Onuncu

560 55 9
                                    

Merhaba güzel okuyucum. Bu bölüm sürükleyici bir bölüm olacak. Eminim.

Dokuz bölümdür vampilerle ilgili pek bir şey olmadı. Ama bu bölüm farklı. Hikâyenin sonuna okumadan sakın atlamayın. Çünkü sonunda bir sürpriz olacak. Keyifli okumalar :) ;)

Arkadaşlarıma tedirginlik ile baktım. Endişeliydiler. Korkuyorlardı. Bunu nefes alış verişlerinden anlamıştım. Şu an kurtulmak için ne yapabilirdim bilmiyordum. Elimden ne gelirdi ki?

Arabanın kilitini açıp ona doğru ilerledim. Ben bir vampir olduğum dolayısıyla bana yapabileceği en büyük şey kavgaydı. Kimse ne olduğunu anlayamıyordu. Sam hariç.

"Monica, gitme. O seni öldürebilir. Zarar verebilir." Dediyselerde önemsemeden çıktım. Ve o yaratığın önünde durdum. Korkmuş bir edayla bana bakıyordu. Büyük ihtimalle vampir olduğumu anlamış olmalıydı. Bana vurmak için hazırlandığı sırada karın boşluğuna tekmeyi geçirdim. O yerde dakikalardır acıyla kıvranıyorken, bunu fırsat bilip Sam'in yanına koştum

"Hiçbir şey bekleme. Arabayı sür. Uzaklaşın buradan! Hemen." Dedim.
İtiraz ettiler. Beni burada bırakmak istemediklerini söylediler. Ama takmıyordum.

"Seni burada bununla bırakamayız. Lütfen bizi anla. Monica." Dedi Sam. Yüzünde korkulu ve endişeli bir hâl vardı. Onu yanağından öpüp cesaret vermeye çalıştım. Şaşırmış şekilde bana bakıyordu.

"Seni seviyorum Monica." Dedi Sam. Şimdi ne desem bilemedim. Ben de ona seni seviyorum demiştim. Diğerleri de bana şaşkınlıkla bakıyorlardı. Özellikle Hollina.

"Sizi seviyorum arkadaşlar. Hep seveceğim. Ama ben bu işi halledebilirim bana güvenin." Dedim. Daha sonra Sam'e döndüm.

"Arabayı sür, uzaklaş!" Dedim. Bana bakıyordu sadece. En sonunda sürüp uzaklaşmaya başladı. İşte herşeye yeniden başlıyorduk.

Bana bakıp sinsice gülümsedi.
Ben de ona bakıp aynısını yaptım.
Kazanacağım edasıyla bakıyordu.

"Neyi bekliyorsun, haydi saldırsana!"dedim. O sırada bana şöyle dedi.

"Benim işim diğer korkaklarlaydı. Senle değil. Herşeye burnuna sokuyorsun." Dedi. İyi de arkadaşlarıma ne yapabilirdi ki? Vampir...

"Dur koşma! Nereye gidiyorsun?!" Dedim arkasından bağırarak. Aniden büyük bir hızla koşmaya başlamıştı bizim arabanın peşine.
Büyük ihtimalle hatta kesinlikle vampir hızını kullanıyor olmalıydı.

Bizimkilere bir şey yapacak olursa en başta onu öldürürdüm. Daha sonra kendimi asla affedemezdim. 5 dakika donup kalmışım. Kendimi hemen toparlamam gerekiyordu.
Peşi sıra koştum vampir hızıyla.

O da ne?! Bizimkilerden Hollina'nın kanını emiyordu. Bu çok açık belliydi. Diğerleri bayılmıştı. Ama vampir olması için en az 2 dakika İçmesi gerekiyordu kanını. Dolmak üzereydi 2 dakika... Napacaktım. Gidip engel olmaya çalıştım. İttiriyordu. Olamaz 2 dakika dolmuştu bile!

Canımın derinliklerinin için kadar uzanıyordu arkadaşlarım. Hollina bayılmıştı. Diğerleri korkuyordu. Jessica ağlamaya başlamıştı. Sam hızla arabayı sürmeye başlamıştı. Uzaklaşmaları gerekiyordu. Hızla gidip arabayı durdurdum. Bana korkuyla bakıyorlardı. Sam hariç. Hayır! Benden korkmanızı istemiyordum. Lütfen!

"Sen de onlardansın, değil mi?!" Dedi Deatlhy. Beni ittirdiler.

"Bir daha sakın yanımıza yaklaşma! Hep senin yüzünden oldu bunlar! Eğer Hollina ölürse.. bunu düşünmek bile istemiyorum. Ama eğer öyle bir şey olursa bedelini ödetirim!" Dedi Foris. Hollinayı sevdiği açıkça belliydi. Ama?.. Arkadaşlarım beni istemiyorlardı. Sam hepsine kızdı.

"O kendi canını tehlikeye attı! Bizi kurtarmaya çalıştı. Sizler ne kadar nankörsünüz böyle! " dedi.

"Ben de seninle geliyorum. Monica." Dedi. Herkes onu durdurmaya çalışsada fayda etmiyordu.

"Sam gelme istersen, diğerleri seni de istemezler." Dedi...

Biz artık paramparçaydık. Bütünümüz bozulmuştu. Arkadaşlarım bırakıp gitmişlerdi beni... Yapayalnız bırakmışlardı beni... Ama ben bunu hakediyor muydum ki?..

"Monica, evlen benimle.!" Dedi Sam.!

VAMPİR KASABASI [TAMAMLANDI]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin