Dik durmayı öğrettiklerimiz bizi yıkmaya çalışıyorlar.
Şarkı önerisi;
BTS- 2! 3! 💋Eslemin Ağzından:
Sinirden bacağım sallanırken Ulaş bana baktı. Ulaşa dönünce bir nebze de olsa yumuşamıştım.
"Tamam çıkabilirsiniz." Çalışanlar odadan çıkarken ellerimle yüzümü kapattım ve derin bir nefes bıraktım. Kimseden ses çıkmazken bir anda ayağa kalktım.
"Bu şifreyi kırmayı dışardan kimse başaramaz! Şirketten birisi aldı o parayı!"
"Tamam da kim?" Meriçe dönerken
"Kim olduğunu bilmiyorum. Ama onu bulursam o aldığı paranın değerinde eğleneceğim onunla."
"Eslem şimdi sakince düşünün. Sinirlenmeniz doğal evet, ama şu an mantıklı kararlar almanız gerekiyor."
"Ya abla bulamıyoruz kim olduğunu. O şerefsiz her kimse sağlam saklanıyor."
"Eslem senin bulamadığın kimse var mı? Eninde sonunda bulacaksınız. Esime söylemediniz mi?"
"Söyledik. Onlarda geliyorlar bugün."
"Gece ineceklermiş."
"Gençler şimdi mesaj geldi. Gece toplantı varmış."
"Esimlerde binmişler. Gece inmeyeceklermiş bu arada. 9 a doğru ineriz dedi Ayaz." Enişteme ve Uraza baktım eş zamanla.
"Şu anda şirkette durmamız boş. Bize gidelim plan yapalım." Herkes onaylarken odadan çıktık. Sekreteri yanıma çağırıp
"Şimdi gidiyoruz biz. Eğer ki bir aksilik daha olursa kafanıza sıkarım. O şerefsizin kim olduğunu da bulun."
"T-tamam Eslem Hanım." Son kez baktıktan sonra asansöre gittik.
•••
Hepimiz bize gelmiştik. Çocuklar kendi aralarında oynuyor, bizse sohbet ediyorduk. Telefonum yine çalmaya başlarken masanın üzerinden aldım. Adamlarımdan olan Hulusinin adını görürken kaşlarım çatıldı. Daha fazla bekletmeden cevaplandırdım.
"Söyle Hulusi."
"Eslem Hanım, bunu nasıl söyleyeceğim bilmiyorum ama-"
"Hulusi başımda yeterince iş var yeterince sinirliyim ne olduysa söyle."
"Es-"
"Hulusi!"
"Aslan kaçtı." dedi sesi titrerken. Gözlerimi kapatırken sinirden titremeye başladığımı hissettim. Yerimden hızla kalkarken küfürleri savurmaya başladım. Telefonu elimden atarken yerde duran masaya bir tekme savurdum. Herkesin bakışları bana dönerken merakla ne olduğunu soruyorlardı. Meriçse hemen ayağa kalkmıştı. Ben yerimde dolanırken sinirimi nasıl atacağımı bilemiyordum.
"Eslem!" Meriç sonunda beni kollarımdan tutarken
"Aslan kaçmış." diyebildim. Meriçin gözlerinin rengi bir anda koyulaşırken kollarımı bıraktı ve gözlerini gözlerimden ayırmadan telefonunu çıkardı cebinden. Rehbere girip birini ararken
"Yavuz, evin etrafına adamları dik. Aslan kaçmış, eğer ki birinin başına bile bir iş gelirse gözümü kırpmam vururum." dedi ve kapattı.
"Aslanın kaçması bizim için kötü oldu. Çocuklar için kötü oldu. O nedenle Aslan tehlikesinden kurtulana kadar herkes burada kalacak." Meriç haklıydı. Tek bir yere adamları toplamak daha iyiydi. En azından hepimiz bir aradaydık ve hep beraber koruyabilirdik.