Başıma gelen güzel olayları sağa sola anlatma huyum yüzünden asla gün yüzü göremiyorum.
Şarkı önerisi;
(G)I- DLE- Hann 🧡
Ulaşın Ağzından:
Altında etek olmasına rağmen öyle güzel oynuyordu ki. Buraya gelip İmgeye meydan okumasını beklemiyordum açıkçası. Eve giderken surat sallar diye bekliyordum. İmgeden hoşlanmadığını zaten biliyordum. Ama Zümra beni oldukça şaşırtmıştı. Kenarda Yalın ve Cangülle durmuş onları izliyorduk. Ve Zümra topu bir daha atıp potadan geçirdi.
Dicle topu alırken İmgeye baktı. İmge fazla öfkeli duruyordu. Dicleye göz kırpınca kaşlarım çatıldı. Dicle kenardan topu soktu ve İmgeye gönderdi. İmge topu sektirirken karşısında Zümra vardı. Mısra ise Diclenin önünü kapatıyordu. Mısra zaten sporcuydu ama kendi spor dalına bu kadar uzak olan bir sporu nasıl böyle iyi oynuyordu şaşkındım açıkçası. İkisi de beni fazlasıyla şaşırtmıştı.
İmge Zümrayı geçmek isterken çok sert bir omuz attı. Zümra ise ayağını İmgenin önüne koymasıyla beraber İmge topu fırlatıp yere düştü. Zümra ellerini beline koyup nefes nefese İmgeye baktı. Cangül yanımızdan ayrılırken İmgeye doğru ilerledi. Dicle de Zümranın üzerine yürüdü bu sırada. Mısra Diclenin tam karşısında durup
"Kuzenimin üzerine yürümek sıkar yalnız ağır ol!" dedi. İmge dolmuş gözleriyle Zümraya bakarken ayağa kalktı. Yanlarına gitmemizle beraber elini kaldırdı. Zümra ani bir şekilde İmgenin elini tutup bir anda çevirdi. İmge acıyla çığlık atarken
"Seni uyarmıştım İmge. Benim çevremden uzak duracaksın demiştim. Benden uzak duracaksın demiştim. Omuz atman karşılıksız kalacak mı sanıyordun?"
"Bırak beni!"
"Sen benim çevremdekileri bıraktın mı da ben seni bırakayım?!" Zümranın bağırmasıyla beraber Cangül Zümraya ilerledi. Arkadan saçını tutmak üzereydi ki Cangülü bileğinden yakalayıp
"Kime dokunduğuna dikkat et Cangül. Kız mız dinlemez canını yakarım ona göre!" Cangül yutkunurken bileğini bırakırken ittim. Birkaç adım geriye gitmişti.
"Sana beni dinlemezsen hoş şeyler olmaz demiştim İmge." Zümranın yanına gidip elimi beline koydum. Bana dönerken
"Zümra tamam hadi bırak gidelim."
"Ulaş sen karışma. Bu kız artık çok oldu!"
"Tamam, ama bırak hadi." Zümra bana bir süre baktıktan sonra İmgeye döndü. Elini boynuna götürürken
"Zümra yapma!" diye bağırdım. Ama Zümra beni duymazdan gelip damarını sıkmaya başladı. O damarı tuttuğu anda tuttuğu kişi nefes alamıyor ve sonunda bayılıyordu. İmge nefes alamazken öylece kalakalmıştı. Dicle bir adım atarken Mısra Diclenin kolunu tuttu ve geriye çekti. Cangül hiçbir şey yapamamıştı.
"Ulaş elinden almamız lazım kız bayılmamalı." Yalına bakıp kafa salladım. Sonra Zümrayı gidip kulağının arkasından öptüm. En zayıf noktası oraydı.
"Kızı bayıltma Zümra. Hadi bırak onu." Zümra kaskatı kesilirken elimi boynuna götürdüm. İşaret parmağımla çenesini kendime çevirdim.
"Hadi dinle beni." Zümra yutkunurken İmgeyi bıraktı. İmge derin bir nefes alırken yere düştü. Ve öksürerek nefes alıp vermeye başladı. Dicle ve Cangül yanına giderken iyi mi diye sorular sormaya başladılar. Zümra öylece gözlerime bakarken
"Bu kızı bir daha çevrende görmeyeceğim Ulaş. Yoksa onu elimden kimse alamaz." Olumlu anlamda kafa sallayıp Zümrayı kendime çektim ve sarıldım. Onun kolları öylece kalırken bir süre sonra bıraktım. İmge ağlamaya başlamıştı.
