yeşil yaprakları olan bir bitki, tanıdık geliyor ama bir türlü çıkaramıyorum. Yemek yapmakla aram iyi olsaydı belki ne olduğunu bulabilirdim... Sevinçle saksıyı elime alıp hafifçe eğilip kokluyorum. Kokmuyor, hayal kırıklığıyla burnumu kırıştırıyorum.

"Fesleğen." Diyor önce. Başımı kaldırıyorum merakla. Gözlerinde yine yaralı bakışları var. Onu kırdığımı, incittiğimi biliyorum, ama nasıl af dileyeceğimi bilemiyorum. Bu yüzden bana saksıyla geldiğinde onun da benim gibi aramızda yaşananları yok saydığını düşünmüştüm. Öyle olmadığını saksıyı getirme sebebini açıklayınca anlıyorum.

Bitkinin yapraklarına dokunuyor zarif hareketlerle, sonra avuç içini burnuma yaklaştırıyor. Ferah bir koku burnuma nüfuz ediyor, gözlerim hayretle irileşiyor.

"Fesleğenlere dokunmazsan kokularını sana sunmazlar. Bazı güzelliklere sahip olmak için ilk adımı senin atman gerekir."  Yapraklara bir sevgiliye dokunur gibi dokunuyor, özenle, ilgiyle. "Görüyorsun ya en güzel türküm, fesleğen de senin gibi narin, kırılgan. Ama bana kokusunu sunması için onu dallarından hoyratça koparmıyorum. Azıcık sevgi her şeyi hallediyor."

Dolu gözlerimle ona bakıyorum. Alt dudağım bükülüyor, ağladım  ağlayacağım. Nasıl yapıyor bilmiyorum ama her seferinde kalbime dokumayı bir şekilde beceriyor.
Kendimi kollarına atıp göğsüne sığınıyorum. "Keşke ben de bir fesleğen kadar cesur olabilseydim." Diyorum.

"Senin dallarını kırmışlar, bu senin suçun değil." Deyip saçımı tıpkı fesleğen yapraklarını okşadığı gibi sevgiyle okşuyor. "Sana olan aşkımı görsen yeter Zühre, inan bana o zaman daha kolay olacak her şey." Başımın tepesine bir öpücük kondurup, yüzümü göğsüne bastırıyor. Kalbinin dingin atışlarını dinliyorum.

"Ne olur beni affet." diyorum utana sıkıla.

"Affettim bile."

--

Yeniden merhaba!

Bildiğiniz gibi bu içerik birinin şikayeti üzerine silinmişti. Ben de hemen wattpad yetkilileriyle iletişime geçtim ve eski içeriği geri alamayacaklarını, yeniden yüklemek istiyorsam yeni baştan yazmam gerektiğini söylediler.

Eski içerikte sadece tanıtım paylaşılmıştı ancak taslakta birçok not vardı. Bazen aklıma gelen sahneleri wattpadte not alıyordum. Bunu yapmamam gerektiğini maalesef acı bir tecrübeyle öğrenmiş oldum.

Güzel bir başlangıç olmadı belki, ama inşallah güzel bir şekilde bu hikayeyi burada sonlandırırız.

Bu süreçte yanımda olan, benden desteğini esirgemeyen herkese kucak dolucu sevgiler. Gerçekten ne yapacağımı bilmiyordum. İyi ki varsınız!

KURGUYLA İLGİLİ BİLMENİZ GEREKENLER

KİTAPTA DİNİ İNANCI OLMAYAN BİR KADIN VAR VE EVET MÜSLÜMANLAR HAKKINDA ÖN YARGI DA VAR. GEÇMİŞTE YAŞAMIŞ OLDUĞU BİR OLAYDAN DOLAYI BÖYLE BİRI OLMUŞ. ZATEN BU DETAYLI BİR ŞEKİLDE İŞLENDİ. İLK BÖLÜMDEN HER CÜMLEYİ ÜZERİNİZE ALINIP ALINGANLIK YAPACAKSANIZ HİÇ BAŞLAMAYIN.

BANA BU AÇIKLAMAYI YAPTIRAN SABIRSIZ VE TAHAMMÜLSÜZ OKUYUCULARIMA SEVGİLER.

AYRICA BU KİTAP AYNEN TANITIMDA OKUDUĞUNUZ GİBİ, GEÇMİŞ ZAMAN KULLANILARAK YAZILMADI. ŞİMDİKİ ZAMANDA YAZILMIŞ BİR HİKAYE SİZİ RAHATSIZ EDİYORSA ZAMAN KAYBETMEYİN.

Hikayeyi okurken sabırlı olmalısınız. Isırgan otu gibi bir hikaye, evet dikenleri var ama bu yararsız olacağı anlamına gelmez. Her karakterde kendinizden bir şeyler bulabilirsiniz fakat size ters gelen fikirlere de sahipler. Sadece onları olduğu gibi kabul etmeye çalışın lütfen. Pembe gözlüklerinizden kurtulun, kabuğunuzdan çıkın ve sizden farklı olan insanlar olduğunu fark edin.

Birazdan ilk bölümü paylaşacağım, gazamız mübarek olsun!

Öptüm sarıldım kaçtım!

NamusHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin