TÇ3-7

2.8K 132 44
                                    

Sonra kazandıklarım kaybettiklerime değmedi, bir daha da savaşmadım.

Şarkı önerisi;
Şanışer- Günleri Geride Bırak 🥰

Eslemin Ağzından:

Arabadan inerken nedense kendimi gergin hissediyordum. Birde olmam gerekenden daha fazla öfkeli. Ne ara yumruk yaptığımı bilmediğim elimi Meriç tutup açtı.

"Çok gergin görünüyorsun. Ve aşırı öfkelisin. Bu gözlerinden bile belli oluyor. Ama biraz sakin olmayı dene. Yoksa bu gece bu öfkeyle yakıp yıkarsın burayı."

"Yakılıp yıkılması inan umrumda değil. Görülecek hesabım var." Sonrasında elimi Meriçin elinden çektim ve kafamda ki şapkayı düzelttim. Gece yanıma gelirken üzerinde ki kapüşonlunun şapkasını taktı.

"Hesabımızı soralım o zaman sevgili Kanaryacım. Ya da Ejder mi demeliydim?" Yüzümde sinsi bir sırıtış olurken beraber yürümeye başladık. Burası da depoya benzer bir yerdi. Ama bir çok plan burada gerçekleştirilirdi. İçeriye girerken kafamı yere eğdim ve ayaklarımı izledim.

"Siz kimsiniz?" Ellerimi ceketimin cebine sokarken cevap vermedim. Diğerleri de cevap vermemişti. Masanın yanına geldiğimde topuğumun üzerinde bir ileri bir geri sallanmaya başladım.

"Size sorduk!" Sarsıntının bağırışı kulağıma gelirken kendi kendime güldüm. Ayak sesleri gelirken kafamı yine de kaldırmadım. Kolumu tutup çekerken elim ceketimin cebinden çıktı.

"Hoop, o elini kedine sakla. Ve çek!" Meriçin sesiyle beraber adam elini kolumdan çekti.

"Sesi çok tanıdık." Kafamı kaldırırken adamla göz göze geldik. Kafamı Meriçe çevirdim. Meriç kafasında ki şapkayı çıkarırken saçları alnına döküldü. Adamın çatık olan kaşları gevşemişti.

"P-P-Panter?" Meriç ifadesini hiç bozmazken sadece baktı suratına.

"Sizler kimsiniz peki?" Uraz suratını kapatan şalı çekip çıkardı.

"Ateş?"

"Özlediniz mi beyler?"

"Bu 2 kız?" Gece eğdiği kafasını kaldırdı.

"Bu gözler..."

"Miray bu."

"Panter, Ateş ve Miray. O zaman sen..." Masadakilere bakarken hepsinin korkuyla ayağa kalktıklarını gördüm.

İlk önce kafamda ki şapkayı çıkardım. Sonra da lensleri çıkarıp attım. Ceketi de üzerimden çıkarırken güldüm ve

"Beni unutmamışsınız beyler?"

"Seni unutmak mümkün mü Ejder?" Karşımda ki adama bakarken güldüm tekrardan. Sonrasında bir anda ciddileşip elimi masaya vurdum.

"Yerime birini koymuşsunuz. Unutmuşsunuz demek ki." Masanın başında ki sandalyenin yanına gidip elimi sırtına koydum. Aslan ifadesi vardı sandalyenin yanında. Aslan ifadesinin üzerinde elimi gezdirdim.

"Aslan... Aslanı yerime koymuşsunuz diye duydum." Herkes birbirine bakarken gözlerimi hepsinde gezdirdim.

"Doğru mu... diye sormayacağım. Çünkü doğru. Sandalyede ki Aslan sembolünden belli." Sonrasında kafamı çevirdim ve hepsine baktım.

"Ejder, 5 senedir uğramıyorsun buralara. Seninle ilgili bir haber de alamadık. Sonrasında Aslan geldi. Ve nasıl olduğunu anlamadan başımızda bulduk onu."

"O halde, sizlere duyuruyorum. Ejder geri döndü! Benim yerimi almaya çalışanları yakarım!" Aslan sembolünü alıp söktüm sandalyenin üzerinden ve yere atıp ayağımla üzerine bastım.

Tehlike Çetesi 3 Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin