Cehennemin dipsiz çukurlarında yanarken, günah obruklarına saplanmış bedenler, yanacaktı. Bu kaçınılmaz bir gerçekti ve cehennem de azap görenlerin ıstıraplı sesi bulutların ağlamasına, cennette ki insanlarınsa hüzünlenmesine sebep olacak kadar acı...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Şarkı: Scarlett Rose - Dark Times
∞
Cehennemin en sancılı katındaydım. Bu sefer gördüğüm şey cennetin yansımasıydı, orada büyük bir acının içinde kıvranıyorduk, yanımda yanan cennetti, yanan bir cennetti.
Alaz'ın yanan cenneti söndürerek Tanrı'nın gözlerine bakıyordu. Öyle kabarık bir cehennemdi ki bu, heybetine Alaz bile yetişemiyordu. Karşımızda bizimle duran bir Tanrı, ellerini uzatıp Alaz'ın kafasını okşuyor, onu seviyordu. Bense karşılarında onları kıskançlıkla izliyordum. İçimde duran yılan kafasını hızla uzatıp Alaz'ın bacaklarına zehirli dişlerini geçirdi.
Alaz'a hiçbir şey olmamıştı.
Yılan çürüyerek yok olmuştu birden; toz bulutuna dönüp saniyeler içinde izini kaybettirmişti.
Bu bir rüyaydı.
Tanrı'yla benim aramda olan bir rüya.
"Feris, durur musun? Allah aşkına şu halde nereye gideceksin?" Lema'nın bağırmasına bomboş bakarken dudaklarıma sinen o hüzünle gülümsedim. O rüyadan uyanalı saatler olmuştu ve ben şimdi tekrar nefes aldığım evi seve seve terk ediyordum.
"Artık bitti, Alaz'la aynı evde yaşamam."
"O gider Feris, senin burada kalman sağlığın açısından çok önemli." Kays'ın takım elbisesinin üstüne geçirdiği beyaz önlüğüyle Behram'la yan yana otururken bana doğru konuşmasının ardından gözlerimi ona çevirdim.
"Bunca zamandır Alaz beni tanıyormuş, bunu cidden bilmiyor muydun?" Kays şaşırmış olan ifadesi yüzünde donarken kaşları çatıldı.
"Abim seni tanıyor muymuş?"
"Feris, cidden saçmalama abim seni tanımıyordu." Dedi, Kays. "Tanısa ben Emel'in evinde yaşayan hizmetli kadının kızı olduğunu söylediğimde şaşırmazdı."
"Ben bilmiyorum," diye bağırdım. "Hanginiz doğru söylüyor bilemediğim için hepinizin ağzından başka şeyler çıkması beni artık şaşırtmıyor. Hiçbiriniz doğruyu söylemiyorsunuz. Alaz benim gibi sıradan bir kızı niye istedi, sen niye Emel'le görüştüğünü ona söylemedin ve ben nasıl Alaz beni izlerken onu fark etmedim! Çıldıracağım, gerçekten aklımı yitiriyorum."
"Emin ol bunu ilk defa senden duydum, Alaz'ı çok iyi tanırım senin gibi bir kızla ilgilenmezdi. Ayrıca o hiçbir kızla ilgilenmezdi." Behram bana bunu söylerken düşünüyor gibiydi. Üstünde onunda normal kıyafetler vardı, saçları dağılmıştı. Elimde olan iki parça eşya koyduğum çantaya ve sıska vücudumu süzüyordu. Ben sanki onun karşısında duruyordum ama yoktum. Bu net gibiydi ama değildi.
