42

3.2K 224 75
                                    

Jungkook

Kafamı duvarlara sürtüp kıvılcım çıkarmak istiyordum.

Onun yüzünden uyuyamıyordum!

Bana dediği şeyler ve gülümsemesi...hayır JK! Bunlar sadece ergenlik hormonları!

Sinirle yorganımla dövüşmeye başlamıştım.

Bana "Ama sen daha güzelsin"  dedikten sonra yüzüm domates gibi olmuş ve tekrar teşekkür edip önden yürüp hyungların yanına gitmiştim. Tanrım ne diyebilirdim yani?! Bana güzelsin demişti.

Yani o da beni beğeniyordu.

HmMmMmmM...

Yat zıbar Jungkook.

~♥~

Jin hyungun uyandırmasıyla, rahatsızlıkla kalkmıştım.

Uyanmam için yine meme uçlarımı sıkıyordu!

"Canım acıyor!"

"Ne yapayım?! Sadece böyle uyanıyorsun! Saat 13.30"

"Hasiktir ya."

"Hosoktor yo. Git kahvaltını yap."

Üstümden kalkıp odadan çıktı. Yatakta doğruldum ancak aklıma gelen Yoongi ile yine kendimi yatağa geri atmıştım.

Odadan çıktığım zaman onu görecektim.

Bunun olmasını dünden sonra hiç istemiyorum!

Bir süre sonra ayağa kalktım ve bu kattaki lavaboya gittim. Kişisel işlerimi yapıp lavabonun kapısını açtım ve önümde bir adet ayılamayan Yoongi gördüm.
Yanından geçtim ve odama ilerledim.

Ah bir dakika...üzerimde tavşanlı tulumum vardı. Tanrım yine mi rezil oldum?! Odama girip kapıyı kapattım. Beni bu halimle gördü resmen ya.


Neyse ya çokta şeyimde.

Gardrobun önüne geçip gri eşofman ve siyah sweatshirt aldım.

Saçlarımı tarayıp kendime geldim ve telefonumu alıp odamdan çıktım. Aşağı indiğimde Yoongi hâlâ yoktu.

Ah bir dakika...neden 3 kişi?

"Hoseok hyung ile Namjoon hyung nerede?"

Jimin hyung ağzına üzümü atıp cevapladı. "Kaçtı."

"Komik değil hyung. "

Tae hyung atıldı. "Karavanı sürüyor."

Karavan sürülüyor muydu? Ben hissetmiyorum da.

En iyisi gidip kendim bakmam.

Sürücü koltuğuna doğru gittiğimde Hoseok hyungu ve Namjoon hyungu görmüştüm.

"Nereye gidiyoruz?"

"Merkeze gidiyoruz. Gezeceğiz bugün biraz."

Ah buna sevindim.

Hızlıca mutfağa gidip Jin hyungun hazırladığı şeyleri yemeye başladım. Bir yandan merkezdeki alışveriş merkezlerini araştırıyordum. Buraya apar topar geldiğimden hyungların kıyafetlerini giyiyordum ve bu hoş değildi.

Yoongi içeri girmiş ve kupasını alıp kahve makinesine gitmişti.

"Günaydın."

"Günaydın." Ağzımda yemek olduğundan sesim bir garip çıkmıştı. Umursamayıp bulduğum alışveriş merkezini inceledim. Tam istediğim mağazalar vardı.

~♥~

Üstüme beyaz bir t-shirt ve altıma koyu mavi renk kot giymiştim. T-shirtü içime sokup kemer takmıştım. Son olarak Jimin hyunga ait olan sarı bir kot ceket giymiştim.

Saçımı köpük yardımıyla kıvırcıklaştırdım. Hazırdım.

Aşağa inip diğerlerinin yanına gittim.

"Tamam herkes hazırsa çıkalım."

Karavandan çıktığımızda Namjoon hyung konuştu. "Taş kağıt makas oynayıp gruplara ayrılalım."

Ah nerden çıktı bu şimdi?

Daddy!/Yoonkook ✔Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin