Daddy!/Yoonkook ✔

44

Jungkook

Akşam yemeğimizi yedikten sonra hep beraber bara gelmiştik. Sabahtan beri dışarıdaydık dinlenmek iyi gelmişti.

Aklım bir yandan "x" kağıdındaki numaralardaydı. Ne yapmalıyıydım? Yine bir şeyler karıştırıyordu ve geç olmadan ne olduğunu çözmeliydim.

Neyin numarası olabilirdi ki? Aklım gerçekten almıyor. Ah sanırım yine Namjoon hyunga kaldım.

En iyisi yarın sabah onunla bu işi konuşmam. Yoksa çok geç olacaktı.

Tae hyung ile düşüncelerimden ayrılmak zorunda kalmıştım. "Jungkook! Kaç kere seslendim sana neden duymazdan geliyorsun? "

"Özür dilerim, bir şey düşünüyordum hyung."

Dudağını büzdü. "Hadi çifte shot yapalım." (Çiftlerin yaptığı bir shot vardı adını unuttum aradım bulamadım bende çifte shot yazdım.)

Jimin hyung huysuzlanarak konuştu. "Ne? Benimle yap!"

"Ben Jungkook'la yapmak istiyorum!"

"Pardon?!"

Omuz silkip el kaldırıp garsonu çağırmıştı. Garson hafif bir içki ve limonla tuz getirmişti.

Tanrım...Jimin hyungun dırdırını çekmek istemiyorum.

Tae hyung limonu yediği zaman bende limonumla tuzumu yiyip elime bardağımı aldım ve kollarımızı birbirine geçirip shot yaptık. Yüzünü ekşittiği zaman sesli bir şekilde gülmüştüm. Jimin hyung ise mızmız bir şekilde ona bakıyordu. Tae hyung ona gülümseyip dudağından bir öpücük çalmıştı. Tae hyung cidden çok tatlı bir sevgiliydi. Onun gibi bir sevgilim olsun isterdim.

Ah bu arada bandana hâlâ kafamdaydı. Jin hyung nereden çıktığını sorduğunda Yoongi, ben aldım demişti. Jin hyungla bir  süre bakışmış daha sonra hiçbir şey olmamış gibi devam etmiştik.

Neden öyle bakışmıştık anlamamıştım.

Ah herneyse...

Sanırım leyla oluyordum. Şuana kadar 5 bira 1 shot içmiştim. Daha çok erkendi!

"Irish bomb içiyor musunuz?"

Sese döndüm. "Güzel mi?"

"Daha önce içmedin mi? Bunu denemelisin!" Elini sallayıp garsondan 2 irish bomb istemişti.
Güzel olmalıydı..?

Garson getirdiği zaman bana döndü. "Tek dikişte içmelisin."

Bardak çok büyüktü. Umarım içebilirim. O içmeye başladığında bende kafama diktim. Ekşi ve biraz acıydı. Gözümü ondan ayırmıyor yaptığını yapıyordum. Bitirdiğimiz zamana bardakları masaya koyduk. İrish bomb güzeldi, ilaç gibiydi. Beğenmiştim.

"Güzel mi?"

"Güzel ama bunun alkol oranı kaç?"

"Biraz ağır. 2. veya 3.'yü zorlarsan sarhoş olursun."

Sarhoş olmak istemiyordum. Tam şuan güzeldi. Leyla bir şekilde olmak daha iyi. Sarhoş olursam hyunglara zorluk çıkarabilirdim.

Ah sanırım bir irish bomb daha alacağım.